Eğer AK Parti bugün iktidardaysa bunun en büyük sebeplerinden biri sağlık sistemi.
Çünkü biz sağlık konusunda hassas bir toplumuz. Çünkü biz hasta olmamayı değil, hasta olduktan sonra tedavi olmayı seven bir toplumuz. Çünkü biz hasta olmayı seven de bir toplumuz zaman zaman ve bu konuda yapılan her şeyi ilgiyle, öncelikli olarak takip ediyoruz.
Televizyonlardaki sağlık programlarının, gazetelerdeki sağlık yazılarının, internetteki sağlık sitelerinin ziyaretçilerine bakın, hep yoğun, hep katılımcı hep reytingi yüksek durumdadır. Bu da sağlığa bakış açımızı gösteren en net fotoğraflardan birisi.
Eskiden önünden bile geçilemeyen özel hastaneler şimdi herkesin rahatlıkla girip çıktığı bir konumda. İçeri girerken bile korktuğunuz devlet hastaneleriyse, kalite bakımından özelleri aratmayacak bir düzeye geldi. Hele ki Eskişehir farklı sağlık dallarındaki kampus hastaneleriyle bu konuda bir hayli ivme kazandı diyebiliriz.
Aslında aradaki değişimi anlamak için 10–15 sene geçmişe bile gitmemiz yeterli. Mesela hastasınız ve hastaneye randevu alacaksınız diyelim. Program şöyle işlerdi:
06:00 Randevu almak için hastane polikliniğinde sıraya girilir.
07:30 Sıra alınır ve beklemeye başlanır.
09.00 Doktor gelir ama sıra bir türlü başlamaz
10:00 Sıra yavaş yavaş ilerlemeye başlar
11.00 Asık yüzlü doktor, neyiniz var diye sorar ve sizden film ister
( 15 dakika boyunca sıra, karmaşa, kavga gürültü derken film sırası alınır)
11:45 Röntgen filmi çekilir ve ancak öğleden sonra alınacağı söylenir
12:00-13:30 Zaman geçirmek için hastane koridorlarındaki karolar sayılır, merdiven sayıları ezberlenir v.s.
13:30-13:40 Röntgen filmini alınır ve doktor kapısında yeniden sıraya girilir
14:30 Doktor yüzünüzden biraz fazlaca süre filme bakar ve ilaç yazar.
14:30 – 16:00 En zor kısımlardan biri reçeteyle ilaçları alırken bekleyeceğiniz sıradır.
Eczane hastane içindedir ve önce reçete verme kuyruğuna, sonra ilaçları alma kuyruğuna girerseniz. Eğer şanslıysanız 90 dakikada ilaçlarınız kavuşur ve çıkarsınız. Yoksa şanslı değilseniz Allah yardımcınız olsun ..
Bu program çok değil daha 10–15 sene önce ufak bir muayene için bile yaşadıklarımızı anlatan en iyimser tabloydu. Eğer ciddi bir rahatsızlık varsa o zaman vay halinize.
Doktorun özel muayenehanesine gitmek, ekstra hediye veya para ödemek, 12 kişilik hasta odalarında, üstelik yattıkları yerde sigara içen hastaların olduğu ve böceklerin duvarlarda gezdiği bir hastanede tedavi olmaya çalışıyorduk. İlgisizlik diz boyu idi. Yanlış tedaviler, tanılar, ölü doğumlar ve daha birçok olumsuz habere alışmıştık sağlık sektöründe.
Şimdi sistemin nereye geldiğin görmek adına o günleri hatırlamak yeterli.
Bırakın devlet hastanelerindeki kaliteyi, devlete ait dal hastanelerine bir bakın
dişiniz ağrıdıysa ona ait özel bir Ağız Diş Sağlığı Hastanesi var. Sadece diş çekilen zamanlardan, dolguya, kanal tedavisine, proteze, korkanlar için genel anesteziye kadar ilerlemiş ve 94 hekimle hizmet veren bir değer.
Felçli hastaların umudu olmuş ve Eskişehir’e özel 150 yataklı Zübeyde Hanım Fizik Tedavi Hastanesi daha resmi açılışı bile olmadan, cazibe ve umut merkezi olmuş başka bir değer.
E kısa zaman sonra Şehir ve Kampus hastanelerinde temeli atılıyor.
Şimdi tüm bunları bir düşünün ve bir adım ötesini hayal edin. “İşte Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği bunun için kuruldu. Daha iyi hizmet, daha fazla memnuniyet ve daha çabuk, hızlı çözümler için.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...