ESO sayesinde canımız güvende

Salgınla birlikte bazı meslek dallarında evden çalışma yöntemi uygulanıyor. Televizyon yayınlarımız olmadığı müddetçe biz de evden çalışmaya özen gösteriyoruz. Elinizin altında bir internet varsa, Antarktika'da da olsanız işinizi yapabilirsiniz. Ancak pek çok meslek dalında evden çalışma imkanı yok. Bunların başında da reel sektör geliyor. Fabrikaları çalıştırmak zorundayız. Bu yüzden özellikle sanayi bölgelerimizdeki işçi ve işverenlerimiz ciddi risk altındalar. Son olarak Eskişehir Sanayi Odası, Osmangazi Üniversitesi'yle anlaşarak, bu riski minimize etmiş. Her iki kurumu da tebrik ederiz. Konu hakkında açıklamalarda bulunan ESO Başkan Yardımcısı Sinan Özeçoğlu üyelerinin yanında olmaya devam edeceklerini belirterek, "Osmangazi Üniversitemiz ile işbirliği yaparak PCR testlerine başlıyoruz. Günde 1000 adet kapasite ile tüm sanayicilerimize PCR testi imkânı sağlayacağız" ifadelerinde bulundu. Bilindiği gibi daha önce ESO antikor testlerinin de gerçekleşmesini sağlamıştı. Bütün çabalarının üyelerinin ve çalışanlarının sağlığını korumak yönünde olduğunu belirten ESO yetkililerini tebrik ederiz. İşini iyi yapan kurumları gördükçe, sevdiklerimizin ve bizim canımızın güvence altında olduğunu görüyoruz...

AKUT ve DAK kurtarır

Odunpazarı İmişehir'de bulunan bir evin bahçesindeki foseptik çukuruna düşen yavru kedi, yoğun uğraşlar sonucunda kurtarıldı. 2 aylık bir kedinin kurtarılmasına ilişkin haberler, ancak gelişmiş memleketlerde olur. Mesela Afganistan'daki meslektaşlarımız, böyle bir haberi hiç yapamadan emekli olup gidiyordur muhtemelen. Ancak gelişmiş memleketlerde yalnızca insan hayatı değil, bütün yaşamlar kutsal sayılır. AKUT ve DAK (Dorlion Arama Kurtarma) ekipleri ciddi bir çalışma yaparak kediyi kurtarmış. Şanslı yumurcak daha sonra özel bir veteriner kliniğe de teslim edilmiş. Kedinin durumuna çok sevindik elbette. Ancak asıl sevinme nedenimiz AKUt ve DAK gibi kurumlarımızın çok iyi çalışıyor olması.

Yerli ve milli yol

Büyükşehir Belediyesi'nin 2018'de başlattığı beton yol uygulaması, tam hızıyla sürüyor. Bilindiği gibi asfalt yol yapmak çok kolay. Betondan yapılan yola göre de nisbeten daha ucuz. Ancak asfalt yolun ciddi bir kusuru bulunuyor, ömrü kısa oluyor. Dolayısıyla betona göre daha ucuzmuş gibi gözüken asfalt yol, aslında beton yoldan çok daha pahalıya patlıyor. Üstelik asfaltı üretmek için yurt dışından petrol almak gerekiyor ki, belimizin bükülmesinin en önemli sebeplerinden biri olan cari açığın hepten büyümesine neden oluyor.

İşin özeti beton tamamıyla yerli. Yani betondan yol yaptığınız zaman yüzde 100 yerli ve milli yol yapmış oluyorsunuz. Büyükşehir Belediyesi son olarak Seyitgazi Büyükdere Mahallesi'nde de yolları betondan yaptı. Kendilerini tebrik ederiz. Eskişehir olarak beton yol konusunda bütün Türkiye'ye örnek olmamızı sağlayan yetkilileri tebrik ederiz.

Şimdi sıra Azerbaycan'da... 

Bütün devlet adamlarının çalışma masalarının arkasına asması gereken bir latince söz var, "Si Vis Pacem, Para Bellum" yani "Barış istiyorsan savaşa hazır ol!.."  

Azerbaycan, kendi topraklarını işgal eden Ermenistan'a karşı yıllarca çok sabırlı davrandı. Minsk Grubu denilen bir oluşum içerisinde tam 30 yıl boyunca karşılıklı diplomasiye şans tanıdı. Ancak Rus ve İran'a maşa olmayı milli çıkarları için elzem sayan Ermenistan'ın laftan anlayacağı yoktu. İşin doğrusu eğer ki Ermeniler kendi milli davalarına hizmet etmek istiyorlar, Türklerle barış içinde yaşamalılar. Dünyanın nimetleri hepimize yeter. İş ki emperyalistlerin maniplasyonuna kapılmayın. Azerbaycan barışa şans tanıyor ama savaşa da hazır bekliyordu. Çok fazla sabırları zorlandı...

Şimdi söz sırası kahraman Azerbaycan Ordusu'nda. Allah gazâlarını mübarek kılsın.