Geçtiğimiz günlerde, “Büyük bir sürpriz” yapacağını açıklayan Özgür Özel, iktidara kırmızı kart gösterdi.
Geçtiğimiz günlerde, “Büyük bir sürpriz” yapacağını açıklayan Özgür Özel, iktidara kırmızı kart gösterdi.
Ülkemiz, Cumhuriyet döneminin en sancılı günlerini yaşıyor. 22 yıllık AK Parti iktidarı, Osmanlı’nın “Hasta Adam” olarak anıldığı yıllarda olduğu gibi, ülkeyi büyük bir çıkmazın içine soktu. Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’nı saymazsak, ülkenin en kötü günlerini yaşıyoruz.
Böyle bir ortamda vatandaş gözünü muhalefete dikmiş ve kendisi için bir çıkış yolu arıyor. Hal böyle olunca muhalefetten beklentiler de artıyor.
Son olarak CHP lideri Özgür Özel, “Büyük bir sürpriz” yapacağını açıklayınca, doğal olarak insanlar da önemli beklentilerin içine girdiler.
Kimileri, “CHP Sine-i Millete dönecek” dedi. Kimileri, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını erken açıklayacağını varsaydı. Peki sonuçta ne oldu?
Sonuçta Özgür Özel çıktı ve cebindeki kırmızı kartı çıkartarak, iktidara kırmızı kart gösterdi.
Ne kadar da yaratıcı bir muhalefet? Tebrik ederiz.
Yanlış anlamayın; normalde Özgür Özel bir miting esnasında cebinden kırmızı kart çıkartıp iktidara gösterse, bu yaptığını beğenir ve yaratıcı bir şey olarak yorumlardım.
Ancak tüm Türkiye’ye büyük bir sürpriz yapacağını söyleyerek, kırmızı kart eylemi başlatmak, gerçekten çok üzücü. Bu kadar tarihi günler geçirirken, Ana Muhalefet Partisi Başkanının böylesine fuzuli bir gelişmeyi, “Büyük Sürpriz” olarak tanımlaması, vatandaşın umutlarını bir kere daha yerle yeksan etti.
Açıkçası iktidarın kırmızı kart hak ettiğine inanıyorum. Ancak bir kırmızı kartı da Özgür Özel’in hak ettiği ortada…
Tarihte Bugün
Gaz kuyruklarını unuttuk
Bundan tam 49 yıl önce 12 Ocak 1976’da akaryakıt bayileri direniş yaptılar, akaryakıt satmadılar. Bayiler kâr oranlarının arttırılmasını istemişlerdi. Bu olay 1970’li yıllarda Türkiye’de yaşanan ardı arkası kesilmeyen ekonomik krizlerin küçük bir örneğiydi.
Şimdilerde iktidar partisi CHP’yi eleştirerek, “Bunların zamanında benzin bile bulunmuyordu, insanlar margarin alamıyorlardı” gibi çıkarımlarda bulunuyor.
Bu olay politikacıların tarihi bilerek ve isteyerek çarpıtmalarının küçük bir örneği. Öncelikle 1970’li yıllarda ülkeyi CHP yönetmedi. CHP, Adalet Partisi, MHP ve MSP ülkeyi dönüşümlü olarak yönettiler. CHP’nin 70’lerde ülkeyi yönetmesi toplamda 2 seneden biraz fazla eder. CHP iki buçuk sene bile ülkeyi yönetmemiştir. Geriye kalan dönemlerde ise sağ partiler ülkeyi yönetti.
70’li yıllarda 1973 OPEC krizi ve 1979 petrol krizi vardı. Üstelik Türkiye’de bu küresel krizlere Afyon Krizi ve Kıbrıs Krizi de eklenmişti. Özetlemek gerekirse “70’lerdeki enerji krizlerinin sebebi sağcılardır” diyemeyiz. Kaldı ki ülkeyi 2 yıl yöneten solculara da kabahat bulmamız mümkün değil.
Bugün ülke 22 yıldır tek başına AK Parti tarafından yönetiliyor. Cumhuriyet döneminin en ağır ekonomik kriziyle iç içeyiz. Üstelik petrol fiyatları tarihte görülmediği kadar düştü. Bundan yarım yüzyıl önceki krizleri eşeleyip, yalanlarla algı yaratacaklarına, bir zahmet memleketi adam gibi yönetsinler de ekonomik krizleri aşalım.
Günün Sözü
İflas eden tüccar, eski defterleri açarmış…