Görüşler
Kurtarın Suriye’yi!..
Sung'da yasayan bir maymun bakıcısı, ülkede ortaya çıkan kıtlık ya da felaketten dolayı bakımını üstlendiği maymunların yiyeceğini azaltmak zorunda kalır...
Maymunları toplayıp gerçeği anlatır ve çözüm yolunu açıklar:
"Bundan sonra sabahları 3 akşamları 5 fındık yiyeceksiniz..."
Tüm maymunlar isyan eder!
Bakıcı, "Peki o zaman" der ve ekler:
"Sabahları 4, akşamları 3 fındık..."
Bu kararı maymunların hepsi sevinçle karşılar:
"Hurrraaaa!.."
………
Yakıştırmayı sakın yanlış anlamayın, örneklerini günlük yasıyoruz...
"2 kere 2"nin 4 olduğunu biliriz...
Ama 3 tane 4'ün yanyana getirildikten sonra 12 ettiğini yeni öğrendik!
Bunun adı da "Yeni Eğitim Sistemi..”
Nedir?
"Bilen var mı?"
………
Ahmet Şık ve Nedim Şener sürpriz bir şekilde tahliye edildiler... Daha ilk gün sevinç çığlıkları attıki! Acaba Avrupa'nın etkisi var mıydı?
Nedim, televizyonda ağladı ve ağlattı...
Bazılarına göre adalet yerini bulmuştu...
"Peki, içeride kalanlar ne olacak?"
Nedir?
"Bilen var mı?"
………
Eskişehir'deki yeni stad yeri için karar verildi:
"Sazova'ya yapılacak..."
Salih Koca güzel müjde verdi:
"Spor kompleksi de yapılacak..."
Peki, Atatürk Stadı'nın yerine neler olacak?
"Bilen var mı?"
Ve de..
"Yenisinin adı yine Atatürk Stadı olarak kalacak mı?"
………
100'den fazla gazeteci, askerler, bilim adamları, yazarlar hapiste...
Bunca şehit, bir o kadar iş kazası, bitmek bilmeyen terör, yokluk, işsizlik ve bir gazetenin manşeti:
"Kurtarın Suriye'yi.."
Hep birlikte bağıralım:
"Hurrrraaaaa!"
"Nedim öztiirk'ü Özlüyoruz...
Aynen bu baslıkla geçmiş mail'ini okurumuz:
"Yaptığı hizmetleri herkes biliyor. Ama o asla yazılıp-çizilmesini bile istemezdi. Bakıyoruz da, partileri ne olursa olsun yenileri pek öyle değil. Açıkçası özlüyoruz kendilerini..."
Gerçekten AKP eski Eskişehir milletvekili "Nedim Öztürk"ün ayrı bir inceliği vardı...
Reklamı sevmez..
Şovu asla...
Sessiz ve derinden hizmet etmeyi ilke edinmiş bir insan...
En azından meslek ve iş sahibi olmalarını sağlamış binlerce kadın bunları unutur mu?
Aradık Nedim Bey’i...
"Hasan Celal Güzel"i hastanede ziyaretten çıkmıştı.
Biliyorsunuz, Güzel de çok ciddi bir ameliyat geçirmişti...
Hal-hatır sorarken bir anısını anlattı Nedim Bey…
Singapur’daymış… Cepten biri aramış:
"Ankara'ya geldim, bir isim var sizinle görüşmem gerek..."
"Yurtdışındayım" demiş Nedim Bey...
"Farketmez" diye devam etmiş vatandaş!
"Asistanınıza söyleyin o yardım eder..."
Olacak ya, asistanı da yeni ameliyat olmuş...
Vatandaş yine ısrarlı:
"O zaman başka bir milletvekilinin adını verin de, ona gideyim..."
O isim verildi mi, verilmedi mi?
Bilemiyoruz ama, görüyorsunuz, vatandaş hala "Nedim Öztürk”ü milletvekili olarak biliyor...
Günün Olayı
Meydan savaşına sahne olan Eğitim Komisyonu'nun AKP’li vekilleri "Medya dışarı" diye bağırmış.
Bu ülkede medyanın gerçekleri göstermesi istenmediği zaman mensuplarının basına iki şey gelir, ya "içeri girerler” ya da m "dışarı" çıkarılırlar!
Günün Biberi
Başbakan, yeni eğitim sistemi için, "Zorbalıkla geleni Meclis düzeltiyor" demiş.
Peki, bu düzenlemenin en hayırlı tarafı ne oldu?
Meclis'in içinde "zorbalık" yapılabileceğini gördük!
Gani Yıldız
Günün Balı
Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçu, "Yargıç Allah için karar alır" demiş.
Demek yargı biz farkında olmadan Suudi Arabistan modeline geçmiş…
Fahrettin Fidan
Kıssa-dan /
NATO komünizme karsı kurulmuş bir örgüttü, döndü dolaştı Müslüman ülkelerin başına bela oldu.
"Biz de onun bedava fedaisi..."
Haldun Ertem
Cuk
"Arşimed"in öğrenmek için hayatını vereceği gerçekleri, artık ilkokul çocukları bile biliyor...
Ernest Renan
Özdeyiş
Adaletsizliği Önleyecek gücümüzün olmadığı zamanlar olabilir ama..
"Adaletsizliğe itiraz etmeyi beceremediğimiz bir zaman asla olmamalıdır!..
Elie Wiesel
Günün Şiiri
Köyler
Köyler.. köyler.. köyler var
Burunlar önünde yitik susuk
Düşleri çamur kokar
Yürümüş binlerce yıla yakın
Varamamış ona daha
Ak saçlı uygarlıklar
Tanrısız yamaçlarda dizili köyler
Kan emer boz toprağın karışı
Emek vermiş, vergi vermiş
Oğul vermiş sınıra
Almamış alamamış oysa
Ölüm terler kavak gölgelerinde
Doruklar unutulmuşluğunu söyler
Köyün yazgısında yalnız karalar
Düşünceler ekmek kokar kin kokar
Aşılmaz beller geçilmez yollar
Bu yolların ucunda
Köyler.. köyler.. köyler var...
Özdemir Özger (Varlık-1966)
Yeşilaycı tavşanın sırrı!
Tavşanın biri ormanda koşuya başlamış, yolda esrar çeken zürafayı görünce seslenmiş:
"Kardeş, bırak şu zararlı şeyleri de, gel benimle sağlık için koş..."
Zürafa ile koşmaya başlamışlar. Biraz sonra kokain içen file rastlamışlar. Tavşan yine atılmış, "Fil kardeş, bırak şu işi de gel bizimle koş, sağlıklı yaşayalım..."
Üçü birlikte koşmaya devam ederlerken bir süre sonra eroin vuran aslanla karşılaşmışlar. Tavşan yine aynı sözleri söyleyince aslan bir tokat patlatmış! Fil ve zürafa şaşırıp nedenini sormuşlar.
"Bu manyak ne zaman extacy içse" demiş aslan:
"Bütün ormanı peşine takıp koşturuyor!"
Baba oğul avda
Yamyam baba-oğul avlanmaya çıkarlar ve nehrin kenarında yıkanan güzel bir kadın görürler. Oğlu sorar:
"Ne dersin baba, yakalayıp yiyelim mi?"
Baba, biraz düşündükten sonra "Tamam yakalayalım da" der:
"Onu eve götürelim, anneni yeriz!"
Görümce kaynana ve kayınpeder
-Görümce
“Görünceye kadar..”
-Kaynana
“Düğüne kadar..”
-Kayınpeder
“Ölünceye kadar sevilirmiş…”
Şükriye İnci