18 Şubat 2012-02-16
Yaşamın İçinden: Ömer Duru
Eskişehir yöneticileri, büyükten küçüğe, iki kez bir araya geldiler.
Birincisine Sanayi Odası Başkanı Savaş Özaydemir’in, ikincisine ise Büyükşehir Belediye Başkanı Prof.Dr. Yılmaz Büyükerşen’in ev sahipliği yaptığını öğrendik.
Vali Milletvekilleri, Belediye Başkanları, Rektörler, Borsa ve Oda Başkanları ile İl Genel Meclisi, başkanının katıldığı toplantıda, takmayanlar neyse de takanlar da:
“Kravatlarını çıkarmışlardı.”
Böylece toplantının adı kendiliğinden konmuştu:
“Kravatsızlar toplantısı.”
İki toplantıya katılanların kravatsızlığına basın olarak bizlerde:
“Resmiyet dışı” yorumunu yapmıştık.
--//--
Çok ilginçtir.
Her iki toplantı sonunda, hiçbir açıklamanın yapılmayışı günlerce merak edilip, ardı ardına sorular geldiği halde ne katılanlardan, ne de düzenleyenlerden çıt çıkmamıştı:
Önceki gün Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in daveti üzerine belediyeye gittik.
“Hakkı Sağlam, Engin Bayrı, Bülent Özyazıcı, Sedat Aydoğan, Can Hacıoğlu, Hüsnü Arslan, Mehmet Göktekin”
Büyükerşen kısaca “Kravatsızlar” toplantısından söz açtıktan sonra sordu:
“Bu toplantıda neler konuşulduğunu merak ettiğinizi yazdınız. Ama hiç biriniz telefon edipte ne konuşulduğunu bana neden sormadınız?”
Engin Bayrı güzel benzetmiş.
“Konu kravatsız toplantıydı.
Üstü kapalı fırçayı yedik topluca.
Ben olsam açıp sorardım dedi başkan.”
--//--
Her neyse. Bu girişten sonra kravatsızların sırrı da çözüldü.
Yemeğe katılan Milletvekili Kazım Kurt sormuş:
“Yemeğin gündemi yok mu?”
Soruya kimse ses çıkarmayınca, ev sahibi olarak Büyükerşen yanıt vermiş.:
“Var. Gündem Porsuk Kapalı Havzası ve Kütahya’nın kirletişi”
--//--
Büyükşehir Belediye Başkanı Prof.Dr. Yılmaz Büyükerşen, uzun uzun anlattı..
Kütahya’nın Porsuk’u kirletişini, çevre yönetmeliğini, vekillerin yapması gerekenleri,
Eskişehir’in yaptıklarını, Kütahya’nın yapamadıklarını. Türkmen Dağları’ndan gelen suyu toplayacak Aşağı Ilıca barajını.
Ardından da şöyle özetledi söylediklerini:
“Siyanür oldukça, Porsuk afete hazırdır.Afetin zamanı da belli olmaz.”
“Bizim yapacağımız şeyler yönetmeliğe göre sınırlıdır. Porsuk su meselesi milletvekillerimizin sırtındadır”
--//--
Çok ilginç değil mi?.
Bakalım vekillerimiz bu gelişmeleri nasıl değerlendirecekler?
18 Şubat 2012-02-16
Günlerin Getirdiği
--İşçi Partili kadınlar Ankara’da—
25 Şubat 2012 günü Ankara’da Irak, İran, Suriye, Lübnan, Türkiye ve Azerbaycan’dan gelecek konuşmacıların katılacağı Batı Asya Birliği konferansı düzenleme çalışmalarına Eskişehir’den de katılım için çalışmalara başlanmış. Türkiye, Suriye, Irak, İran ve Azerbaycan’ın ekonomiden güvenliğe uzanan bir kurumlaşmaya gitmek durumundadır ve bu hepsi için zorunludur denilen açıklamada “Ulusal devlet küresel saldırıya karşı birbirine benzeyen ulusal devletlerle cephe tutarak ayakta kalabilirler. Dünya uygarlıklarının kökleri bu coğrafyadadır. Enerji kaynakları zengindir. Bunun için de dış güçleri kırmanın yolu bir güç birliğinden geçmektedir”deniliyor.
Eskişehir İşçi Partisi adına bir açıklama yapan, Nermin Yıldız, Nalan Bekman ve Binnur Uzun 25 Şubat 2012 günü Ankara’da yapılacak toplantıya yığınsal olarak katılacaklarını belirterek” Batı Asya Birliği Kadın konferansına kadınlarımızı katılmaya davet ediyoruz. Desteğiniz, katılımınız hepimize güç ve onur verecektir”diyorlar. Nermin Yıldız, Nalan Berkman ve Binnur Uzun’a bu güzel girişimlerini köşemize taşıdıkları için teşekkür ediyor, kolay gelsin diyorum.
--Müdür Ayata ne diyor?—
Gazeteniz Anadolu’da şöyle bir haber yer aldı. 1520 öğrencinin hayatı tehlike altında. Merkez Yavuz Selim İlköğretim okulu binasına yapılan incelemede binaya 3.2 büyüklüğünde bir depreme dahi dayanamaz raporu verildiği ortaya çıktı. Okulda bulunan 520 öğrenci bu riske karşın eğitim öğretim yapmaya devam ediyor.”
Arkadaşımız Seyfullah Solak diyor ki “Durumu Milli Eğitim Müdürü Erdoğan Ayata’ya sorduk. Okulda büyük onarım yapılacak.5 0 bin liralık ödenek ayrıldı. Güçlendirme çalışmaları yaz tatilinde yapılacak” dedi.
İlginç bir durum. Depremin ne zaman olacağını kimse bilmiyor. Milli Eğitim Müdürü Ayata’yı dinledik. Peki, Vali Kadir Koçdemir’in bu gelişmelerden haberi var mı ki, mutlaka vardır. Okula gidip inceleme yaptı mı acaba? Yaptıysa ne dedi. Lütfen bu konu ciddiye alınmalı? Olası bir depremde ortaya çıkacak tablo korkunç olur.
Vatandaş soruyor
--Mobil sağlık paketi yalan mı?—
İki Eylül Telekom Müdürlüğü’ne okurumuz bir dilekçe vermiş. Dilekçe ekinde de bir fatura var.
Diyor ki “Eski abonemiz olduğunuz için bizden AA Mobil Sağlık paketi kazandınız. Telefonu geldi. Emekli öğretmen olduğum için buna ihtiyacım olmadığını söyledim. Bana aboneliğim devam ederse ücret ödemeyeceğim söylendi. Ben de ücret istenirse ödemeyeceğimi belirterek kabul ettim. Ne var ki bir süre sonra 5 TL’lik fatura geldi. Bunu her ay ödemem istendi. Müdürlüğünüze bağlı müşteri hizmetlerine baş vurup durumu birkaç kez anlattığım halde sonuç alamadım.”
Okurumuz Tahsin Işık’ın dileği böyle. İsteği ise şu “Acil Mobil Sağlık paketi hediyesinin iptal edilmesini, iptal edilmediği takdirde. Nedeninin tarafıma yazılı olarak bildirilmesi”
Okurumun adresi ve telefonu bizde saklı. Telekom’dan isteyen olursa veririz. Bu ilginç sorun bakalım nasıl çözümlenecek?
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...