Hayır, okumuyoruz!

Görüşler

Yolda yürüyoruz, bir telefon:

 "Önder bey siz misiniz?"

-Evet...

"İkide bir yazıyorsunuz ya, şu Norveç Ördekleri öyküsünün yazarı kim?"

-John Steinback...

"Haaa! teşekkürler..."

Kesinlikle bir okuyucumuzdu ve gelen seslerden yalnız olmadığını da anlamıştık...

"Sınıyordu..."

…….

Yeri geldiği için yineleyelim...

Yıllardır 4'ü yerel toplam 9 gazete alırız her gün...

Pazardı ve üzerimizde eşofmanlar vardı...

Vişnelik’teki marketten gazeteleri alırken, ekmek alan bir vatandaş yan gözle izliyordu…”

Dışarı çıktık hemen arkamızdan gelip sordu:

"Bu gazetelerin hepsini okuyor musun?"

"Yoooo!" dedik:

"Apartmanda kapıcıyım, dağıtıyorum!"

"Haaaa!" diyerek onaylamıştı...

…….

Geçenlerde genç arkadaşlarımızdan “Arif Anbar” ilginç bir söyleşi yapmış... “Halkın Gündemi” köşesinde 7 vatandaşa sormuş ve özetlemiş:

"Eskişehirli kitap okuyor..."

Güzel yazılarıyla da dikkatimizi çeker Arif...

Ama bu söyleşinin çıkardığı sonuca acaba kendisi de yeterince inanıyor muydu?

Belki şimdi düzelmiştir…

Anadolu Üniversitesi’nin İletişim Fakültesi’nde verdiğimiz ilk derste sormuştuk:

"Kaç kişi gazete okuyor?"

30 kişilik üçüncü sınıfta 3 parmak kalkmıştı havaya...

Ve de düşünün..

"Bu çocuklar gazeteci olacak!"

…….

Geçtiğimiz günlerde bir aile dostumuzu yitirdik...

İki gazetede haberi çıktı, bu sütunda salt onu yazmıştık...

Üç gün geçtikten sonra en yakın çevremizden teessüfler aldık!

"Niye haberimiz olmadı?"

Üç gazeteden birini bile okumaz mısınız kardeşim?

“Eskişehir'de ne olup bitiyor, hiç mi merak et­mezsiniz? “

İnan Arif kardeşim..

"Bırak kitabı, gazete okumuyoruz, gazete!"

Annelere ders gibi bir olay

Hep yazıp çiziyoruz ya, Antalya'daki olay Eskişehir için de bir ders olsun...

Üniversite, kültür, bilim hatta "Avrupa Kenti" olmakla onurlanıyoruz ama trafik kurallarına uymakta hala çok gerideyiz...

Televizyonlarda izlediniz...

Antalya'da "Güleser Çetin" adlı kadın yanındaki 3 yaşındaki çocukla kırmızı ışıkta karşıya geçmeye çalışırken  uzun aracın altında kalıyor…

"Öldürmeyen Allah öldürmez" sözü tam burada gerçekleşiyor ve bir anlamda da "mucize" eseri kurtuluyorlar...

Acaba diyoruz, o kadın bir daha kırmızı ışıkta geçmeyi dener mi?

Aynı örneğini Eskişehir'de defalarca gördük...

Elindeki bebek arabasıyla kırmızı ışıkta karşıya geçen pek çok anneyi bu sütunlarda uyarmaya çalıştık...

Hala da görüyoruz...

Dileriz onlar da Antalya'daki bu ders gibi olayı izleyip, biraz olsun yaptıklarının ne kadar tehlikeli olduğunu anlamışlardır...

Bir diplomattan demokrasi

Emekli bir diplomat anlatıyor:

-Bankadaki hesabımla ilgili olarak banka memuresi aradı. Ülkedeki durumun para piyasaları üzerindeki etkilerinden söz ederken birden sustu ve telefonların dinlendiğine dikkat çekti.

