Milletvekilleri konuşmadı çünkü!

Cumartesi günü Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ın seçim bürosunun açılışına katıldım. Miting kıvamındaydı şenlik havasındaydı.
Sadece konuşmaları dinlemedi insanlar. Uzun süredir birbirlerini göremeyenler de hasret giderdiler. Seçimin kritiğini yaptılar…
Biz de nabız yokladık, mahallelerdeki durumu sorduk.
Açılış tamamlandıktan sonra bir CHP’li bana şu soruyu yöneltti:
-Ali bey dikkat ettiniz mi açılışta herkes konuştu ama milletvekilleri konuşmadı? Acaba neden konuşmadılar?
Zor soruydu ama yanıtı kolaylıkla buldum.
-Milletin kendisi konuştu ya!
-Nasıl?
-Açılıştan yapılmadan önce, adaylar henüz konuşmadan önce kürsüye Tepebaşı sakinleri çıktı. Özellikle kırsal alandan gelen üretici köylü kadınlar, belde evlerindeki kurslara katılıp meslek öğrenenler, ücretsiz yemek yiyen öğrenciler, Alzheimer Merkezi’nden yararlanan aileler kürsüye çıkıp hem yaşadıklarını anlattılar hem de Ahmet abilerine teşekkür etti…
Bir kadının kürsüden şöyle haykırması öyle her başkana nasip olmaz:
-Beni Ahmet Ataç yeni baştan yarattı!
Öyle reklam için yapılmış bir konuşma değildi! İçten samimi bir insan kendisindeki değişimi başka nasıl anlatabilirdi ki!
Kısacası önce milletin kendisi konuşunca, vekilin konuşmasına da gerek kalmıyor haliyle…
İsabetli ve yerinde olmuş…
Ahmet Ataç’ın son 20 yılda Tepebaşı’nı yıkılmaz bir kale yapmasında sanırım en önemli gerçek, hep yenilikçi olmasından kaynaklanıyor.


 

GEREDE VE TANYERİ AİLELERİNE BAŞSAĞLIĞI!

Eskişehir’in eğitimine ve kültürüne önemli katkılarda bulunmuş iki isim Güven Tanyeri ve İbrahim Gerede’yi kaybettik…
Güven Tanyeri uzun yıllar Kültür ve Turizm Müdürü olarak görev yaptı. İbrahim Gerede eğitimciydi. Çeşitli gazetelerde makaleler yazdı. Son olarak Sonhaber Gazetesi’nde yazıyordu…
Güven abi 1945 doğumluydu, İbrahim hocamız ise 1949…
İnsan ömrünün uzadığı günümüzde genç denilebilecek bir yaşta aramızdan ayrıldılar. Mekanları cennet olsun, Allah yattığı yerde dinlendirsin. Ailelerine, sevenlerine, dostlarına başsağlığı diliyorum.
 

KALİTE!

Bir işin ölçüsü insandır, insanın kalitesi düşünce işin de kalitesi düşer. Peynirin, kaşarın, etin, siyasetin, hukukun, hizmetin, eğitimin, iletişimin ve hoşgörünün kalitesi düşüyorsa insan kalitesi düştüğü içindir. İnsanın kalitesi ve kişiliği ise ahlaki zekasına bağlıdır. AnooshirvanMiandji