Beklendiği gibi 2021 bütçesi Odunpazarı Meclisi'nde harâretli tartışmalara yol açtı. Her zaman böyle olur; hükûmet veya belediye bütçesini açıklar ve muhalefette artık hangi parti varsa, bu bütçeye verip veriştirir. İşin doğrusu muhalif kanatlar da genel olarak haklı olur. Zira hele ki Türkiye gibi bir memlekette hiç bir zaman bütçe dört dörtlük olmaz, isteseniz de olamaz. Mesela sanki bir kuralmış gibi Hükûmetin yabancı bankerlere borcu vardır. Müteahhitler de belediyenin önünde hak edişleri için bekleşmektedir...
Tabii bütün bu gerçekler bütçe üzerinde tartışmanın anlamsız olduğunu göstermiyor. Netice itibarıyla bütçe üzerinde tartışmalıyız. Belki de bütçeler üzerinden yeteri kadar tartışamadığımız için iki yakamız bir araya gelmiyor. İşte Eskişehirspor'un durumu, işte Türkiye'nin durumu...
Her neyse, konuyu dağıtmayalım ve Odunpazarı Belediyesi'nin 2021 bütçesine gelelim.
Son olarak AK Partili Murat Özcan, Odunpazarı Belediyesi'nin bütçesinin iyi ayarlanmadığını belirtti. Özcan reklam ve tanıtım giderlerine gereğinden fazla para ayrılırken, yatırım bütçelerinin düşük kaldığını savundu ve "Bahane değil, çözüm üretmelisiniz" ifadelerinde bulundu. Murat Özcan ayrıca bütçe açıklarının bir takım arsa satışlarından gelen parayla kapatılmaya çalışıldığını ileri sürdü.
Hangi müdürlüğe ne kadar bütçe ayrılacağı tartışmaya açık bir konu elbette. Odunpazarı Belediyesi kendisine göre bir tasarrufta bulunmuş. Bütçeye şöyle bir bakınca da garip bir durumla karşılaştığımı söyleyemem. Dolayısıyla Murat Özcan'ın eleştirilerine pek katılmıyorum.
Öte yandan bazı arsaları satarak borç ödemek, ancak ve ancak çok zor durumda kalındığı zaman baş vurulması gereken bir yöntem. Murat Özcan'a bu konuda kulak vermek lazım. Kendisinin endişelerini ben de paylaşıyorum. Bu konuda özellikle biz gazetecilerin uyanık olması lazım. Hele ki yeşil alanların imara açılması kabul edilemez...
"Bahane değil çözüm üretmek" meselesine gelince...
Şimdi Odunpazarı Belediyesi'nin, "Karadeniz'de gaz buldum, uçan araba yaptım, İstanbul'a ikinci boğaz yaptım" gibi hayaller üretip satma ihtimali yok. Ayrıca Kazım Kurt'un TÜİK'in başına damadının arkadaşını getirip ve enflasyonu kalem oyunlarıyla düşük gösterip ve emekliyi ve dar gelirliyi üç kuruşluk zamla avutmak gibi bir şansı da yok. Odunpazarı Belediyesi'nin gerçekleri anlatmanın dışında şansı yok. Belediyelerimiz rutin vazifelerini yerine getirsinler, biz onları madalyalarla ödüllendirelim. Göreceksiniz 2021 yılında Türkiye genelinde maaşlarını ödeyemeyen belediyelerin haberini yapıyor olacağız. Ne yatırımından bahsediyorsunuz Allah aşkına?..
Ekim, Eylül'den daha kötü geçecek. Kasım, Eylül'ü mumla aratacak. Aralık ise kâbus gibi zor olacak. Daha 2021'in 12 ayından bahsetmedim bile...
Sarıcakaya Belediye Başkanı Hüseyin Çam ve ETO Başkanı Metin Güler bir araya gelerek kentin meselelerini el aldılar. Sarıcakaya Eskişehir'in şanslı tarım bölgesi. Çok farklı iklimi ve çok kaliteli toprağıyla Allah'ın bağışladığı bir cennet köşesi. Ancak yine de tarımdan yeteri kadar gelir elde edemiyoruz. Tabii Sarıcakaya gibi şanslı olmayan bölgelerimizde durum daha da kötü. Son zamanlarda bölgedeki ipekçiliğin geliştiğini belirten Hüseyin Çam, ayrıca örtü altı turfanda ürünlerle kalkındıklarını belirtti. Sayın Çam ve hemşehrilerine kolay gelsin. Onların yüzünün gülmesi, hepimizin yüzünü güldürür. Öte yandan Sayın Metin Güler de ziyaret esnasında acı bir gerçeğe temas etti. Şehirde tarım sektörünün yüzde 7 kadar gerilediğini ifade eden Güler için, "Dost acı söyler" demek lazım. Metin Güler çiftçi değil tâcir. Ancak hizmet sektörü de, ticaret de sanayi de döner dolaşır ve tarım sektörüne dayanır. Tarım olmadan hiçbir şey yapamazsınız. Varsın otomobil üretmeyin. Ancak ekmek üretemiyorsanız işiniz çok zor.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...