Kırım Tatarlarından Başbaka’na sitem!

Şinasi Kula yazdı

30 Ocak 2017 09:12
A
a
Sütiş Eskişehir
Basında gereği kadar yer almadı bu haber. Daha doğrusu büyük bir gaf olduğu anlaşıldığı an itibarı ile basında yer verilmemesine gayret edildi. Her türlü açılışlarda, muhtarlar toplantılarına “başkanlık” ile ilgili referandum hakkında kitlelere söylemde bulunan erk kimi zaman da yaptığı söylemlerde iş kazasına uğruyor. Bunlardan biri de Binali Yıldırım’ın gurup toplantısında sarf ettiği sözler sonrasında yaşandı. Kırım Tatar Teşkilatları Platformu, “Tatar’ından kurtardık, beterine rastladık” diyen Başbakan Binali Yıldırım’ın sözlerini üzüntü ve kırgınlıkla karşıladıklarını bildirdi. Yıldırım, 26 Ocak’ta Adli Veri Bankası tanıtım töreninde yaptığı konuşmada ilk gafını yapmamıştı oysa! AKP’nin 16 Ağustos 2016’daki grup toplantısında da “Tatarı gitti beteri geldi” sözünü kullanmıştı…
Anladığım kadarı ile ilkini duymazdan gelen (iyimser yandan bakan Tatar dostlar) ikinci gaf sonrasında oldukça hırslanmış vaziyette kamuoyuna açıklamalarda bulunarak bu sözlerin sahibini eleştirdiler.
Eskişehir’deki Tatar dostlarım da bizzat beni arayarak gönül kırgınlıkları dile getirdiler ve bu konuyu kaleme almam için özel ricada bulundular. Hem de birkaç kişi ile sınırlı değil arayanlar inanın. Sosyal medyada arkadaşım olup daha yüz yüze gelmediğim nice kardeşimizden tutun da, yolda önüme geçerek, telefonla arayarak gönül kırgınlıkları dile getirdiler. Sitemlerini yazmam içinde tüm basın mensuplarından ricada bulunduklarını söylediler.
İsterseniz öncelikle basın açıklamalarını paylaşayım sizlerle…
Kamuoyunun dikkatine!
Kırım Tatarları, 1475 Ahidnâmesi’ni takip eden üç buçuk asır boyunca Hanlıklarının işgal edildiği 1783 yılına kadar Osmanlı İmparatorluğu’nun tüm savaşlarında Türk ordusunun yanında omuz omuza savaşlar vermiş ve onlarca zafere birlikte imza atmışlardır.
Kırım Hanlığı’nın işgalinden sonra Rus zulüm ve baskısından Hak Topraklar adını verdiğimiz Osmanlı Devleti ve sonrasında Türkiye Cumhuriyeti topraklarına göç eden Kırım Tatarları, XIX. ve XX. yüzyılda Osmanlı Devleti’nin bütün savaşlarında, Türkiye Cumhuriyeti’nin İstiklal Savaşı’nda Türk ordusunda büyük Türk milletinin bir mensubu olarak şeref ve şanla savaşmış, şehitlik ve gazilik mertebelerine ulaşmışlardır.
Anadolu’yu Hak Toprak bilen Kırım Tatarları, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bugüne ve dahi geleceğinde devletinin ve milletinin hizmetinde, milletin birliğinin kaynaştırıcı unsuru ve devletin bekası için hizmetlerine devam edecektir. Vatan kaybetmenin ne demek olduğunu çok iyi bilen Kırım Tatarları için kaybedecek bir başka vatan asla olamaz. Bu bağlamda, Sayın Başbakanın 16.08.2016 tarihli konuşmasında; Anadolu’nun Moğol istilasından sonra Osmanlı hâkimiyetine geçişini eleştiren bir deyiş olan “Tatarı gitti beteri geldi” cümlesini kullanması Türk milletinin ayrılmaz bir parçası olan Kırım Tatarları tarafından üzüntü ve kırgınlıkla karşılanmıştır. Türk milletinin ayrılmaz bir parçası olan Tatarlara yönelik bu gibi ifadeler yerine bugün Rusya işgali altında her gün insan hakları ihlalleri ve insanlığa karşı suçların mağdurları olan Kırım Tatarlarına destek cümlelerinin beyan edilmesini tüm siyasî liderlerden beklemekteyiz.
