Görüşler
Hem de Edebali’den
Daha ilkokuldayız...
Bilecik Edebali İlkokulu’nda...
Nereden bilebilirdik ki..
Terörist yetiştirdiğini!..
…….
Her yıl panayırı vardı Bilecik'in...
"Cambaz"da gelirdi...
Bir gün arkadaşlarla gittik...
"Boncuk", elindeki bir huni ile dolaşıyordu ortalıkta...
Ona baktı, buna baktı, gözünü bize kes¬tirdi...
Hemen yanımıza geldi ve huniyi pantolonumuzun önüne dayadı...
“Ucundan su akmaya başlamaz mı!”
Çadırdakiler ve arkadaşlar yerlere yatıyor gülmekten... Yüzümüz kızarmıştı herhalde!
"Boncuk" kulağımıza eğildi, "Üzülme evlat" dedi:
"Kısmetin buymuş, kaderin de!.."
…….
Teröristlerin imam hatip okullarının dışındaki okullardan yetiştiği söylendiğinde..
İçimiz "Cızz" etmişti!..
Ama bir gün sonra Cumhuriyet’te "Işık Kansu" araştırmasını ortaya koydu...
"Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy, Çetin Emeç, Turan Dursun" cinayetlerinde ki imam hatip okulu mezunlarının, mahkeme dosyalarındaki isimlerini çıkarıp sıraladı...
Biz yine de üstat "Bekir Coşkun"un vurguladığı gibi, “Teröristler imam hatip okullarından yetişiyor" diyemeyiz...
Günahtır…
…….
Ne "paranın ölçüsü" ne de "dünya görüntüsü?"
Hiç sevmediğimiz iki dersti..
"Matematik ve Resim..."
Karnede "zayıf" gelince, rahmetli dedemiz teselli ederdi:
"Üzülme oğlum, kısmetin buymuş!.."
Ne günlere geldik...
Bakan diyor ki şehit ailesine:
"Kısmeti buymuş, şehit de olunur, gazi de!"
Adam haklı…
"Kader bu!.."
Hala düşünüp şükrederiz...
Nasıl "terörist" olamadan çıkmışık o okuldan!..
Hem de “Edebali”den!..
Cemil Çiçek’in analizi
Meclis Başkanı "Cemil Çiçek" terörün "derin" bir analizini yapıyor, terör örgütlerinin eylem yapmadığı zaman dağıldığını ifade ederek şöyle diyor:
"Örgütün 3'te 1'i kadındır. Bunları eylem içinde tutmazsanız olmaz. Onları sahaya sürmesi lazım. Devamlı hareket halinde olması lazım, olmazsa başka ilişkiler örgütü çökertir."
Bu değerlendirmenin açılımını da "Melih Aşık" yapıyor:
- Yani.. Örgüt eylem yapmazsa aşk meşk ilişkileri başlar, bu da örgütün dağılmasına yol açar diyor Çiçek...
Bu analizi yapan beyinlerle terörün çözü¬leceğini bekleyenler çok bekler...
Günün Olayı
ABD, Türkiye'ye 24 saat istihbarat verme karşılığında Afganistan'da Taliban'la bizim savaşmamızı istemiş.
"İçerde şehit vermek istemiyorsanız, dışarıda vereceksiniz" diyor...
Haldun Ertem
Günün Biberi
Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan'a 16 celse duruşmalardan men cezası verilmiş.
Verilir tabii. Her duruşmada, "Bizim suçu¬muz ne, söyleyin de bilelim" diye mahkemeyi sıkıştırıyorlardı!
Fahrettin Fidan
Ressamın seçme modelleri
Ressam bütün dikkatini yaptığı resme yoğun¬laştırmaya çalışmış, Başaramayınca fırçasını bir kenara fırlatıp resmini yaptığı model kıza sarılmış ve öpmüş...
Kız, iterek kurtarmış kendisini ve "Çalış¬tığınız bütün modellere de aynı şeyi mi yaparsınız?" diye sormuş kızarak...
"Hayır, yemin ederim ki ilk defa böyle bir şey oldu" diye yanıtlamış ressam...
"Gerçekten mi?" demiş kız:
"Daha önce bu stüdyoya kaç model girdi?"
Ressam başını eğerek "4" demiş:
"1 sürahi, 2 elma ve bir vazo..."