- İlk görev yerim komünist Doğu Almanya'nın başkenti Doğu Berlin'di. Böyle bir korku ve kuşkuya o dönemde ve o kentte bile rastlamadım.

"Demek, demokrasi ve özgürlük böyle bir şeymiş!"

İnsanın içindeki güçler

İnsanoğlunun içinde uyuyan güçler vardır.

Kendisi bile şaşırır. Çünkü bu güçlere sahip olduğu aklından bile geçmez...

Bu güçleri uyandırıp eyleme geçebilirse, o kişinin hayatında büyük bir devrim olur...

Swette Marden

Günün Olayı

Her Ramazan ayında zabıtalar gıda kontrollerine başlarlar...

Ay bitince stop!

Demek onbir ay boyunca neler yediğimizi bilmiyoruz!..

Balthör

Günün Biberi

"Fethullah Gülen bilge kişidir" diyen Muhammed Çakmak CHP’nin Parti Meclisi'ne girememiş.

Eyvah!

CHP bir "hizmet er”inden yoksun kaldı demek!

Fahrettin Fidan

Günün Sorusu

Belediyelerin vatandaşa iftar yemeği verme

sebebi ne olabilir?

Yanıt:

"Yolsuzlukların günahından bir nebze olsun arınabilmek..."

Haldun Ertem

Özdeyiş

Genellemelerle düşünür ama detaylarla yaşarız.

Alfred H.Whitehead

Günün Balı

Geçen yıl işsizler ordusuna 1 milyon kişi daha katılmış.

Demek ki ordumuzun biri yıpranırken diğeri güçleniyor!

Cuk

Çekinme gelmek istersen, bu kıyıda "sevgi" tam gün nöbetçi. Habersiz gelirsen unutma sakın, parola "Aşk", sonsuz da işareti...

Dr. Emir Ünal

Kolsuz Yaşar’dan

Oldu olacak..

"Obama’ya Karaoğlan deyin bari!"

Türk erkeği

Flört aşamasında karakter ayarlarını değiştirip, "evlenir evlenmez fabrika ayarlarına geri dönen" canlıya Türk erkeği denir...

Günün Şiiri

Mendiller

Ağlaya ağlaya boğazı kavuşan

Bir gocuğun sesi kanki günler

Gün geçtikçe esmer yüzüme

Alışamadığım morluklar bırakan

Şimdi bir fısıltı olan sözler

Üstünden yürünmeyi yürünmeyi

Otların bastığı bir yoldur

Yaklaştırabilir mi acaba hayatıma

Acılar içindeki bir gülmeyi

Bir ufka dalan kuşların

Arkalarında bıraktığı sesler

Belli ki anam için bir işaret

Çalılara serdiği mendilleri

Alsa bari, elindeki naylon sepet

Abdülkadir Bulut (Sanat Olayı-1982)

 Bahşiş

Yaşlı adam kafeden çıkarken hesabı ödedikten sonra komik sayılacak 3 penny bahşiş bırakmış.

Kapıya doğru giderken tabaktaki paraları gören garson söylenmiş :

"İnsanların bıraktıkları bahşiş, onlar hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlar..."

Yaşlı adam, "Peki benimki ne anlatıyor?" diye sorunca devam etmiş garson:

"İlk penny tutumlu olduğunuzu, ikincisi bekar olduğunuzu, üçüncüsü ise babanızın hiç evlenmemiş olduğunu gösterir!.."

Parola

Asker Temel, parolayı üç kez sorduğu kişiyi üçünde de bildiği halde neden vurmuş?

Komutanı, "Üç kez parolayı sor, ondan sonra vur" dediği için...

Dinçay Tüfek

Sorguda

İki serseri yaka paça karakola getirildi.

Polis sorguya başladı ve sordu:

“Nerede oturuyorsun?”

Serseri hiç oralı olmadan yanıt verdi:

"Oturduğum yer falan yok memur bey. Yersiz yurtsuz takımındanım ben."

Aynı soruyu diğerine sordu polis, o da hemen yanıtladı:

"Komşuyuz efendim!"