AK Parti’nin Büyükşehir Belediye Başkan adayları netleşmeye başladı. Birçok aday var. Bazı adaylar öne çıkıyor. Bazı adaylar ise Ankara’ya güveniyor. Kimi adaylarda bulundukları siyasi makamları önemsiyor…
AK Parti’nin Büyükşehir Belediye Başkan adayları netleşmeye başladı. Birçok aday var. Bazı adaylar öne çıkıyor. Bazı adaylar ise Ankara’ya güveniyor. Kimi adaylarda bulundukları siyasi makamları önemsiyor…
AK Parti’nin adaylarından hangisi kazanabilir? Ya da hangisi aday olmalı?
Bu sorunun yanıtını vermek için bir başka soru sormakta fayda var.
-Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na ismi geçen isimler bulundukları görevlerde Eskişehir ve Eskişehirliler için ne yaptılar?
Artısı çok olan “adaylığı kazanabilir!
Bu açıdan baktığımızda ismi başkanlık için geçen kişilerin yaptıklarına ya da yapmadıklarına bakmakta fayda var. Prof. Dr. Hasan Mandal, TUBİTAK başkanlığı yaptı! Ne yazık ki Eskişehir üniversiteleri ve Eskişehirli akademisyenler TUBİTAK’tan gerektiği gibi yararlanamadı. Hasan Basri Yalçın, hem akademisyen hem de Sabah gazetesinde yazar olarak görev yaptı. Şimdi AK Parti MKYK’de…
Ancak onun da Eskişehir’e katkısını göremedik.
Katkı verenler Eskişehir’e faydası dokunan isimlerde yok değil. İlk sıraya Prof. Dr. Nabi Avcı’yı yazmaksak haksızlık yapmış oluruz. Daha sonra OSB Başkanı Nadir Küpeli ve ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş geliyor. Burhan Sakallı başkanlığı bırakalı 10 yıl olsa da yaptığı hizmetler konuşulmaya devam ediyor…
AK Parti’nin adayı olan isme ilk olarak şu soru yöneltilecek…
-Eskişehir için ne yaptınız?
Bohçası dolu olanın şansı yüksek!
Bu bakımdan Avcı, Küpeli, Kesikbaş ve Sakallı diğer aday adaylarından daha avantajlı…
YETER DEMEYİ BİLMELİYİZ!
Tolstoy’un “insan ne ile yaşar” kitabında öyküler yer alır. Bu öykülerden biri de çiftçi Pahom’un öyküsüdür.
Sıradan kendi halinde bir çiftçi olan Pahom, daha zengin bir hayatın hayalini kurar. Uzak diyarlarda cömert bir reisin karşılıksız toprak verdiğini duyar. Daha çok toprak talebini reise iletir. Gerçekten de reis herkese istediği kadar toprak veren cömert bir kişiliktir.
Çiftçi Pahom’a istediğini vereceğini belirterek şöyle der:
-Sabah güneşin doğuşundan batışına kadar kat ettiğin bütün yerler senin olsun! Ancak bir tek şartım var. Güneş batmadan yeniden başladığın yere dönmen gerekiyor. Yoksa bütün hakkını kaybedersin!
Pahom güneşin doğuşuyla beraber başlar yürümeye. Tarlalar, bağlar, bahçeler geçer. Tam geri dönecekken gördüğü sulak bir araziyi es geçemez. Şu bağ, bu bahçe derken bakar ki güneşin batmasına az kalmış. Başlar koşmaya…
Ancak bir noktadan sonra nefesi kesilir koşamaz. Yine güç bela yürümeye devam eder. Burnundan kanlar gelir. Başladığı yere yaklaşmışken yere yığılır ve bir daha kalkamaz! Ölmüştür!
Reis, şaşırmamıştır. Çok kez bu manzarayla karşılaşmıştır. Adamlarına bir mezar kazdırır. Pahom’u bu mezara gömerler. Reis Pahom’un mezarının başında durur şöyle der:
-Bir insana işte bu kadar toprak yeter!
Ne yazık ki insanımız hep daha fazlasını istiyor. Kimi zaman “yeter” demeyi bilmeliyiz…
GÜÇ HAYRANLIĞI
Toplumsal hastalıkların ana sebebi nedir?
Uyuşturucu?
Alkol?
Yaşamını yitiren ABD’li gazetecilerden Patrick Jake O'Rourke, şu yorumu yapıyor:
-Hiçbir uyuşturucu, hatta alkol bile, toplumsal hastalıkların ana sebebi değildir. Eğer sorunlarımızın asıl kaynağını arıyorsak, insanlara uyuşturucu testi yapmak yerine; aptallık, cahillik, açgözlülük ve güç hayranlığı testi uygulamalıyız.
…/…
Sanırım çağımız Türkiyesi’nde en önemlisi “güç hayranlığı”
Güce hayranlığın ötesine de geçiyoruz…
Kutsuyoruz!
AYNAYA BAK!
Ayna Farsçadır. Dilimize göç yollarında katıldı muhtemelen!
Peki bu etkileşim olmadan önce aynaya biz ne diyorduk!
Türkler aynaya gözgü derdi, hatta birçok illerde gözgü denmeye devam ediliyor. Görgü ile kardeştir…
Büyük ozanımız Yunus Emre, ne diyor:
Dost sureti gözgü durur, bakan kendi yüzün görür,
Gelsin o kendisiz gelen, ben razımı ona derem.
Can gözüyle bakar görür, Yunus gözüyle gördüğün,
Yoksa yaban gözü ile kimse neye ne söyleyem?
GÜNÜN SÖZÜ!
Zekâsını beğendiğin birisinin görüntüsünü merak etme. Zekâsını kullanmayan birinin ise görüntüsünden etkilenme! Hegel