Niğde'deki Aladağlar Milli Parkı'nda yürüyen bir vatandaşımız, insanlar tarafından öldürülen bir vaşağın cesediyle karşılaşmış. Zavallı hayvanın ayakları koli bandıyla sıkı sıkı bağlanmış. Daha sonra korkan, çırpınıp kaçamayan bu zavallı hayvanı acımasızca öldürmüşler. Sopalarla vura vura hem de... Muhtemelen hain kahkahalar da atmışlardır.
Vaşaklar yırtıcı hayvanlar. Ancak insanoğulları kadar gaddar mahluklar değiller. Büyük ihtimalle uyuşturduğu hayvan kendisine zarar veremeyecek olduğu için böyle bir işkenceyi yapan kişilere avcı filan denmez. Olsa olsa canavar denir...
Böyle haberleri – maalesef – duyuyoruz. İnsanlığımızdan utanıyoruz.
Ancak bizi insanlığa olan inancımıza bağlayanlar da var elbette. Mesela Büyükşehir Belediyesi Hayvanat Bahçesi gibi...
Kurulduğu günden beri yüz binlerce misafir ağırlayan ve aslında Eskişehir'e turist gelmesini sağlayan Hayvanat Bahçesi'nin, vahşi doğaya yaptığı yardımların haddi hesabı yok. Kimi zaman kanadı kırık bir kartal, bazen zehirlenmiş bir tilki veya tellere takılmış şaşkın bir geyik yavrusu Eskişehir Hayvanat Bahçesi'nin şefkatli sînesinde tedavi görüyor.
Son olarak Ankara'da yaralı olarak tespit edilen bir yavru vaşağa da Büyükşehir Belediyesi sahip çıkmış. Uzmanlar annesini kaybeden bu gariban hayvancağızın vahşi tabiatta hiç şansı olmadığını belirtiyor. Muhtemelen Niğde'de olduğu gibi insafsız avcıların hedefi olan anne vaşak ölmüş, yavrusu ise mucize kabilinden yaralı olarak kurtulmuş.
İşte size iki farklı şehir ve iki farklı hikaye... Her ikisinde de cehennem zebanilerinin elinden zulüm gören iki vaşak. Bir farkla ki Eskişehir'deki hikayenin sonunda Büyükşehir Belediyesi'nin kanatsız melekleri, zebanilerin elinden hayvanın imdadına yetişmiş...
İyi ki Büyükşehir Hayvanat Bahçesi'nin hem bilgili hem de vicdanlı yöneticilerine sahibiz. Sayelerinde insanlığımızı yeniden hatırladık.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, illere göre koronavirüs rakamlarını açıkladı. Buna göre Eskişehir'deki rakamın yüz binde 524,85 olduğunu öğrendik. Söz konusu rakam bir hafta önce 358,90 idi. Çok açık bir şekilde görülüyor ki salgın korkunç bir süratle yayılıyor. Rakamlar ilk açıklandığında Şubat ayının 14'ünü gösteriyordu. Ve vaka sayısı yüz binde 30,99 idi. Son iki ayda geldiğimiz noktaya bakın... Artık vaka sayılarını yüzde 0,52 olarak tanımlayacak durumdayız. Bu arada "Bizi Kıskanan" Avrupa ülkeleri birbiri ardından normalleşmeye giriyor. Bizdeki vaka sayıları 60 bin seviyesine çıkarken, Avrupa ülkelerinde bu rakamlar binlerle ifade ediliyor. Üstelik "Efendimizin hükûmetine hasetle bakan" Avrupa'da kötü rakamların giderek azaldığını görüyoruz. Bizde ise tam tersi, rakamlar giderek artıyor. Var bu işte bir terslik. Muhtemelen muhalefetin suçudur. Asrın hükûmetimiz hata yapacak değil ya...
Büyükşehir Belediye Meclisi'nde CHP'nin lehine ve AK Parti'nin aleyhine olan bir üye dağılımı var. Şu anda Meclis'in gayet güzel çalıştığını söyleyebilirim. Elbette CHP'liler AK Parti'ye, AK Partililer de CHP'ye laf sokuşturacak. Bu durum siyasetin doğasında var. İşin tuzu – biberi bana kalırsa böyle küçük atışmalar. Ancak genel olarak uyum içerisinde çalıştıklarını söyleyebilirim. CHP'li üyeler sorumluluklarının bilincinde çalışıyor, AK Partili üyeler de yerinde eleştirilerle Belediye yönetiminin daha bir hassasiyetle çalışmasına neden oluyor.
Büyükşehir Belediye Meclisi Opera Binası'nda toplandı ve encümen ile komisyon üyelerini seçim yoluyla belirledi. Meclis birinci başkan vekilliğine Aydın Ünlüce, ikinci başkan vekilliğine Mustafa Önder seçildi. Ayrıca Meclis divan katipliğine Nuray Akçasoy ve Figen Kahya seçildi. Belediye Ecümen üyeliklerinde ise İbrahim Arslan, Nuray Akçasoy, Muharrem Kiremitçi, Osman Gürnaz ve İhsan Ceran isimlerini göreceğiz.
Tabii bu arada komisyon seçimleri de gerçekleştirildi. Bunların içinden Plan ve Bütçe Komisyonu ile İmar komisyonları kamuoyunun biraz daha çok dikkatini çekiyor. Ancak bütün bu komisyonların çok önemli olduğunu unutmayalım.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...