Peş peşe AK Parti ile ilgili yazdığım yazılardan sonra AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Volkan Doğan, İl Başkanı Dündar Ünlü telefon ettiler.
Özellikle kendilerinin göreve geldikten sonra kimseyi ayırt etmediklerini, yaptıkları tüm etkinliklerde partinin Eskişehir’de kuruluşundan beri görev yapan başta il başkanları, merkez ilçe başkanları, ilçe başkanlarını ayırmadan davet ettiklerini söylediler.
Dündar Ünlü,’İl Başkanı olduktan sonra iki bayram bir il danışma meclisi toplantısı yaptım. Bu toplantılardan önce bizden öncesi görev yapan hiç ayırım yapmadan tüm başkanlar, merkez ilçe başkanları, belediye ve il genel meclisi üyelerini tek tek telefon ederek bizzat ben davet ettim. Ayrıca mesaj da çektik. Gelmiyorlar. Benim yapabileceğim bir şey yok. İnsanları zorla kolundan tutup getirecek değilim. Ben hep söylenen birlik beraberlik için adım attım. Elimi de uzattım. Uzattığım elimi tutmuyorlarsa ne yapabilirim. Gerçekten bende istiyorum birlik olmayı. Hepimiz aynı davanın, aynı inancın insanlarıyız. Geçmişte onlar yöneticilik yaptılar. Bugün ben, yarın da başkaları olacaktır bu koltuklarda. Bu bir nöbet. Bende sırası geldiğinde nöbeti bir başka arkadaşa devredeceğim’ dedi.
Aynı sözleri Odunpazarı ilçe Başkanı Volkan Doğan ve Tepebaşı İlçe Başkanı Ertuğrul Dindar’da söylemişti.
Bu konuda samimi olduklarına inanıyorum. Tepebaşı İlçe Danışma Meclisi toplantısında bunu gördüm. Tepebaşı İlçe Başkanı Ertuğrul Dindar, bu toplantıya Tepebaşı İlçe Başkanlığı yapmış Ahmet Akçay, Ahmet Sivri, Çoşkun Şengün, Vahap Atayı’da davet etmiş, onlara yaptıkları hizmetlerden dolayı teşekkür ederek ‘teşekkür plaketi’ vermişti.
DÜNDAR MI? REYHAN MI?
İl Başkanlığı seçimlerine iki ay kaldı. Odunpazarı ve Tepebaşı İlçe seçimlerinin ardından yapılacak. Odunpazarı ve Tepebaşı ilçelerinin mevcut başkanları görevde kalırlar mı? Yoksa değişir mi? Bilemem. Ancak siyasete girmeden önce de tanıdığım Dündar Ünlü, göreve geldiği günden bugüne dek parti içi dengeleri gözeterek görev yapıyor. Volkan Doğan ve Ertuğrul Dindar da öyle.
Delege seçimlerinde yanlış yaptılar.
Ancak seçimlerinin parti binasında yapılmasına acaba kendileri mi karar verdiler, yoksa yukarıdan gelen emir mi böyle idi. Bu konu hakkında bilgim yok.
Eğer delege seçimlerinin parti binasında yapılma düşüncesi doğru değil. Binlerce üyeyi partiye davet edip, konulan sandıklarda oy kullandırılması kargaşa da yaratmış.
Kimileri başarısız olduğu gerekçesiyle görevden alınan Süleyman Reyhan’ın, il seçimlerinde yeniden başkan adayı gösterileceğini iddia ediyor.
PINAR HANIM OLURSA DA
BENİM İÇİN SÜPRİZ OLMAZ
Kimileri ise, Süleyman Reyhan ismi tutmaz ise, İl Yönetim Kurulu üyesi Pınar Turhanoğlu Gücüyener aday gösterileceğini konuşuyor.
Her iki isimde milletvekili Salih Koca’ya yakın. Yıllardır Koca ile birlikte hareket ediyorlar. Süleyman Reyhan veya Pınar Turhanoğlu Gücüyener ikilisinden birisi il başkanı olursa Salih Koca’nın da milletvekilliği garantilenmiş olacak. Koca, bir taşla iki kuş birden vurmuş olacak.
*-********
SORUN ANCAK ÖYLE ÇÖZÜLÜR
Eskişehir’de lastik tekerlekli araç sayısı nerede ise 250 bine yaklaştı. 2015 veya 2016 yılı sonunda 250 bini kesin bulur. Arabanızla şehir içerisinde seyahat etmek giderek zorlaşıyor. Hele hele bir de park etmeye kalksanız, ücretli de olsa yer arıyor ama bulamıyorsunuz.
Eskişehir’in merkez nüfusu 700 bini aştı. Araç sayısı da 250 bine yaklaştı. Bu şunu gösteriyor. Her üç kişiden birisinde otomobil var.
Otomobil sayısı artıkça şehirde otopark sorunu da yaşanmaya başlandı. Mevcut otoparklar yetersiz. Veya saatlik ücretleri yüksek olduğundan tercih edilmiyor. Bu nedenle araç sahipleri sokaklara rast gele park etmek zorunda kalıyorlar.
Oysa kanun var. Üç ve daha fazla katlı binaların altına otopark yapılması zorunlu. Ancak kanun da bir boşluk bırakılmış. Otopark için ayrılan alana konut yapılması halinde, belediye ye belirli bir otopark ücreti yatırmak zorunda.
Otopark alanına yapılacak iki daireden birisinin bedeli belediye ‘otopark parası’ olarak yatırılsa bile, ikinci dairenin parası müteahhidin cebine kalıyor.
Geçtiğimiz günlerde Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Büyükşehir Belediye Meclisinde otopark sorununu gündeme getirmiş. Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlarına seslenmiş:
‘Apartmanların altına otopark zorunluluğunu uygulayın. Bundan sonra apartman altlarına daire değil, otopark yapılsın. Caddelerdeki otopark sorunu böyle çözülür. Bundan sonra bitişik nizamlarda otopark yapmayacağım, parasını alın.’
Sorun ancak böyle çözülür. Tepebaşı İlçe sınırları içerisinde bu uygulama Ahmet Ataç döneminde başladı. Özellikle yeni imara açılan bölgelerdeki konutların altında otopark yapılması zorunluluğu getirilmişti.
Tepebaşındaki bazı mahallerdeki ‘binaların altına otopark zorunluluğu’ şehrin tüm mahallelerinde yeni yapılacak binalarda uygulanması halinde şehrin trafik ve otopark sorunu bir nebze de çözülmüş olur.
*-*******
FIKRA:
Palavra yarışı
Abartmalı konuşmayı seven iki kişi yine bol keseden atıyormuş:
-Geçenlerde bizim bahçede kazı yapıldı. Toprağın onbin metre altından telgraf teli parçaları çıktı.
-Çıkmışsa ne olmuş yani? Neyi gösterir bu?
-Telgrafı benim dedelerimin icat ettiğini gösterir.
-Hmm... Bizim bahçede de bir kazı yapıldı geçen gün.
-Eee?
-Hiçbir tel çıkmadı.
-Neyi gösterir ki bu?
-Neyi gösterecek ulan telsiz telgrafı da benim dedelerimin icat ettiğini.