Anımsayın.. "Tayyip Erdoğan", Afyon'daki patlamayı "Şahit yok ama" diyerek değerlendirmişti:
"Bir erin merak saikiyle bombanın pimini çekmiş olma ihtimali var..."
Meraklı millet olduğumuz doğrudur., örneğin.. "Şebekede ceryan olup olmadığını parmağını prize sokarak anlamaya çalışanlar vardır..."
Ya da..
"Benzin deposunun sızdırıp sızdırmadığını, kibrit çakarak anlamaya çalışanlar olabilir..." Kimsenin itirazı da yok!
"Cumhuriyet aydınlığından ümmet karanlığına geçerken, mantığını yitiren bir ülkede her şey olabilir..."
***
Bir maden kazasında bakan ne demişti? "Güzel ölmüşler!" Soma faciasından sonra "Erdoğan" ne demişti? "Bu işin fıtratında var..."
18 işçi madende mahzur kaldı, Bakan Yıldız ne dedi?
"Özel bir şirkete ait..."
İstanbul'daki asansör faciasından sonra da bir yetkili açtı ağzını:
"Hata çalışan işçilerde..."
***
Son yıllarda meydana gelen bu kadar facia, bu kadar insanın ölümü, "Ateş düştüğü yeri yakar!" mantığına sığmıyor artık!..
7 Haziran’dan bu yana yüzlerce şehit verdik...
Ne dedi Sağlık Bakanı?
"400 milletvekili çıksaydı, bunlar olmazdı!"
Ne demek "Fıtrat?"
Ne demek "Şahit yok!"
Ne demek "Güzel ölmüşler!"
Peki, Ankara'daki son olaya ne dediler?
"Bu bir katliamdır ve güvenlik zafiyeti yoktur!”
Bizimki de bir "merak" yazısı işte..
"Ama şahit yok!.."
///////////////////////
16 yıl sonra gelen kısmet
Spor’da "Osman Cemoğlu", siyasette de Sonhaber'in yazı işleri müdürü "Ayhan Aydıner"in nostaljilerini beğeniyle okuyup, izliyoruz...
Geçtiğimiz hafta içinde "Ayhan" yine güzel bir konu yakalamış...
1999’da ve 18 Nisan'daki genel seçimler öncesine uzanmış...
Zamanın CHP lideri Baykal, Odunpazarı’ndaki mitingde konuşmuş ve Anadolu Üniversitesi'nin Havaalanı'ndan özel bir uçakla ayrılacak...
Kendisini CHP’nin 1. sıra adayı "Kazım Kurt", 5. sıra adayı "Metin Tomsuk uğurluyor...
Aydıner'i kutlarken, o günlerde neler yazdığımızı anımsatalım?
- Baykal, mitingden sonra adaylar ile sohbet etmiş. Önce, CHP’nin 3. sıra adayı "Tomsuk"a yönelmiş:
"Sevgili Tomsuk, çok kısa zamanda milletvekili yeminini ezberlem..."
Sonra "Zeki Ünal"a dönmüş: "Sen de unutmuşsundur, tekrar baksan iyi olur!"
Ve sıra birinci adayı
"Kazım Kurt"a gelmiş: "Kazım, Ankara'daki evini hemen tut!"
***
Yazımızın sonunda da, "Ne olursa olursa olsun" dedik ve her espride bir gerçek olduğunu vurgulayıp, Kazım'a bir öneride bulunmuştuk:
"Sakın Ankara'yı mesken tutma!”
Görürsün güzelleri...
"Unutursun Eskişehir'i..."
***
Biliyorsunuz, o seçimde CHP barajı aşamamıştı...
Kadere bakın...
"Kazım, önce milletvekili seçildi, şimdi de Odunpazarı Belediye Başkanı oldu..."
Ve de "Metin Bey yine aday..."
////////////////////////////////////
Partilerden birinde mi?
Markette alışveriş yapan adam, çekici bir kadının kendisine gülümseyerek selam vermesiyle şaşırır ve sorar:
"Tanışıyor muyuz?" Kadın, "Kusura bakmayın, sizi çocuklarımdan birisinin "babasıyla karıştırmış olmalıyım" der ve uzaklaşır.
