Görüşler
Michigan diploması
Yıl 1970...
"Cezaevinde yatmayan tam gazeteci olamaz" diyen rahmetli "Naci Gelendost" usta hapisten yeni çıkmıştı...
Gazetelerde kadro dolu..
Zamanın Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve sendika temsilcileri Belediye Başkanı "Sabahattin Günday"ı ziyaret ederek ricada bulunmuşlardı:
"Naci abiyi basın müdürü yapın..."
Ölü evinde "mevlit", düğün evinde "gazel" okurdu Günday...
"Nazım Hikmet"in en güzel şiirlerini onun gür sesinden dinlemiştik...
Duyguluydu ve hemen "Yarın gelsin işe başla¬sın" demişti...
Ertesi gün çocuklar gibi sevinerek gitti Naci abi.. Kendisine bir oda göstermişler ve o da kurulmuş koltuğa...
Çok geçmeden bir zabıta komiseri gelip, "Özür dilerim Naci Bey" demiş:
"Kadro işlemleriniz için diplomanız lazım da!.."
Soğuk terler basmış ustayı!..
Çünkü ilkokul diploması bile yok…
Komisere "yarın getiririm" demiş...
Evde eşi "Hamdiye Hanım"la ne yapacaklarını düşünürken duvardaki çerçeveye ilişmiş gözü.. "Arşimed" gibi bağırmış, "Bulduuuumm!"
DDY'nin “Hız Dergisi”nde çalışırken sendika ile birlikte Amerika'ya gitmişti Naci abi...
"Michigan Üniversitesi"ni gezdikten sonra herkes gibi ona da bir "sertifika" vermişler...
Gördüğü çerçeve de o!
Hemen almış ve ertesi gün gitmiş belediyedeki odasına... Zabıta komiserine vermiş sertifikayı...
Komi¬ser de doğru başkanın yanına...
Günday almış, evirip-çevirmiş ve "Tühh be!" demiş:
"Çok ayıp etmişiz, adam Michigan'dan mezunmuş be!.."
Kadrosunu vermişler Naci abiye...
Sonradan çok üzülmüştü:
"Temizlik işleri kadrosundaydı!.."
………
Çok yazdılar, en son "Hakkı Kutlu" dile getirip sormuş:
"Büyükerşen ve Ataç için çırpınan Hasan Tutucu’ya Temizlik işçisi kadrosu verilir mi?
Bu yolu seçmek içinize sindi mi?"
Ama ne yapsınlar ki.. Görüyorsun Hakkı..
"Michigan diplomasına da aynı kadro!.."
Günün Olayı
Dünya basını artık bizi daha iyi tanıyor ya..
The Economist dergisi yazıyor:
"Türkiye Suriye'de ileri gitti.”
Napalım, arkadan ittiriyorlar...
Haldun Ertem
Günün Biberi
Çevre Bakanı Erdoğan Bayraktar, Samsun'daki sel felaketiyle ilgili, "Suçlu aramıyorum" demiş..
Aman arama…
"Bakarsın kendi yakana yapışmışsın."
Fahrettin Fidan
Gerilim
İzmir Cumhuriyet Savcılığı, 50 muvazzaf asker hakkında yakalama kararı çıkarmış.
Yarın bir gün içerden çıkma ihtimali beliren askerlerle devir-teslim töreni yaptırılacak herhalde.
Cuk
Türkiye'de 6 milyon genç kızdan 2.6 milyonu atıl!..
Hımmmm...
" 2.6 milyon + 4 +4+4"
Günün Balı
Elleri, kalpleri, lebleri birleştir¬dik yetmedi....
"Evleri birleştirdik, canımıza yetti!.."
Mehmet Tuncer
Özdeyiş
Bir "hata" da doğru olabilir.
Şayet "hata"yı yapan yanılmışsa!
