Vatandaş, hangi partiden olursa olsun şikayet istemiyor. Ama bürokratları partizanlık yapmaması konusunda uyarıyor! Ve işin özeti, bavulu toplayacak bürokratlar ittifakın dışında kalanlar!
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un belediye binası önünde yaptığı konuşmada son derece, net, anlaşılırdı…
Bilmeyenler için anımsatalım!
Odunpazarı’nda CHP için ittifak yoktu! İYİ Parti, Eskişehir’in hiçbir yerinde aday çıkarmadı ama Odunpazarı’nda aday çıkardı! Sonuçta “hezimete uğradı” Başkan Kurt, ittifakı kimle yaptıklarını sade bir dille anlattı:
-Odunpazarı’nda asıl teşekkürü Odunpazarı halkına ediyorum. Çünkü biz halkın ittifakı ile bu seçimi kazandık. Mesajlardan biri de belediye de çalışan bürokratlaraydı:
-Adaletsiz davranan müdürün hesabını sormak benim birinci görevim. 5 yıl boyunca hiç kimsenin siyasi görüşüne müdahale etmedik. Odunpazarı Belediyesinde yasal olarak siyaset yapma hakkı olan sadece ben varım. Ben hiçbir çalışanımıza siyasi görüşünü sormadım. Şimdi çalışanları da uyarıyorum. Seçim sürecinde bize ihanet edenler bavulları toplasınlar.
-Bundan sonra Odunpazarı Belediyesinde halkçılık dışında hiçbir şeyi kabul etmiyorum. Biz halkın yönetimiyiz. Biz 400 bin kişinin yönetimiyiz. 400 bin kişiden bir teki bile gelip de bir müdürümüzden şikayetçi olursa müdür arkadaşım kusura bakmasın.
-İyi niyet esastır fakat iyi niyet suiistimal edilmemelidir. Çalışanlarımıza söylüyorum benden hiçbir zaman hukuksuz bir davranış olmaz fakat hak edene de hak ettiği gibi davranacağız.
…/…
Kurt’un sözleri böyle!
Anlaşılmayacak hiçbir yan yok!
Vatandaş, hangi partiden olursa olsun şikayet istemiyor. Ama bürokratları partizanlık yapmaması konusunda uyarıyor!
Ve işin özeti, bavulu toplayacak bürokratlar ittifakın dışında kalanlar!
İTTİFAKI KİMLE KURDU?
Kurt ittifakı kimlerle kurduklarını şöyle açıkladı:
-Bizde başka ittifak yoktu. Bizde halk vardı. AKP’li olup da bize oy veren hemşehrilerimize teşekkür ediyorum. MHP’li ve İYİ Partili olup da bize oy veren kardeşlerimize teşekkür ediyorum. Bizim dışımızdaki sol ve sosyalist partilerdeki hemşehrimize teşekkür ediyorum.
ATAÇ’IN YANITI!
Hatırlarsınız, seçimlerden bir ay önce Tepebaşı bölgesinde evlerin altına ilginç bildiriler dağıtılıyordu…
Ahmet Ataç’ı karalıyor ve terör örgütüyle iş birliği yaptığını iddia ediyordu. Tutmadı elbette! Seçim sonuçları bunun en önemli göstergesi. Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, mazbatasını aldıktan sonra belediye binası önünde yaptığı konuşmada bu olaya da değindi:
-Bu seçimin son 1 ayında bizi karalamak için ellerinden ne geliyorsa yaptılar. Eskişehir halkı Allah’tan bizi çok iyi tanıyor. Bizim ne kadar demokrat, laik, cumhuriyetini, Ata’sını seven insanlar olduğumuzu net biliyorlar. Eskişehir halkı o kadar güzel bir cevap verdi ki başka bir şey söylemeye gerek yok.
ESKİŞEHİRSPOR’UN DANASI!
Eskişehirsporlu yöneticilerden Mehmet Şimşek, bir gün önce sosyal medya hesabından şöyle yazdı:
-Şehrimize futbol geri geldi, Eskişehirspor geri geldi, Emre Güral geri geldi, birlik beraberlik geri geldi…
-Herkes geri geldi, Eskişehirspor’a dana keseceğim diyen kasap birsen gelmedin! Bulacağım seni! Şimşek ikinci mesajını Başkan Kurt’a yazdı:
-Başkanım Kazım Kurt, konu önemli. Bilboardlardan kayıp aranıyor ilanı vermek mümkün mü? Eskişehir’e bahar geldi Eskişehirspor’a dana gelmedi!
…/…
Ve dün Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, mazbatasını aldıktan sonra belediye binası önünde konuştu…
Kurban kesilmesi için getirilen danayı “Eskişehirspor’a bağışladığını” duyurdu. Konuşmayı dinleyenlerden uzun süre alkış aldılar! Başkan Kurt, daha sonra , “meşhur dananın” fotoğrafını çekerek “Kayıp danayı gönderiyorum tesislere sevgili Mehmet” notunu paylaştı…
…/…
Dana, artık tesislerde! Şimdi “kasap aranıyor” Yok eğer, “biz büyütüp boğa yapacağız” diyorlarsa o başka!
BÜYÜKERŞEN’İN İLK TALİMATI!
Eskişehir’de yıllardır düzenlenen bir gelenek vardı. Seçimlerden sonra göreve yeni başlayacak olan milletvekilleri, belediye başkanları için Adliye binasındaki salonda tören düzenlenirdi…
Hakimler, seçilen adaylara törenle mazbatalarını verir, kamuoyu da bunu takip ederdi. Bu yıl farklı bir yöntem izlendi. Mazbatalar, hakim huzurunda küçük bir odada verildi. Başkanlar çıkışta, yağmurun altında gazetecilere açıklama yapmak zorunda kaldı…
Ve Büyükerşen’in ilk talimatı oldukça anlamlıydı:
-Mazbatamı aldım. İlk talimatım Adalet Sarayı önünde aşınmalar bulunan Atatürk heykelinin tadilatının yapılması olacak!