Eskişehirspor’un, Sivasspor deplasmanında oynamış olduğu kötü futbolunu ve mağlubiyetini iş kazası olarak görmek ciddi bir hata olur.
Üst üste almış olduğu seri galibiyetlerle bir ivme kazanan Eskişehirspor un, bu karşılaşmalarda parçalıda olsa zaman zaman göze hoş gelen futbolu, ne yazık ki Sivas’ın, yazı ve kışı bizlere aynı anda yaşatan stadyumunda çimlere gömülmüş oldu.
Peki, ne oldu da bu takım bir haftada bu kadar çaresiz, ne yaptığını bilmeyen, ne takım oyunu, ne de bireysel oyunundan yoksun bir hal alabilir. Bence Teknik Direktör Alpay Özalan bu konu üzerinde hassa bir şekilde durmalıdır. Neticesinde her takım kötü oynayabilir. Ama takım kötü oynarken bireysel anlamda birçok yetenekli futbolcuya sahip bir takımın,sorumluluklarının saha içinde farkındalık yaratması gerekmektedir.
Futbolda, bireysel ve takım anlamında performansı etkileyen 2 önemli faktör vardır. Birincisi saha içi, ikincisi ise saha dışı faktörlerdir. Özellikle saha dışı faktörlerde, en önemli etken ekonomidir. Ancak şunu çok iyi biliyoruz ki! Eskişehirspor un bütün futbolcuları sözleşmelerine imza attıklarında, bu durumu kabullenerek tercihlerini yaptıklarını düşünüyorum.
Ha şunu da belirtmek isterim, Eskişehirspor u hepimiz çok seviyoruz. Alınan her türlü başarıda hem futbolculara hem de yönetime methiyeler diziyoruz. Başarısız olduklarında ise her türlü eleştiriyi yapıyoruz. Peki, mevcut yönetim kuruluna ne kadar yardımcı oluyoruz, ne kadar destek oluyoruz bunu hiç düşündük mü? En büyük desteği, cebindeki harçlığını veren, yağmurda, çamurda, iyi günde kötü günde, hiçbir karşılık beklemeksizin bu takımın peşinde koşan taraftar veriyor.
Tek temennimiz, vip, ve Protokol değerlerimizin devreye girip, mevcut yönetimin yükünü paylaşmalarıdır.
Saha içi faktörlerde ise, önemli olan Futbolcunun, antrenman ve maç esnasında, bireysel ve takım oyununda istenilenin verilebilmesidir. Neticesinde Sivasspor mağlubiyetinin nedeninin saha içi performansla alakalı bir durum teşkil ettiği kanısındayım. Her ne kadarda stadyumun fiziki koşulları futbol oynamaya elverişli olmasada, unutmayalım ki her iki takımda eşit şartlarda mücadele etti.
Ancak puanı en çok isteyen ve puan için futbolun gerektirdiği her türlü mücadeleyi veren takım kazanmış oldu.
Bolusporun ve Göztepe’nin kaybettiği haftada, alınacak galibiyetin önemi ve getirecek havanın bu denli heba edilmesi Eskişehirspor adına hiç de iyi olmadı.
Evet, en büyük gerçek çok kötü bir futbol, akabinde mağlubiyet. Hiç bir mazeretin kabul görmeyeceği bu mağlubiyetten, mutlaka dersler çıkartılmalıdır.
Mersin İdmanyurdu karşılaşmasına da, Eskişehirspor’umuza başarılar dilerim.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...