Saygılarımızla. (Kırım Tatar Teşkilatları Platformu)…
Kırım Eskişehir Derneği’nin bana yolladığı açıklama da şöyle…
“Tatarı gitti beteri geldi” diyerek bizleri ikinci kez yaralayan Başbakan Binali Yıldırım'a dernek başkanımız A. Evren Olcay BİMER aracılığıyla hassasiyetlerimizi aktararak ısrarla kullanmaya devam ettiği bu söz hakkında Kırım Tatar vatandaşlarımız adına üzüntülerini belirtti ve bu ifadelerin düzeltilmesi yönündeki taleplerimizi iletti. Başkanımızın gönderdiği metin özeti ise şöyle;
Sayın Başbakanımızın son dönemde iki kez kullanmış olduğu bu ifade, Eskişehir’de yaşayan yaklaşık 130.000 Kırım Tatar soydaşımızın oluşturduğu toplumumuz tarafından üzüntü ve tepki ile karşılanmıştır. Kırım Tatarları anavatanlarından çıkıp Anadolu topraklarına yerleşmek zorunda kaldıkları yıllardan bu yana daima devletine başlı, herhangi bölücü-yıkıcı-ayırımcı faaliyette bulunmamışlardır. Hele ki Kırım’ın 2014 yılında işgal edilmiş olması ve soydaşlarımızın zor şartlar altında yaşam mücadelesi verdiği şu günlerde; Türkiye Cumhuriyeti devletinin en üst makamdan Tatarlara olumsuz bir yakıştırma yapması kabul edilebilir türden değildir. Osmanlı Devleti döneminde birçok seferde, Çanakkale’de milli mücadele yıllarında, Güneydoğu’da terörde birçok şehit vermiş Tatar toplumunun bu hassasiyetini anlayarak gerekli düzeltmenin yapılmasını saygılarımla arz ederim…
Anlaşılacağı üzere Tatarlar çok ama çok büyük bir hayal kırıklığı yaşıyor Binali Yıldırımın üst üste yaptığı gaflardan sonra.
Ülkesine bu denli bağlı, ihanet tohumlarına yeşerecek ortamı sağlamamakta kararlı bu insanlar; kendilerine reva görülen böylesi haksız ve nahoş yakıştırmaya gösterdikleri tepkide yerden göğe kadar haklılar…
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve AKP Milletvekili adayı Yetkin Tetik’e de bu konu ile ilgili görüşlerini sordum. Başkan Kurt “Bunca yıllık Türkiye Cumhuriyeti’nin yurttaşı olarak ben tarihin hiçbir döneminde Tatarların ülkesine bela olduklarını hatırlamıyorum” dedi. “Bu ülkeye başbakan olmuş birinin de bu gerçekleri bildiği halde böyle talihsiz bir beyanda bulunması olsa olsa dil sürçmesidir” diye değerlendirdi. Yetkin Tetik de Başbakanın art niyet taşıyan bir açıklama yapmasının olanaksız olduğunu; Kırım’a ve Kırım Tatarlarına en çok bu iktidarın sahip çıktığını belirterek, “Konuşma metinlerini hazırlayanların gözden kaçırdıkları bir ayrıntı da olabilir” dedi.
Ben de diyorum ki; AKP nice seçimlerde çıkış müziği olarak kullandığı DOMBRA şarkısını (Uğur Işılak her ne kadar üstüne konsa da)Tatarlardan aldığını unutmuş olabilir mi ne dersiniz?
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi