Eskişehirspor yönetilmez idare edilir!

Rahmetli Cumhurbaşkanlarımızdan Süleyman Demirel’in söylediği bir cümle şöyledir:
-Türkiye yönetilmez idare edilir!
Ülkeyi yıllarca yönetmiş birinin bu sözleri söylemesi boşuna değil! Yönetenler hep “günü kurtarma” üzerine siyaset yapmış!
Eskişehirspor içinde benzer bir durum söz konusu…
Siyah Kırmızılı kulüp belki kuruluşunun ilk 10-15 yılında yönetildi. Daha sonraki yıllarda hep “idare edildi”
Süper Ligden düşürüldükten sonra, gelen geçen tüm yöneticiler takımı idare etti! Sağdan soldan para bulup sezonu hatta o haftaki  deplasman maçının giderini karşılanıyordu…
Ama işte hepimiz görüyoruz, artık Eskişehirspor “İdare de edilmiyor” Yönetmeyi zaten çok önce bırakmıştık!
Sahaya çıkmadan mağlup oluyoruz!
Bu kaostan çıkmanın tek bir yolu var! Eskişehirspor’u yönetmek! Yeniden bir kuruluş kadrosunun ortaya konulması gerekiyor!
Bunun için de gerçek anlamda takımı yönetecek kişilerin göreve gelmesi gerekiyor!
Yönetmek için Eskişehir’in tüm kurumlarıyla iş birliği şart! Belediyeler, Valilik, ETO, ESO, EOSB, üniversiteler ilk sıralardalar…
Şehrin ileri gelen büyük firmaları…
İyi bir koordinasyon ile bu takım yönetilir!
Akıllara ilk Sinan Özeçoğlu geliyor! İdareci değil, gerçek anlamda yönetici! Ancak tek başına yönetmesi mümkün değil!
 

İSTİFA KURUMU LAÇKA OLDU!

 
İstifa en önemli kurumdur!
Herkesin hakkıdır…
Toplum tarafından hoş görülür!
Başarısızlığın itirafı sayılmaz! Bir erdem, bir onur olarak görülür!
Ne yazık ki Eskişehirspor yönetimi, istifa kurumunu da laçkalaştırdı!
Önce başkan istifa etti, geri geldi!
Sonra Genel sekreter istifa etti, geri geldi! Sonra “istifa etmiş sayın” açıklaması yaptı!
Yönetim kongre kararı aldı ki, bir şekilde istifa etme anlamına geliyordu! Sonra bu kararından vazgeçtiler “Kongre falan yok” dediler!
Herkesin dilinde “istifa var” ama istifa eden yok!
Taraftarı umutlandırdılar! Onbinlerce Eskişehirspor taraftarının duygularıyla oynadılar…
Sanırım yönetim kendinin başarılı olduğunu düşünüyor! Kongreyi ilk karar aldıkları zaman yapsalardı bir çıkış yolu vardı! Bundan sonra başka çıkış var mı bilmiyorum.
İstifa ilk akla geldiğinde doğru seçenektir ve o an beklemeden yapılır…
Ama, ancak, Lakin, fakat, şu da olsun bu da olsun diye düşünüp, konuşursanız bunun adı “ben bu koltuktan kalkamam olur”
 

30 YIL GERİYE GİTMİŞ GİBİ!

 
Anadolu Üniversitesi’nin Güzel Sanatlar Fakültesi, Türkiye genelinde başarılı öğrencilerin tercih ettiği bir fakülte…
Şimdi ESTÜ’de olan Mimarlık ve iç mimarlık bölümleri de ilk tercih edilen fakültelerden biriydi…
Kampüse bir göz atın, estetik yönden Türkiye’de ilk sırada yer alır…
Durum böyle olduğu halde Anadolu Üniversitesi’nin hemen girişinde bulunan Yunus Emre Heykeli’nin arkasına plastikten bir bekçi kulübesi kondurmuşlar…
Abartarak yazmıyorum…
O plastik kulübe Anadolu Üniversitesi’nin 30 yıl geriye götürmeye yetmiş de artmış bile…
Anadolu Üniversitesi’nde Güzel Sanatlar Fakültesi’nde yüzlerce akademisyen var. Sorun bakalım onlara bir tanesi böyle bir heykelin yanına kulübe konulmasını nasıl değerlendiriyorlar!
 

ÇİMENTO YOLLAR!

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği (TÇMB) CEO’su İsmail Bulut, asfalt yolların yıllık bakım yerine beton yollar yapılarak her 4 yılda bir Avrasya Tüneli’nin yatırım maliyeti kadar tasarruf yapılabileceğini söyledi.
Biliyorsunuz Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’de bazı yolları betondan yapmaya başlamıştı. Bulut, Eskişehir, örneği vererek şöyle diyor:
- Türkiye’de yılın 5-6 ayı dışında asfaltlama yapılamıyor. Buna karşılık beton yollarda bu sürenin 9-10 aya kadar çıkabiliyor. Son yıllarda Denizli, Samsun, Tekirdağ, Eskişehir gibi kentlerimizin yerel yönetimlerinde beton yollara yönelik farkındalık sevindirici hızla artıyor. Ancak hala gelişmiş ülkelerin ve potansiyelimizin çok gerisindeyiz!