Zaman zaman dostların işyerlerini ziyaret eder onlarla sohbet yaparız. Dünde CHP’li bir arkadaşım işyerine uğradım. CHP’li demek pek doğru değil. CHP sempatizanı. CHP’ye oy veren bir dost.
Sohbet ederken tabi ki konu ister istemez siyasete kayıyor.
Konu siyaset olunca da tartışma koyulaşıyor. Eğer bu sohbeti duyanlar oluyorsa ister istemez onlarda sohbete ortak oluveriyorlar.
Önce CHP’yi konuştuk. CHP’nin başta Büyükşehir olmak üzere Odunpazarı ilçesindeki gibi bir yarış olmamasına rağmen Büyükşehir ve Odunpazarı Belediye Başkan adaylarının neden açıklanmadığını anlamadığını söyledi değerli dostum.
‘Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç adaylık için müracaat etti. Ancak Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in henüz resmi müracaatı yok. Sadece CHP içerisinde sokaktaki vatandaş kesin aday olacak diye bakıyor. Odunpazarı Belediye Başkanlığı için 4 aday adayının müracaatları var. Bu sayı 1 Aralık günü kamuda çalışanların istifasının son günü olacağı için artabilir. Odunpazarı beklemede’ dedim.
BÜYÜKŞEHİR’E BAŞKA İSİM ÇIKAR MI?
CHP’den Büyükşehir için Yılmaz Hoca’nın dışında ikinci bir ismin çıkma ihtimalinin olup olmadığını, Eskişehir dışından Belediye Başkanlığı için aday adaylığına müracaat eden olursa seçilme şanslarının ne olacağını da sordu.
‘Eskişehirliler ithal adaya kolay kolay oy vermezler. Milletvekilliği seçimlerinde ister istemez vereceğim oy partimin oyu diye kendi partisine oy veriyor ama, belediye seçimlerinde eğer partisinin adayı hoşuma gitmez veya özellikle Eskişehir dışından bir isim getirilecek olunur ise o zaman hiç vermez. Ben de bu şehirde yaşayan bir seçmen olarak ithal adaya karşıyım. Şehri tanımayan bir isim aday yapılacak olursa, bu isim kim olursa olsun seçim kazanma şansı diğer partilerin altında olur’ dedim.
AKP GENÇ, HER KESİMDEN OY
ALABİLECEK ADAY ÇIKARMALI
Konu dönüp dolaşıp AK Parti’ye geldi. AK Parti’nin Tepebaşı, Odunpazarı ve Büyükşehir Belediye Başkan adaylarının kim olacağı konusunda fikrim olup olmadığını sordu.
Cevabım şöyle oldu:
‘AK Parti’nin adayları CHP gibi belirsizliğini koruyor. Büyük ihtimalle Kasım son haftası veya Aralık’ın ilk haftası belli olabilir. AK Partinin özellikle Büyükşehir Belediye Başkanlığına çıkaracağı aday önemli. İki seçim kaybetti adaylar yüzünden. Bu defa genç, Eskişehirli, Eskişehir’i bilen, CHP, MHP, DP, ANAP, Saadet Partisi ve cemaatten de de oy alabilecek bir isim bulmalı. Böyle bir ismi aday yapabilirse seçim kazanma şansı yüksek olabilir’.
TANBOVA’DAN BELEDİYELERE ELEŞTİRİ
Demokratik Sol Parti Genel Başkan Yardımcısı hemşerimiz genç siyasetçi Dilara Tambova, geçtiğimiz gün düzenlediği basın toplantısında belediyeleri adeta bombalamış.
Dilara Tanbova’yı çok yakın tanımam. Ama dedesi ve ailesi içerisinde yıllarca siyaset yapanlar var. Herhalde siyaset dersini onlardan almış!
Zaman zaman yapmış olduğu basın açıklamalarında dikkat çeken şehir sorunları ile önemli ülke sorunlarını da gündeme getiriyor.
Önceki günkü basın toplantısında Dilara Tanbova, hem CHP’yi hem de CHP’li Belediye Başkanlarını eleştirmiş.
Bakın DSP Genel Başkan Yardımcısı ve eski Eskişehir İl Başkanı Dilara Tambova ne demiş:
“Gezi olayları sırasında, hazırda buldukları kitlelerin yanında, siyasi rol kapma çabası içine girip, 'AVM'lere hayır' sloganı atan CHP, kendi belediyelerinin yaptığı kentleşme yanlışlıklarını hiç mi görmemektedir? Eskişehir'in orta yerinde duran AVM'leri, kentimizin akciğerleri olarak kabul edilen fabrikalar bölgesinin nasıl imar planlarına kurban edildiğini acaba kimse Sayın Kılıçdaroğlu'na anlatmamış mıdır? Bizler DSP olarak yanlış nereden ve kimden gelirse gelsin karşısında durmaya devam edeceğiz. CHP gibi görünüp AKP gibi davranacaksanız, bunun adı halkçılık değil tek kelimeyle vatandaşımıza haksızlıktır. Demokratik Sol Parti'nin ülkemize hizmet aşkı hiç bitmeyecek. Bu sebeple partimiz yerel seçim yarışında varlığını sürdürecektir".
Yorumu size bırakıyorum değerli okurlarım.
Tabi bu arada söz hakkı doğduysa veya kim alındı ise savunma hakkı da saklıdır. İstedikleri zaman bu köşede bu haklarını kullanabilirler.
‘CHP’Yİ ELEŞTİRMEYİN’
Dün bu yazıyı yazarken bir dostum telefon etti. Kendisi DSP’nin kuruluşundan beri o partinin içerisinde. Aşağıda yazacağım sözleri DSP Genel Başkanının sarf ettiğini söyledi. Gerçekten bu sözleri söyleyip söylemediğini kulaklarımla duymadım. Ancak DSP’li dostum anlattıktan sonra, birde facebook’a girip ismini söylediği kişinin yorumlarına da bakmamı istedi. O yorumları da okuduktan sonra kafamda soru işareti oluştu.
Şimdi gelelim DSP Genel Başkan Yardımcısı Dilara Tambova’nın parti de basın toplantısından sonra partililere söylediği iddia edilen sözlere:
‘Arkadaşlar seçim öncesi CHP hakkında farklı yorumlar yapmayalım. Eleştirmeyelim. İleride CHP ile seçim ittifakı yapabiliriz.’
Dilara Hanım gerçekten bu sözleri söyledi mi? Yukarıda da yazdım. Kulaklarımla duymadın. Ancak söyledi ise, basın mensuplarına farklı, partililere farklı sözler söylemiş olmuyor mu?
Dilara Hanım bir taraftan CHP’li Belediyelerin icraatlarını eleştiriyor, diğer taraftan da CHP ile seçim ittifakı yapabileceklerinin işaretini vererek, eleştirmemelerini istiyor.
Buna ne derler bilirsiniz.
‘Bu ne perhiz bu ne turşu.’