Kısa yoldan köşe dönmece

Saygıdeğer okurlar,
Küresel ekonomik krizler bireylerin geçim standartlarını düşürmektedir. Kazancımızın giderlerimize yetmediği zaman elde kalan küçük birikimlerimizi finansal araçlarla arttırma veya fazla olan paramızı daha da çoğaltma düşüncesiyle yatırımlar yapmaktayız.
Bu girişimler insanın doğasında olup normal olmakla birlikte, “kısa yoldan köşe dönmece” fikrine kapıldığımızda “dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan da oluyoruz”
Para ve teknoloji hayatımızın bir gerçeğidir. Ülkeler arası ekonomik ilişkilerde ABD dolarının hâkimiyeti ve belli bir miktar üzerindeki paraların ülkeler arasındaki aktarım trafiğinin Amerika’nın kontrolünde olması, dünyada yeni arayışlara yol açmıştır. Kağıt para bile gün geçtikçe hayatımızdan çıkmakta ve parayı; kredi kart kullanımı ile harcama, EFT yapma gibi yöntemlerle dijital hale dönüştürmektedir.
Uluslararası aktörler bu gelişmeler karşısında internet ortamında, anonim olup ulusallığın önüne geçecek bir para birimi/ yöntemi geliştirmek için çalışmışlardır. Satoshi Nakamoto takma adıyla bilinen bir kişinin öncülüğünde; 2008 yılında blok zincir veri tabanında tasarlanan Bitcoin yazılımı, sanal para tanıtımıyla 2009 yılında internette dünya genelinde kullanıma geçirilmiştir. Nakamoto, borsasında dağıtılmış bilgisayar ağının ürettiği Bitcoin sayısını 21 milyonla sınırlamıştır.
Özellikle kara para aklayıcıları başta olmak üzere ülkeler arası para transferi yapan çok sayıda şahıs, kontrolsüzlüğü nedeniyle Bitcoin’e yönelmiş, ardından da talep karşılığında kısa süre içerisinde değeri yüzlerce kat artmıştır. Temmuz 2013’de dolaşımdaki toplam değeri 1.2 milyar dolarken, Temmuz 2020’de bu değer 182.967.290 milyar dolar olmuştur. Böylece Bitcoin bir transfer aracı olmaktan çıkıp yatırım aracı haline de gelmiştir. Günümüz itibariyle 1 Bitcoin, yaklaşık 471.752 TL’dir.
Bitcoin ve daha sonra çıkan sanal paralar ile ödemeler yapılmaya başlamış ve 2015 yılında bitcoin kabul eden tüccar sayısı 100.000’i geçmiştir.
Bazı ülkeler sanal para ile ilgili yasal tedbirler almışlardır. Ülkemizde Merkez Bankası tarafından Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmamasına Dair Yönetmelik çıkarılmış olup 30.04.2021 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Bu yönetmeliğin uygulanmasında kripto varlık, dağıtık defter teknolojisi veya benzer bir teknoloji kullanılarak sanal olarak oluşturulup dijital ağlar üzerinden dağıtımı yapılan, ancak itibari para, kaydi para, elektronik para, ödeme aracı, menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı olarak nitelendirilmeyen gayri maddi varlıkları ifade eder.
Kripto varlıklar, ödemelerde doğrudan veya dolaylı şekilde kullanılamayacağı gibi kullanılmasına yönelik hizmet de sunulamaz. Ayrıca ödeme hizmetlerinin sunulmasında ve elektronik para ihracında kripto varlıklar kullanılmayacaktır.
 
Hali hazırda sanal para ve aracı kuruluşların denetlenmesine, bireylerin korunmasına dair yeterli mevzuat bulunmamaktadır. Sanal para aslında bağımsız ve denetlenemez olması nedeniyle tercih edilirken yasalarla faaliyetlerinin kontrol edilmesi de bu aşamada pek mümkün görülmemektedir.
Elbette bugün dünyadaki tüm ülkeler sanal para gerçeğini görmekte ve ekonomik bir argüman olarak kullanmaktadır. Önümüzdeki yıllarda hayatımıza daha fazla gireceği de şüphesizdir. Ancak tüm vatandaşlar bu aşamada belirsizlikleri dikkate alıp altın, döviz, faiz gibi yasal finansal araçlardan vazgeçmemelidir. Daha çok daha çok kazanmak isteyen zaten riski görmekte, bilmektedir.
Todex gibi aracı kuruluşlar yasal boşluklardan yararlanmış, lüks araba vb vaatlerle masum vatandaşlarımızı nitelikli bir şekilde dolandırmıştır. Bu tip dolandırıcılığa uğrayanların vakit kaybetmeden savcılıklara başvurması gerekmektedir. Banker, çiftlik bank, kıyı bankacılığı vb tüm dolandırıcılıklarda gördük ki KISA YOLDAN KÖŞE DÖNMECE fikrine kapılan vatandaşlarımız zararlar görmektedir.
Soru, görüş ve önerilerinizi hukuknediyor@hotmail.com adresinden bizimle paylaşabilirsiniz.
Saygılarımla