İYİ Parti olmasa, Eskişehirliler memlekette seçim olduğunu anlamayacak. İYİ Parti temayül öncesi ve sonrası kelimenin tam anlamıyla seçim olduğunu Eskişehirlilere hatırlattı…
İddialı olan, kendini ispat etmek isteyen aday adayları bunda başarılı da oldu…
Nebi Hatipoğlu, Özlem Ayrancı ve Melih Aydın’ın kampanyalarının etkili olmadığını kimse söyleyemez…
Bilinen bir atasözümüzdür…
-
Ne ekersen onu biçersin…
Çalıştılar, çabaladılar, listeye girmek için uğraş verdiler!
İYİ Parti’nin temayülünden çıkan sonuç kimseyi şaşırtmasın! Nebi Hatipoğlu’nun ilk sırada çıkması birçok kişi için sürpriz olabilir
. Ancak sürpriz değildi…
Temayülden bir gün önce ES TV’de yaptığımız programda Hatipoğlu önemli bir noktaya dikkat çekiyordu:
-
Eskişehir’de yaşamam benim büyük avantajım. Adayların çoğu Eskişehir’de yaşamıyor. Biz buna çok kızmışızdır. Eskişehirli olmayan adayın gelmesine hep kızmışızdır. 5 köyü say desen sayamayacaklar milletvekili oluyor. Eskişehir’de bu şehri temsil edecek kimse yok mu?
Ankara’dan kaç dönemdir milletvekili adayı gönderiyorlar. Biz de oy kullanıyoruz onları seçiyoruz. Hepsi değerli insanlar ama mesele o değil.
Mesele Eskişehirli olması ve Eskişehir’de yaşaması…
…/…
İYİ Parti’de listenin ilk sıralarına bakarsanız, İYİ Parti tabanının da Hatipoğlu ve tüm Eskişehirliler
gibi düşündüğünü fark edebilirsiniz…
Liste de asıl olarak Eskişehirliler kazandı!
LİSTE OLDUĞU GİBİ
Temayül sonuçları açık ve net olarak kamuoyuna açıklandı…
1- Nebi Hatipoğlu (1726 oy)
2-
Özlem Ayrancı (1230 oy)
3- Melih Aydın (1014 oy)
4- Ömer İbrahim Sayın (888 oy)
5- Bahattin Şeker (776 oy)
6- Hakan Kaymak (711 oy)
…/…
Bence bu liste olduğu gibi onaylanmalı ve seçime bu liste ile gidilmeli…
Doğru olanda böyledir…
Muhtemelen iddialı iki isim…
Ömer İbrahim Sayın ve Bahattin Şeker, listede olmak istemeyecek…
Çekilirlerse sıralamada ilk 8’de yar alan isimler listeye dahil edilmeli…
EN BÜYÜK SORUNUMUZ KİRA ARTIŞI!
Nebi Hatipoğlu’na şu soruyu yönelttim…
-
Eskişehir’in en acil çözülmesi gereken konusu nedir?
Beklemediğim bir yanıt oldu…
-Kira artışı!
Gerekçesini kısaca anlattı:
-
Eskişehir bizim dışarıdan gecekondu göçü alan bir şehir değil. Beyaz yaka geliyor çok fazla çalışmaya. İstanbul’dan çok sıkıldım buraya yerleşeyim diyen var. Normal maaş alan biri bu kiraları ödeyemez.
-Peki ne yapılmalı?
-Hızlı şekilde arazi üretilmesi lazım. Bu arazilere günün koşullarını uygun şekilde bina üretilmesi gerekiyor. Onun dışında farklı yerlerimizin farklı sorunları var. Sanayimizin konteynerle liman bağlantısı bitmedi, yapılamadı.
Bizim bunu bitirmemiz lazım, alternatifi yok!
BU KİTABI OKUMAYAN ADAY OLMASIN!
Bir kitap, Eskişehir’in demokrasi serüveni (1946-1960)
Genç yazarlarımızdan Çağhan Sarı’nın kitabı
3. Baskıyı yaptı. ESOGÜ Edebiyat Fakültesi Tarih bölümünden mezun oldu…
Kitap, Eskişehir’in önemli bir dönemi olan 1946-1960 yılları arasındaki siyasi yapılanmayı anlatıyor.
Doç. Dr. Mikail Kolutek, kitapla ilgili şu düşüncelerini aktarıyor:
-
Türkiye’de siyasal yaşamın asli unsuru olan partilerin kurulup yaygınlaşması olumsuz birkaç denemenin ardından ancak 1945 yılından sonra gerçekleşebilmiştir. Bu tarihe kadar kurucusunun Mustafa Kemal Atatürk olduğu Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısında faaliyet gösteren tek parti olmuştur. II. Dünya Savaşı sonrası Türkiye’sinde gerek iç dinamikler ve gerekse dış etkenlerden kaynaklı olmak üzere siyasi partiler yeniden kurulmaya başlamıştır. CHP içerisinde yaşanan anlaşmazlıklar, dörtlü takririn reddedilmesi gibi sebeplerden ötürü 7 Ocak 1946 tarihinde Demokrat Parti (DP) kurulmuş ve
Türkiye’de çok partili hayata geçiş süreci resmen başlamıştır.
-Çok partili hayata geçiş süreci Türkiye’nin birçok kentinde farklı gelişmelere neden olurken, geçmişten günümüze önemli bir merkez olan Eskişehir’de de birtakım yaşanmışlıklara sahne olmuştur.
Eskişehir’in Demokrasi Serüveni (1946-1960) başlıklı bu çalışma, hem ülkemizde hem dünyada son dönemde gündemde olan yerel tarih araştırmaları bağlamında düşünüldüğünde oldukça kıymetlidir. 1946 yılından itibaren Eskişehir kentinin siyaset anlayışını, siyaseti algılama, yapma ve yaşama biçimini gözler önüne seren eser, özellikle yerel basından faydalanıldığı için önemlidir. Eskişehirlilerin kentlerindeki siyasi yaşamı öğrenip, zihinlerindeki
sorulara cevaplar bulacağı çalışma önemli bir araştırmanın ürünü olarak vücuda getirilmiştir.