Sofranızdaki gizli tehlikeye dikkat!
ÇED toplantısı sonrası İsmail Kumru'dan net mesaj!
Öğretmenler Günü için Eskişehir'e gelip geçmişi ya…
Neden karşımızdaki biri esneyince biz de esneriz? …
Boğaz ağrısından kurtulmanın yolları!
Bolu adeta kış masalına döndü...
Motosiklet kazası: 1 yaralı!
Feci kaza: Kamyonet takla attı, 3 yaralı!
Kar yağışı zincirleme kaza getirdi!
4 şüpheliden uyuşturucu madde ele geçirildi
Eskişehir Tepebaşı Belediyesi o soruna çözüm arayı…
Eskişehirspor - 2 Eylülspor maç özeti
Eskişehir'de o balıklar adeta yok satıyor!
Kazım Kurt'tan sosyal belediyecilik vurgusu
Kaya tuzunun içinden 100 kilo uyuşturucu ele geçir…
O görüntü Eskişehir'in merkezine yakışmıyor!
İranlı kadın
İranlı kadın
7 Haziran 2013
09:27
A
a
Görüşler
İranlı kadın
Bir genç kızın elindeki pankartta yazıyordu:
"Tayyip, bunun gibi üç çocuk daha ister misin?"
Bu sözler "Sattareh Farman Farmaian"ı anımsattı bize...
İran'ın köklü ailelerinden gelen "Farmaian", yaşamını ülkesine yenilik olarak getirdiği bir projeye adıyor...
"Sosyal Çalışma Okulu..."
Halka eğitim ve sosyal sağlık hizmetleri götüren okulun çalışmaları arasında, kadınlara "doğum kontrol yöntemlerini" öğretmek de var...
Devrim, Farmaian'ın yaşamına anlam veren her şeyle birlikte okulun da sonunu getiriyor...
"Elit" belledikleri herkese diş bileyen Farmaian'ın öğrencileri, kadını kendi elleriyle devrim muhafızlarına teslim ediyor...
Devrim mahkemesine çıkarılıyor...
Önüne sürülen abuk-sabuk ithamlar arasında Farmaian, en çok "doğum kontrolü çalışmalarıyla" suçlanıyor...
Devrim mahkemesi, kadını "En az 5 bin bebeğin ölümüne yol açtığı" gerekçesiyle yargılıyor ve soruyor:
"İran'a bu icraatları nasıl sokarsın? Sen bu doğum kontrol kliniklerini başlatmamış olsaydın, bugün Humeyni devrimine destek verecek çok daha fazla sayıda askerimiz olacaktı..."
Şaka değil…
Devrimden bir yıl sonra patlak veren "İran-Irak" savaşına "1 milyon askeri" gözü kapalı feda eden anlayış, doğum kontrolünü cinayetten sayıyor...
"Yandım Allah" diye ilk fırsatta tası tarağı toplayıp yurtdışına kapağı atan aydınlardan biri olan "Farmaian", devrim liderlerinden birinin araya girmesiyle infazdan kurtuluyor...
………..
Ne diyordu Erdoğan?
"En az üç çocuk yapın..."
Genç kızımız da "Gezi Parkı" protestosunda yanıt veriyor:
"Tayyip, bunun gibi üç çocuk daha İster misin?"
Anlamı açık:
“Yaşamıma, özelime karışma!..”
Gerilim
Bu gençler niçin ayakta?
“Çünkü geleceklerini göremiyorlar.”
Gençler her türlü baskıya rağmen dayanabileceğini ve muhalefet yapılabileceğini gösterdi…
Utku Çakırözer
Günün İncisi
Eğitinin kökleri acı, fakat meyvesi tatlıdır.
Aristo
Günün Balı
"Nazım Hikmet"in 50. ölün yıldönümü...
Bu ülke ona en güzel biçimde seslendi:
"Bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine..."
Işıl Özgentürk
Cuk
Heykeli yasaklayan adamın, heykeli yapıldı,
Kamil Masaracı
Günün Sözü
Bazen, insan kazanmayı reddetmelidir, özellikle doğaya karşı!..
Murat İldan
Kolsuz Yaşar’dan
Seydisuya Kırka’dan itibaren "Boraks" karışıyormuş...
"Seydisuyu"nun adı da..
"BOR-SUK" olsun artık!..
Kıssa-dan
"Küçük dağları ben yarattım" sarhoşları, büyük dağa taslayınca ayılırlar...
Anonim Bilge
Kereste uzmanı askerden
Birliğin denetlenmesi bitmiş sıra erlerin genel kültürlerini sınamaya gelmişti...
Mesafe sayımı, ölçü birimi bilgileri yoklanıyordu. Denetleme komutanı bir askere sordu:
"Tahmin et bakalım benim boyum yaklaşık ne ölçüde?"
Asker, "Tamı tamına 182 santimdir komutanım" dedi..
Komutan bu kadar doğru yanıt yerince, yanında bulunan subayların boylarını da sordu…
Asker hepsinin boyunu santimetresine kadar bildi.
Durumu izleyen general en sonunda dayanamadı ve "Benim boyum ne kadar?” diye sordu…
"Sizin boyunuz da 184 santim" dedi asker....
General çok şaşırdı:
"Sen hiç yanılmadın, nasıl böyle tahmin edebiliyorsun?"
"Komutanım, ben bir kereste uzmanıyım" dedi asker:
"Kereste fabrikasında kesilen bütün keresteleri uzunluğuna göre ben istif ederdim. Bunun İçin kereste uzunluğunu bilmekte üstüme kimse yoktur!.."
Yabancıya yer yok!
Okula yeni başlayan çocuk komşu kızına sormuş:
"Büyüyünce benimle evlenir misin?"
"Mümkün değil" demiş kız:
"Bizim ailede hep tanıdıklar evlenir. Baksana annenle babam, büyükannemle büyükbabam, teyzemle de eniştem. Sen çok yabancısın!.."
Günün Olayı
Son on günde yalnızca "bazı olaylar" olmadı. Geleceğimizin tarihini de belirleyecek bir "kısa tarih" yazıldı. Umarım ha tarih, ilgili bütün taraflarca "doğru" okunur...
Ahmet Cemal
Günün Biberi
Kimi zaman bir olay kentin de, doğanın da, toplumun da sembolü olur. O zaman tarihin saatine bakacaksınız.
"Tarihin saati kimi zaman durur ama asla geriye işlemez..."
Erdal Atabek
ANT 2. İşletme müdürüne
Adı "Hamdi Karaman..."
Kısa adı "ANT" olan Askeri Nato Tesisleri’nde 27 yıl çalışmış ve emekli olmuş...
Bir süre önce Çukurhisar’a yolu düşmüş ve arkadaşlarını görmek için eski çalışma yerine gitmiş...
Almamışlar Hamdi Beyi...
"Müdüre Hanım'ın emri" demişler...
Yıkılmış Hamdi Bey...
Bilemiyoruz, İşletme Müdürü "Nursel Özel" nasıl yanıt verir?
Bir soru daha...
İşletme müdürlerinin makam aracı kullanmalarını ANT Başkanlığı yasaklamış...
"26 NT 912 plakalı siyah makam aracı hala kullanılıyor mu?”
Günün Şiiri
Biz ikimiz
Aldık sırtımıza bütün yokuşları
Dümdüz oldu bütün yollar
Sonra yürümekten caydık
Memesiz bulutlar emzirdi bizi
Kolsuz kasırgalar tuttu elimizden
Biz bu yüzden
Bütün yokları var saydık
Ben çağların başlangıcında ölmüştüm
Sen çağların bittiği yerde dirildin
Sözde kucak kucağaydık
M. Turan Tarar (Türk Dili- 1973)
Kötü hırsızlar
Her şeyi aldığını zanneden kötü hırsızlar gibisiniz.