Pierre Doc
Sakallı, sakalsız da yakışıklı…
CHP Odunpazarı İlçe Başkana "Erdal Çakıcıer" , hafta sonundaki basın toplantısında fotoğraflı afişlere tepki gösterdi...
Odunpazarı Belediye Başkanı "Burhan Sakallı"yı, İçişleri Bakanlığı'nın genelgesine rağmen, şehrin birçok yerine koyduğu fotoğraflı tabelaları yüzünden sert bir dille eleştirdi....
Ve dedi ki:
Fotoğraflı tabela koyma hırsından Sayın Sakallı, 7 metrelik sokaklara "prestijli caddeler yapıyoruz" Asri mezarlık yoluna, "Atlıhan sizi bekliyor" gibi tabelalar koyarak trajikomik işlere imza atıyor...
……
Daha önce bu fotoğraflı afişlerde "Büyükerşen"i çok görmüştük...
Ancak İçişleri Bakanlığı’nın genelgesinden sonra Büyükşehir Belediyesi bu tür afişlere. son verdi…
"Sakallı niye devam ediyor? "
Bakanlığın genelgesi henüz eline geçmemiş olabilir!
Ve de, 8 yıldır Odunpazarı Belediye Başkanı olmasına rağmen, hala kendisini tanımayan Eskişehirli olduğunu düsünebilir!..
“Çakıcıer, fazla üzerine gitmiş!”
Sonra biliyorsunuz, Odunpazarı'na film platosu falan düşünülüyor...
"İyi fotoğraflara ihtiyaç olabilir!"
Erdal kıskanıyor mu yoksa?
"Sakallı, sakalsız da yakışıklı da!"
Günün Şiiri
Sevinç üzerine
Sevinç, kıvılcımı Tanrının
Bisium'un güzel kızı
İçine giriyoruz tapınağının
Neyi ayırdıysa amansız dünya
Senin tılsımın birleştiriyor
Tatlı kanatların nereye dokunduysa
Bütün insanlar kardeş oluyor
Kucaklaşın, milyonlar, kucaklaşın
Bu öpüş bütün dünyanın malı
Kardeşler, üstünde yıldızlı çadırın
Aziz bir baba oturuyor olmalı...
F. Schiller (Varlık-1951)
Hangi okuldaydınız?
Delikanlı ölmüş, cennetin kapısına girmiş, kontrolle teker teker içeri alırlarken araya yanlış biri sızmasın diye görevli melek, sıradakilerin ne iş yaptığını ve kazancını da soruyormuş...
Baştaki adam "Aktörüm, dizilerde oynuyo¬rum, kazancım 1.000.000 TL" demiş. Almışlar içeri…
İkinci sıradaki kadın "Avukatım, yıllık kazancım 150.000 TL" demiş ve o da girmiş içeri..
Sıra bizim delikanlıya gelmiş, "Yıllık kazancım 12.000 TL efendim" demiş utanıp kekeleyerek..
"Hadi ya?" demiş melek:
"Hangi okulda ve ne öğretmeniydiniz?"
Boşanma davası
Temel boşanma davasında başlamış anlatmaya:
"Karum üç yıldan peri ne bulursa kafama firlatayi haçim bey..."
Hakim, "İyi de bunca yıl neden katlandın?" diye sorunca devam etmiş:
"Haçim bey, yine dava açmazdım ama artık kafama isabet etturmaya başladı…”
Bir yol seç
Aşka gönül ile düşersen, "yanarsın.”
Zeka ile düşersen, "kavrulursun."
Akıl. ile düşersen, "çıldırırsın."
Duygu ile düşersen, "gülünç olursun."
Aşka düşmesen, "kalabalığa karışır, ezilirsin."
Sersem sersem bakınıp durma, bir yol seç artık...
Özdemir Asaf
Pasta
Dört kişilik bir ailede üç dilim pasta varsa, "Ben pasta sevmem" diyen kişi annedir...
Eyüp Karadayı