Eskişehir’in yıllardır konuştuğu iki alan vardı.
Eskişehir’in yıllardır konuştuğu iki alan vardı.
Küçük Sanayi Sitesi ve Baksan Sanayi Sitesi…
Bu iki bölge konuşulup, tartışılırken sürpriz bir şekilde içinde TÜLOMSAŞ’ın da bulunduğu 123 hektarlık alan için imar planı ihalesine çıkıldı…
Tam olarak ne olduğunu aslında kimse bilmiyordu. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer’in açıklamaları sonucu bu alanın planlanıp sanki satılacakmış gibi bir anlam ortaya çıktı…
Oysa gerçeğin böyle olmadığını DDY 2. Bölge işletmesi Müdürlüğü’nün açıklamasından öğrendim…
Bilgiler gerçek dışı deniliyor…
Bölge Müdürlüğü ihalenin niçin yapıldığını kısaca özetliyor:
- Gar sahasının ve demiryolu kapalı kesitinin aydınlatma, elektrik güç ihtiyacı ve havalandırma gibi güvenlik sistemleri için elzem olan teknik binaların yapımına başlanılmış ancak ilçe belediyelerince yetkilendirilen ruhsat işleri nedeniyle Tepebaşı Belediye Başkanlığı inşaatlarımızı mühürlemiştir. Gerekçe olarak da 1/1000 ölçekli imar planlarının bulunmaması gösterilmiştir.
İşin özü, DDY diyor ki, “Kendi işimi kendim yaparım”
Tülomsaş’ın taşınması, arazilerin satışı gibi bir durum yok!
Bu bölgenin Eskişehir’i ortadan ikiye böldüğü, kaldırılması gerektiği Eskişehir’de belki de 30 yıldan bu yana ara sıra tartışılıyordu.
Sanırım bu tartışmalar şehirde bir tedirginlik yarattı milletvekilleri de aceleci davrandı…
GENÇLİĞİNİZE GÜVENMEYİN!
Dr. Mehmet Emin Adin…
Yale Üniversitesi’nde görev yapan bir hekim ve oldukça da ünlü bir isim…
Sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım korona virüs konusunda durumun ne kadar vahim olduğunu göstermesi bakımından oldukça önemli…
-Öz abisi yoğun bakımda olan bir hasta yakını, bir doktor, bir bilim insanı, dahası bir vatandaş olarak bunları yazıyorum. Lütfen yazdıklarımı iyi okuyun.
Ben okudum, okumayanlar için aktarıyorum…
1- Yakın zamanda hastalığı ayrı zamanlarda ayrı yerlerden kapan, ailemden bir çok kişiyi evde tedavi ettim, birkaçına test dahi yapamadık.
2-Bir çok hastalığı bulunan 77 yaşındaki babam çok şükür sorunsuz yendi hastalığı.
3- Ancak 37 yaşındaki hiçbir hastalığı olmayan abimin şu anda akciğerleri çok kötü ve yoğun bakımda. Kendisine yaşadığı ilde yoğun bakım yatağı bulamadık. Şehir dışında kişisel ilişkilerim aracılığıyla bir yatak bulabildik.
4- Eminim sağlık bakanlığı durumun farkındadır ancak yineleyeyim. Sahada, özellikle bazı illerde, İŞLER HİÇ İYİYE GİTMİYOR. İşler daha kötüye gitmeden derhal çok sıkı bölgesel önlemler alınmalı.
5- İnsanlar yoğun bakımlarda yer bulamadığı için yakınlarını kaybetmeye başlarsa sağlık çalışanına şiddet ve kaos hayal edilemez boyutlara ilerler.
6-Aylardır tekrarlıyoruz herkes kişisel önlemini alsın ve özellikle idareciler çok acil önlem alsın. Hastalığın ne kadar b*ktan bir hastalık olduğunu aylardır zaten yazıyorum ama yineleyeyim, GENÇLİĞİNİZE GÜVENMEYİN!
ÖNCE CHP’LİLER ÖRNEK ALMALI
Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, Türkiye'de ekonominin zor durumda olduğuna dikkat çekerek, şu açıklamayı yaptı:
-Ekonomisi bu denli kötü olan bir ülkede, bir kamu görevlisi olarak, kamunun tasarruf etmesi ve örnek olması gerektiğine inanıyorum. Bu amaçla Audi marka makam arabasını kullanmayı bıraktım; aracı işlemler tamamlanınca da satışa çıkarıyoruz. Halkın parası halka gitsin!”
…/…
Hiç kuşku yok ki alkışlanacak ve örnek alınacak bir açıklama…
Haberin veriliş tarzı da dikkat çekiciydi…
-Hükümetin örnek alması gereken karar!
Gerçekten de örnek alınmalı! Ama sadece hükümet değil! Tüm belediye başkanları örnek almalı! AK Parti, CHP, MHP fark etmez!
Hatta öncelikli olarak Alper Taşdelen’in, partisinden ve ittifakından olan partililer örnek almalı ki, farkı ortaya koyabilsin!
KALABALIK!
Şu sıralar, herkesin dilinde aynı cümle var:
-Kalabalık!
İnsanlarımız kalabalıklardan şikayetçi! Gittiği kalabalık bir yerin fotoğrafını koyuyor…
Taşbaşı, Hamamyolu, Çarşamba Pazarı, artık alnınıza neresi gelirse… Daha sonra da kalabalıktan şikayet ediyor!
Fotoğrafı çeken kişinin kendisi de “kalabalık” yaptığının farkında değil!
GÜNÜN SÖZÜ!
Samimiyetsiz kişiler için bütün evren ikiyüzlüdür.