Bu Süleyman öyle sizin bildiğiniz, tanıdığınız, popüler bir adam değil. Kızı Anadolu Üniversitesi’nde okusun diye 52 yıllık yurdunu Eskişehir’e taşımış bir baba. Adı Süleyman Soyadı Koca ama yüreği de her baba gibi kocaman.
Dün kendisiyle gazetemizde görüştük. Biraz dargın, biraz kırgın gelmiş ziyaretimize. Sebebi ise önceki günlerde gerçekleşen eylemde provakatif eylemlerde bulunanlardan birinin kendisi gibi lanse edildiğini düşünmesi, ya da bir yanlış anlaşılma diyelim.
Gerçi haberimizde eylemin amacını aştığını ve köşe yazılarımızda haklarını arayan masum öğrencilerin yanında provokatörler olabileceğini o yüzden gerçek hak arama mücadelesinde olanların mağdur olduğunu söyledik, ama direk Süleyman Koca’nın alınacağı bir ibare kullanmadık. Ancak Sevgili Sadi Seda köşe yazısında orta yaşlı bir ibare kullanınca kendiside orta yaşlı olan Süleyman Bey biraz rahatsız olmuş ve kendisini ifade etmek için çalmış kapımızı.
Uzun uzun konuştuk, kendisine böyle bir suçlamada bulunulmadığını ve bu tür eylemlerde maalesef bazı tanıdık bildik aşina isimlerin olayları provoke etmek için elinden geleni yaptıklarını anlattık. Bizim kendisiyle ilgili bir suçlama ya da imada bulunmamızın mümkün olmayacağını belirterek, yanlış anlaşılma varsa özür dileriz dedik, gönlünü aldık ve genel içerikli bir sohbet gerçekleştirdik.
Bir babanın ağzından yaşadıkları süreci dinleyince ister istemez bir kez daha üzüldüm hazırlık sınıfı öğrencileri adına.
Kendisi 52 yıllık yaşamını kızı için Eskişehir’e taşımış olan Süleyman Bey, ben orada gerçekten mağdur olan öğrencilere destek için bulundum ama maalesef yaşanılan olaylar bizi daha da mağdur etti diye konuştu. Haklı da.
Malum ilk başladıkları eylemlerde biz de medya grubu olarak öğrenci arkadaşlarımızı destekleyip kendilerini ifade etme biçimlerinin ne kadar demokratik olduğunu belirtmiştik her seferinde.
Ancak son yaşanan eylemlerde bu arkadaşlarımız da kullanıldı diye düşünüyorum. Bazı grup ve oluşumların destek bahanesiyle ve ortamı gerginleştirmek için yaptıkları kışkırtmalar sonrası, gerçekten mağduriyetini anlatma derdinde olan yüzlerce öğrenci ve velisi bir kez daha mağdur oldu. Hem de kamuoyu önündeki sempatileri de zarar gördü.
Eminim böyle olacağını bilseler onlarda olayları bu noktaya getiren kötü niyetli kişileri kendi içlerine almazlardı ama o tür eylemlerde kimin ne niyet taşıdığını anlamak zor.
Süleyman Bey sorunu en basit haliyle anlatıyor. Bugüne kadar yüzde 30 İngilizce eğitim almış bir çocuk yüzde 100 seviyesine nasıl ulaşsın diyor. Bizim ilk senemiz ama yazık 2’nci senesinde olan ve bu yüzden ilişiği kesilecek öğrenciler için üzüldüğünü söylüyor.
Dilerim sorun en kısa zamanda çözülür ve gerçekten mağdur olan öğrenci kardeşlerimizin bu mağduriyeti giderilir.
Ancak bundan sonraki eylemler de yine aynı sahneler olursa emin olsunlar kamuoyu önünde hiçbir sempatileri kalmaz ve destek bulamazlar kendilerine.
Mücadeleye devam etsinler ama bunu yaparken başka amaçları taşıyan kişileri kendilerinden uzak tutarak kendilerine zarar vermesini engellesinler.
Koca Süleymanlar da kızlarının aydınlık geleceği için verdikleri mücadele de fişlenen, joplanan değil de umarım alkışlanan tarafta olurlar bundan sonra. Sürçü lisan ettiysek affola.