Dağlarımızı, nehirlerimizi kirlettiniz, betonla kapladınız şehirlerimizi.
Daha yeni yeşillenmiş evlatlarınızı kırıyorsunuz, acımasız darmadağın ettiniz evimizi. Ama kafanız basmamış en değerlileri bırakmışsınız.
"Nazım Hikmet, Orhan Kemal, Yaşar Kemal" ve niceleri...
Bir de gider ayak en büyüğümüzü en büyük hazinenizi görememişsiniz.
Yani en büyük "Kemal'imizi…
Unutmuşsunuz, duvarda gülerek bakıyor cümlenize.
“Anlayacağınız, bizdenhiçbir şey çalamadınız...»
AKadri Ergin
Gerçek medya Anadolu'dadır
Her zaman üzerine basa basa vurgulamak isteriz:
"Gerçek medya Anadolu'dadır…”
Tıpkı, "Kurtuluş Savaşı"nda olduğu gibi...
İşte bunun açık ve son örneğini "Gezi Parkı" olayları ile gördük...
Bu eylemleri, bu direnişi başlatan gençleri yürekten kutlamak istiyoruz...
Öyle gerçekleri de su yüzüne çıkardılar ki, bir medya CEO'su kendi çalışanlarından bile özür dilemek zorunda kaldı...
"Halk TV ve Ulusal" kanalı izleyemeyenler BBC, CNN hatta El Cezire televizyonuna yöneldiler...
Lisan bilmeye gerek yoktu…
Görüntüler yetiyordu…
Salı gecesi biz de katıldık bu rüzgara…
CNN, saat 23.00'de tam 20 dakika Türkiye'yi salladı... Yürüyüş, protesto gösterilerinin dışında yorumlar da yaptılar...
Aynı saatte bizim televizyonlarımızda yarışma programları sürüyordu…
CNN Türk'te ise, "gaz alıcı" bir oturum vardı...
Fazla söze gerek yok...
"Halk gereğini yaptı, yapıyor..."
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...
YAZARLAR
-
Et ithalatından utanmalıyız
Kerem Akyıl
-
Erken seçimi CHP mi istiyor vatandaş mı?
Ali Baş
-
Anadolu Üniversitesi’nde dananın kuyruğu kopuyor!
Tarkan Demir
-
Çocuklarımızı koruyalım!
Seval Erci
-
İlk yarıda fişi çekmek gerekiyor
Ahmet D. Canoruç
-
Hedef göstermek bu kadar kolay olmamalı!
Kaan Özcan
-
At hırsızı
Rifat V. Halas
-
Buluşur, yer - içer ve dağılırlar
Funda Morgül
-
2023 giderken bir iki konuda hal ve gidişimiz…
Prof. Dr. Turan Akman Erkılıç
-
Kazım Kurt’un koltuğu
Arif Anbar
-
Ya Cumhuriyet olmasaydı...
Hilal Köver
-
Sürdürülebilir kulüp kültürü
Konuk Kalem
-
2023 yılında bizi neler bekliyor?
Tülin Karagöz
-
Düşükler neden tekrarlar?
Op. Dr. Alper Turgut
-
Eskişehir ve Alkol Ruhsatları
Soner Yüksel
Et ithalatından utanmalıyız
Erken seçimi CHP mi istiyor vatandaş mı?
Anadolu Üniversitesi’nde dananın kuyruğu kopuyor!
Çocuklarımızı koruyalım!
İlk yarıda fişi çekmek gerekiyor
Hedef göstermek bu kadar kolay olmamalı!
At hırsızı
Buluşur, yer - içer ve dağılırlar
2023 giderken bir iki konuda hal ve gidişimiz…
Kazım Kurt’un koltuğu
Ya Cumhuriyet olmasaydı...
2023 yılında bizi neler bekliyor?
Düşükler neden tekrarlar?
Eskişehir ve Alkol Ruhsatları
