İstiyoruz ama hazır mıyız?

3’üncü üniversite konusu ne zaman gündeme gelse aynı şeyi söylerim. İstemekle, hazır olmak arasındaki fark hayal kırıklığı yaratmasın diye.

Kapasitesi nasıl olur henüz bilmediğim için afakî konuşacağım ama Eskişehir’e yeni bir üniversite kazandırmadan önce altyapısının mutlaka hazır olması gerektiğine inanıyorum.

Yeni bir üniversite ilk bakışta mükemmel bir kazanım. Hem şehrin eğitim çıtasını yükseltecek, hem de ekonomik anlamda bir geri dönüşüm kazandıracağı için kimsenin hayır diyemeyeceği bir olgu. Ancak bazı şeyleri bilerek ve fizibilitesini yaparak ilerlemeli.

Nereye yapılmalı?

Üniversite demek hareket demek, trafik demek, yaşayan ve yaşamı her dakika hissettiren alanlar demek. Dolayısıyla yeni yapılacak üniversite için en önemli husus nereye yapılacağı konusu.

Şehrin iki ucunda da zaten hali hazırdaki üniversitelerimiz yerleşkeleri mevcut, o yüzden etrafına katacağı değerle birlikte üniversite hizmet binalarının biraz daha merkez dışında uydu kentler misali trafiği sıkıştırmayan ama kolay ulaşabilir bakir bir noktada olması gerekiyor.

Yurt ve konut

Farz edelim bu yeni üniversite 10 bin kişilik bir kapasiteye sahip olacak. Bu kadar öğrenci için kalacak yer var mı? Konut derseniz zaten şehir merkezinde ne arsa kaldı ne de boş daire, yurt derseniz bu kadar kişinin yurtta kalmak isteyeceğini ya da o kadar kapasitesi olan yurt inşa edileceğini pek düşünmüyorum. O zaman ilk husus yani yapılacağı yer bir kez daha ön plana çıkıyor. Üniversite inşaatıyla birlikte yakın bir noktaya yurt ve konut ihtiyacını azaltacak donatılar kazandırılmalı.

Sosyal Yaşam

Eskişehir’de sosyal yaşama hizmet eden donatılar pek çok yerde olduğu gibi genç nüfusa endeksli yani mevcut öğrenci sayısının artması demek sosyal yaşamın biraz daha hızlanması ve yeni mekânlara ihtiyaç duyulması demek. Var olan eğlence kompleksleri bazen yetersizliği ve sıkıntıları ile dile gelirken bir de yeni eklenen nüfusa hizmet etmesini beklemek ortaya sıkıntılı bir durum çıkaracaktır.

Baştan bilmek lazım

Öte yandan yeni lokantalar, giyim mağazaları, kafeteryalar demek. Taksiye, dolmuşa, otobüse, tramvaya daha çok insan binecek demek. Otogar ve tren garında ulaşım daha da zorlaşacak demek. Bankamatikler de sıra daha da uzayacak, kaldırımlar daha da darlaşacak, kiralar daha da artacak demek.

Yani bir yandan esnaf ve vatandaş daha çok kazanacak diğer yandan daha çok ödün vermek zorunda kalacak demek.

Aslında yıllardır yaptığımız şeyin biraz daha ivme kazanması demek yeni bir üniversite.

Yeter ki ilk konuşulacakları en sona bırakmayalım.

Tüm bunları bilerek sen bu durumdan memnun olur musun? Diye sorarsanız evet ben memnun olurum, daha doğrusu yeni bir üniversite fikri beni rahatsız etmez ama benim ne düşündüğüm değil

Sizin ne düşündüğünüz, ne kadar isteyip, istemediğimiz önemli olmalı, size de sorulmalı

3’üncü üniversiteyi istiyor musunuz? Diye.

Çünkü bu şehir hepimizin ve hep öyle kalacak…