Maç kuyruğunda
Temel, ruh doktoruna dert anlatıyordu:
"Rüyamda karşıma dört kız çıkıyor doktor bey.
Bana el edip, göz kırpıyorlar.. Tam yanlarına gidecekken uyanıyorum..."
Doktor, "Uyanmanın zamanı mı?" diye sorunca da "Malesef evet" diyor Temel:
"Maç kuyruğundaki yerimi kaybederim!"
Cumartesi Öyküsü
Ömer Duru'dan "Kasabanın kekliği..."
Kendisine buradan da "geçmiş olsun" dileklerimizi iletirken, ilk kez "Ömer Duru"dan yıllar önce dinlediğimiz "Kasabanın kekliği"ni anlatalım:
-Kasabanın hayvan pazarı...
Oldukça kalabalık. Kimi koyun, kimi kuş, kimi deve satıyor.
Birinin sesi daha çok çıkıyor:
"Bu keklik başka keklik..."
Kafesin içinde güzel bir keklik...
Satıcı hakkında övgüler yağdırmaya çalışırken biri fiyatını soruyor:
"500 lira..."
Çevredekiler şaşırıyor:
"Nesi var ki bu kadar para eder?"
Satıcı özelliğini anlatıyor:
"Bildiğiniz kekliklerden değil bu. Tam bir av kekliğidir. Kafesi herhangi bir yere koyun, hemen diliyle keklikleri başına toplar. Sizde istediği¬nizi rahatça vurabilirsiniz..."
Bu sözleri duyan biri atılıyor:
"Al şu parayı da ver..."
Kekliği aldıktan sonra da, hemen kafasını koparıp meydana fırlatıyor...
Olayı gören donup kalıyor ve biri soruyor:
"Bu kadar parayı bunun için mi verdin?"
"Hayır" diyor adam:
"Hemcinsini ele verene bu ceza az bile!.."
Günün Şiiri
İkindi zamanı
Şu içtiğim cigarada ne var
Ne var ki, böyle nefes nefes
Taaa.. canevime dolar
Sonra aşk meşk sen ve hatıralar
Sonra gece-gündüz boyuna efkar
Halbuki sımsıcaktır bu ten can ile
Ve bu harikulade sabahlar
Güneşler içinde başım
İçim yalap yalap sevdan ile...
Gün ikindiye varıp da
Bir açtı mı Hüsnü Yusuf'lar
Duramam gayri yerimde
Duyarım seni kafamda yüreğimde
Yalnızlığım az daha artar
Büyük cihan ile ve ölüm kadar...
Hasan Şimşek (Varlık-1953)
Kolsuz Yaşar'dan
Alma, okuma, görme, izleme...”
Ne oluyor abi?
"Kırmızı ışıklarla doldu yaşamımız!..”
Kıssa-dan
Yandaşların tüm yanıltmalarına karşın işsizlik rekora doğru koşuyormuş...
Şu hale bakın!
"İşi gücü bıraktık, rekora koşuyoruz!"
Cuk
Dizilerde tanıdık isimler varmış...
Her yer karanlık artık...
"Herkes bir yerlerde oynuyor!.."
Gerilim
Osmangazi'nin açılışında Milli Eğitim Bakanı Dinçer'in de katıldığı ilk dersi İlahiyat Fakültesi Dekanı vermiş. Doğru bir karar…
"İnkılap Tarihi artık yok ki!.."
Kulluğa özendirmek
"Cumhuriyet, kulluğa son veren bir halk yönetimidir..."
Aynı zamanda, "irade tek kişinin iki dudağı arasında değildir.”
Ne var ki, bazı "Arabi kafalılar" dinimizi kalkan ederek, bireylerimizi demokrasinin nimetlerinden yararlanıp halkımızı "kulluğa" doğru itmeye çalışıyorlar.
Yukarıdaki satırlar "İsmail Sadık"a aitti...
Muhafazakardı İsmail abi.. Ama tutucu ve istismarcı değildi... Ne gördüyse onu yazar, içindeki duygusunu tonluma da, objektif olarak yansıtmaya çalışırdı... Kendisini rahmetle anıyoruz...
Günün Balı
"Milli Eğitim Bakanı Dinçer, “Öğretmen açığı çözülecek" demiş.
Biliyoruz..
Eski futbola döndük ya..
“4-2-4’le!..”