Büyük romancımız Adalet Ağaoğlu’nu kısa bir süre önce kaybettik!
Kendisi bu topraklara aitti Nallıhan’lıydı. Eskişehir’e özel bir ilgisi vardı. “Üç Beş kişi” isimli romanı
1980 öncesi Eskişehir’de geçer! Roman kahramanlarının yanı sıra Eskişehir’in mekanları da romanlarda geçer. Mekanlar kurmaca değildir, gerçektir. Porsuk Çayı, Yediler, Gar, Tatar mahallesi, Köprübaşı, Un fabrikaları…
Eskişehir’in o yıllarda nasıl olduğunu anlatması bakımından önemlidir.
Ağaoğlu romanda niçin Eskişehir’i seçmiştir.
Bu soruya bir konferansta şu yanıtı verir:
- Eskişehir, eski ve yeni başkentlere birer ayağını dayamış bir ara kenttir. Demiryolları ulaşımının merkezidir. “işçilik” olayı ilk kez bu kentte görülmüş, toprak, işçi meseleleri burada başlamıştır. Cer Atölyesi, Şeker Fabrikası burada kurulmuştur. Eskişehir, tarihi açıdan da bir ilkin başlangıç noktasıdır. Kurtuluş Savaşı’nda ilk telgrafhane burada kurulmuştur.
Türkiye’de küçük burjuvazi ilk defa burada doğmuştur!
…/…
Ağaoğlu’nun Eskişehir sevgisi karşılıksız kalmaz. Anadolu Üniversitesi’nin kuruluşunun 40. Yılında
1998’te Engin Ataç, rektörlüğünde üniversite Türkiye genelinde ses getirecek bir etkinliğe imza atar…
40. yılda 40 kişiye Fahri Doktora verilir.
40 kişi içinde Adalet Ağaoğlu’da vardır.
Kimler yoktur ki, o 40 kişi içinde! Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, İdil Biret, Orhan Birgit, Sabiha Gökçen, Erdal İnönü, Suna Kan
, Rahmi Koç, Hasan Pulur, Turhan Selçuk, Yavuz Zeytinoğlu…
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, ödül töreninde yaptığı konuşmada şöyle diyordu:
- Cumhuriyetin üniversitesi Anadolu Üniversitesi'dir.
Bütün üniversitelere sesleniyorum, Anadolu Üniversitesi'ni örnek alsınlar!
Aradan 22 yıl geçti!
O dönemde fahri doktora alanların bir çoğu aramızdan ayrıldı.
Cumhuriyet biraz da kuşakların yitip gitmesinin tarihidir. Kuşaklar değiştikçe Cumhuriyet’e sevgi ve bağlılık azalıyor.
Kalanlar mı? Roman kahramanları gibi…
Üç, beş kişi!
ATEŞ DEVA OLUR MU?
Ali Babacan, uzun yıllar AK Parti’de önemli görevlerde bulundu.
İstifa etti ve kendi partisini kurdu, adını da DEVA partisi kurdu. Babacan ismi var ama şehirlerde, ilçelerde, kasabalarda da adını d
uyurmak için teşkilatlanması gerekiyordu.
Uzun süredir il başkanı arıyorlardı…
Sonunda aradıkları ismi buldular,
İsmail Haşim Ateş…
Siyasete DSP’den girdi. Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, sayesinde Odunpazarı Belediye Başkanı oldu…
DSP’de işler kesat gitti! Baktı partisi baraj altında kalacak, “
CHP’ye yatay geçiş yaptı”
2004 seçimlerinde CHP’nin Odunpazarı Belediye başkan adayıydı. Ancak seçimlere giremedi.
Çünkü CHP listesi verilemedi! Sürüden ayrılmıştı ve kurtlara yem olduğunda iş işten geçmişti…
CHP’de siyasi geleceğinin olmadığının farkına vardı. AK Parti’nin kapısını çaldı “buyur” ettiler…
Belediye başkanlığı ve milletvekilliklerine aday adayı oldu!
Ancak bir türlü beklediği “adaylığı” alamadı!
Ateş, uzun bir aradan sonra siyasi arenaya yeniden giriş yaptı! DEVA partisi üst yönetimi şöyle düşünmüş olabilir! Eskişehir siyasetinde tanınan bilinen bir isim! Böyle başlamak iyidir!
DEVA Partisi ve İsmail Haşim Ateş!
Siyasette yeni bir başlangıç yapıyorlar!
Hızlı ve güçlü başlamak kazanmanın anahtarı!
MEYVE LÜKS OLDU!
Dün gazetemizin manşetiydi…
-Pazardan kaçıyoruz!
Kaçma nedenimiz belli!
Meyve adeta lüks oldu!
Meyveler ilk çıktığında pahalı, biterken yine pahalı!
Ucuzunu buluyorsunuz ama istediğiniz tadı alamıyorsunuz!
Peki vatandaş ne yapacak! Ya da ne yapıyor!
Belediyelerin hobi bahçelerine akın var, yetmiyor! İnsanlarımız evlerindeki ufacık bahçelerinde, balkonlarda teraslar bir şeyler yetiştirmenin çabası içinde!
Sadece hobi değil bu artık!
Ekonomiye katkı için yapılıyor!
GÖZDEN ÇIKANLAR!
- Fabrikada…
- Okulda…
- Ailede…
- Futbol kulübünde…
- Medyada…
- Tiyatroda…
Kısacası yaşamın her alanında!
Karşınızdaki insan, sizi neyin üzeceğini bildiği
halde onu yapmaya devam ediyorsa bunun adı hata değildir.
Nedir?
Freud bu durumu şöyle özetliyor:
-Düpedüz sizi gözden çıkarmıştır.
GÜNÜN SÖZÜ!
İnsan, acısıyla tek başına kalmayı ve kaçma isteğinin üstesinden nasıl geleceğini öğrendiğinde, öğrenecek çok az şey kalmıştır.
Albert Camus
GÜNÜN KARİKATÜRÜ