Kızılay bize geri döndü

Eskişehir’de 2-3 gün boyunca yağan yağmur özellikle kırsal bölgelerde oldukça etkili oldu! Sarıcakaya, Mihalgazi ilçeleri, Yahnikapan, Kalkanlı, Aksaklı, Kravdan köyleri başta olmak üzere pek çok köyde üretici çiftçinin zararı büyük oldu!

Mevsimlik tarım işçileri de deyim yerindeyse adeta perişan oldu!

Bu gibi doğal felaketlerin yaşanması yeni değil! Yıllardır oluyor…

Burada farklı bir kuruma dikkat çekmek istiyorum.

Kızılay’a…

Geçmiş yıllarda böyle afetler yaşanınca Kızılay Eskişehir Şubesi’ni pek ortalıkta göremezdik. Felaket yaşanır, olay biter, Kızılay’ı belki görür belki göremezdik!

Kimsenin Kızılay’dan bir beklentisi de yoktu o zaman açıkçası…

Yönetim değiştikten sonra Kızılay’da büyük bir değişim oldu. Haberlerden takip ediyorum. Nerede felaket orada Kızılay!

Son sel felaketinin ardından özellikle tarım işçilerinin bulunduğu bölgelere Kızılay anında müdahale etti! Gerekli yardımları yaptı! Başkan Egemen Temizsoy ve yöneticilerden Serhan Arıman’ı bizzat işin başında gördük.

Kızılay’ı asli işinde, milletin yanında, milletin yardımına koşarken görmek bizleri mutlu etti! Kızılay bize geri döndü!

BOŞ PANKART!

Mezuniyetler başladı…

Üniversite öğrencileri de mezuniyet törenlerinde kendilerine göre bazı hazırlıklar yapıyor. Bunlardan bir tanesi de İstanbul Üniversitesi, gazetecilik bölümü öğrencileri yapmış…

Konu gazetecilik olunca haber dikkatimi çekti!

Gazetecilikten mezun olan öğrenciler, pankart açmak istediklerini yöneticilere iletmiş…

Dekan Yardımcısı, kendilerine şu uyarıyı yapmış:

-Politik bir söylem olmazsa pankart açılmasına izin veririm…

Öğrencilerde düşünmüş, taşınmış ve “boş pankart açalım” demiş!

Ancak, dekan yardımcısı “Photoshopla yazı eklersiniz” diyerek, boş pankarta izin vermemiş…

Gazetecilik bölümünden mezun olan öğrenciler böylelikle “İfade etme özgürlüğünün” olmadığını öğrenerek mezun olmaları bakımından önemli bir örnek diye düşünüyorum…

Pankartın içinin boş olması üniversitelerin içinin nasıl boşaldığını göstermesi bakımından da dikkat çekici!

POLİTİK KARİKATÜR!

ABD’nin en etkili gazetelerinden New York Times, İsrail Başbakanı Netanyahu hakkında çizilen ve sonradan özür dilenerek kaldırılan karikatürden sonra ilginç bir karar aldı…

Artık politik karikatür yayınlamayacaklar!

Artık, mizah ile eleştirmeye kimsenin tahammülü kalmadı! Sanırım bir çağın sonuna geldik!

DURU AİLESİNE  BAŞSAĞLIĞI!

Ömer Duru, emekli ilköğretim müfettişiydi…

Önder Baloğlu’nun teşvikiyle emekli olduktan sonra, gazetede yazmaya başladı.

Yazmak yetmedi haberin içine daldı!

Eğitimcilik kadar da gazetecilik yaptı!

Çağdaş Gazeteciler Derneği’ni kurdu!

Daha sonra aktif siyasete girdi, Tepebaşı Belediye Meclis üyeliği yaptı. Kendisi ile iki gazetede çalıştık, birlikte mesai harcadık!

Hayatı dolu dolu yaşamayı seven bir meslek büyüğümüzdü! Böylesi vefat haberleri içimizde burukluk yaratıyor. İnsan ister istemez anılara dalıyor!

Güzel gazetecilik günlerini hatırlıyor, tebessümle Ömer hocamızı anıyoruz. Kendisine Allah’tan rahmet, kederli ailesine, sevenlerine ve okurlarına başsağlığı diliyorum…

Mekanı cennet olsun!

DİJİTAL ÇAĞ!

Dijital Bağımlılıkla Mücadele Derneği Genel Başkanı Ve Pedagog Doç. Dr. Tuncay Di̇lci̇, şöyle demiş:

-Yaz tatilinde daha doğal, daha insancıl, daha kucaklayıcı sosyal ilişkilerle ve yüz yüze ilişkilerle, organik, otantik yaşam biçimiyle ve geleneksel kültür kodlarımızdaki oyunlarla çocuklarımızı buluşturmak zorundayız.

Hakları var!

Bir eksiği hatırlatayım…

Bence çocuklarda sorun yok. Sorun telefonları tabletleri elinden bırakamayan anne ve babalarda…

GÜNÜN SÖZÜ!

Sevmek, sıradışı ya da kahramanca şeyler yapmak değil; sıradan şeyleri hassasiyetle yapmaktır. Farid Farjad