Adam, dünyanın ne hallere geldiğini, bu görüşte bir kadının çocuğunun babasını bilmeyecek olmasının garipliğini düşünürken, aklına üniversite yılları gelir.. Partiler gelir ve "Olamaz mı?" diye düşünüp peşinden koşar:
"Kusura bakmayın, acaba geçmiş yıllarda katıldığımız vahşi partilerden birinde, çok sarhoş olmuştuk da sonra delice yapmıştık! O kız siz olabilir misiniz?"
"Kesinlikle hayır" der kadın:
"Ben sadece ilkokul ikinci sınıftaki çocuğunuzun öğretmeniyim..."
/////////////////////////
Armut zannediyor
Akıl hastanesinin bahçesinde delinin biri ağaca tutunmuş, ağır ağır sallanıyordu. Bir başkası da ağacın dibine oturmuş ona bakıyordu. Bahçede gezen doktor oturanın yanma gelip, "O ne yapıyor orada?" diye sordu.. "Kendini armut zannediyor da!"
-Peki, sen ne yapıyorsun burada?
"Olgunlaşıp düşmesini bekliyorum!"
//////////////////////////
Kolsuz Yaşar’dan
Seyitgazi’deki turizm açısından önemli olan "Frigya" olayı ne aşamada?
Umarım, "Frikikya" olmamıştır!..
Gerilim
Sahipsiz kalan "Barış şimdi!” pankartları, muhalefet bayrakları, giysiler, kim bilir teki nerede olan pabuçlar...
"Ve oluk oluk kan, burası Türkiye..."
Nilgün Cerrahoğlu
//////////////////////////
Günün Sözü
Birleştirmek istediğiniz vatana ya savaş ya da dünya kupası verin...
Antoine Roben
///////////////////////////
Kıssa-dan
Şimdi geldikleri "ölümüne iktidar", ne pahasına olursa olsun "400" noktasında kendileri kanla beslenir durumda.
"O yüzden barışa karınlar tok!"
Tayfun Atay
//////////////////////////
Günün İncisi
Kendi iç dünyamızın mimarı, sevdiğimiz insanın kimliğidir...
////////////////////////////
Özdeyiş
Yaşanan gün ne kadar güzel olursa olsun, beklenen gün daha güzeldir...
Hanri Benazus
/////////////////////////////
Günün Şiiri
Gece sonrası
Sevişen ellerimiz hiç olmadı
Beklediğimiz yerlerde hepimizin
Gözlerimiz bir tedirgin bir uzak
Gelinlik kız türküleriydi söylediğimiz
Sokaklar sarhoşlarla yorgundu
Sarhoşlar ahlamasını iyi hilen sevgide
Yeminli bir başlangıç belki
Şarap utandıran bir kırmızı
Ellerimizde yüzlerimizde kaldı...
Nevzat Uçkan (Varlık-l959)
///////////////////
Kirlilik sorunu
Manisa Soma’da 301 kikinin öldüğü maden kazasında yaralı olarak çıkartılan işçinin,
"Çizmelerimi çıkarayım mı? Sedye kirlenmesin" demesinin benzeri Karabük’te yaşandı. Televizyonlardan izledik...
Kanalizasyonda çalıştığı sırada beton kapağın ayağının üzerine düşmesi sonucu yaralanan işçi Recep Pazarlıoğlu, "Sedye berbat olur, gerek yok" diyerek sedyeye çıkmak istemedi
Yaralı işçiyi sağlık görevlileri zor ikna etti.
Gazeteci "Müyesser Yıldız" diyor ki: "Memleketin kirletilmemiş yeri kalmamış ama o hâlâ sedyeyi düşünüyor. Tek kelimeyle helal olsun bu millete!"
/////////////////
Günün olayı
Her şeye kan bulaştı…
Barış, akıllı insanların işidir.
Şimdi, aklımızı kullanabilme, bu cinnet ortamında sağlıklı düşünebilme zamanı…
///////////////////////
Günün biberi
Ankara Garı’nın önünde dağılmış, yerlere serpilmiş pankartlardan biri okuyoruz:
“Ne de çok özlemişiz gökyüzüne kansız bakmayı…”
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...