Fakat sırf bu eleştiriler gelmesin diye tek sesli bir parti yaratmaya çalışırsanız, o çok eleştirdiğiniz AK Parti'ye benzemeye başlarsınız.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin Tepebaşı İlçe seçimleri sonuçlandı. Oyların yaklaşık olarak üçte ikisini alan Atilay Dalgıç güven tazeledi. Rakibi Yalçın Komşu da oyların kalan üçte birini toplayarak, hatırı sayılır bir desteğe sahip olduğunu gösterdi. Her iki adayı da tebrik ederiz.
Bu seçimler CHP açısından derslerle dolu geçti. Her partinin kendine göre gelenekleri vardır. CHP geleneğinin temelinde ise çok adaylı seçimler ve eleştiri kültürü bulunur. Siz tek adaylı seçimlere girerseniz, önce eleştiri kültürünü yerle bir edersiniz. Elbette eleştirinin ve çok adaylı seçimlerin olduğu yerde tatsız bir rekabet olabilir. Bu durum CHP karşıtları tarafından da "Bakın CeHaPe'liler kendi içlerinde bile birlik olamıyor" diye kullanılabilir. Fakat sırf bu eleştiriler gelmesin diye tek sesli bir parti yaratmaya çalışırsanız, o çok eleştirdiğiniz AK Parti'ye benzemeye başlarsınız. Demokrasiden kaynaklanan mahsurların izalesi, yine demokraside gizli...
Atilay Dalgıç ve Yalçın Komşu güzel bir yarışa girdiler. Her iki aday da seçim sürecinde kozlarını paylaştı. Yine ES TV ekranlarında görüşlerini anlatma şansına sahip oldular. Dahası ve en önemlisi birbirlerini eleştirdiler ancak bunu terbiye sınırları içinde yaptılar. CHP'li dostlarımıza "En kötü seçiminiz böyle olsun" diyoruz. Benzer seçimleri CHP'nin bütün örgütlerine tavsiye ederiz...
Süllü korku iklimini eleştirdi
Meclis'teki bütçe görüşmeleri tüm hızıyla sürüyor. Son olarak CHP Milletvekili Jale Nur Süllü İçişleri Bakanlığı'nın bütçesi tartışılırken söz aldı ve hükumete bir takım eleştirilerde bulundu. Bilindiği gibi ülkemizde ciddi bir korku kültürü gelişti. Eskiden vatandaş hükumeti de, devlet mekanizmalarını da korkusuzca eleştirebilirdi. Hatta bir başbakanın önüne çıkıp, yazar kasayı fırlatma hürriyetimiz bile vardı.
Şimdi vatandaşlar belki yine eleştirilerde bulunuyor. Ancak etrafı ürkek bakışlarla kolaçan ederek, sesini kısarak ve perdelerini çekerek... Jale Nur Süllü hakkını arayan işçilerin, kadın cinayetlerine karşı seslerini yükseltenlerin veya çevre duyarlılığını barışçıl protestolarla gösterenlerin giderek daha ağır baskılar gördüğünü hatırlattı. Allah aşkına "Kadına şiddete hayır" diyenlerin devletimizin bekasına nasıl bir tehlikesi olabilir? Hükumetimiz Jale Nur Süllü'nün eleştirilerine kulak verir mi bilemeyeceğim. Aslında eleştirilere kulak vermek konusunda AK Parti iktidarının iyi bir karnesi olduğunu da düşünmüyorum. Fakat ülkeyi bir korku iklimine sevk etmenin de faturası çok ağır olur. AK Partili dostlarımız sertleştikçe daha kırılgan olduklarının farkında değiller mi açaba?
Sağlık taramaları devam ediyor
Tepebaşı Belediyesi kırsal alanda sağlık taramalarına devam ediyor. Bilindiği gibi bir diş tabibi olan Ahmet Ataç bölgesinde diş sağlığına ilişkin taramalar yapmak amacıyla önemli çalışmalar yapmıştı. Bir sağlıkçı olan Ataç'a bağlı ekipler son olarak Bozdağ, karadere, Yeniakçayır ve Tekeciler köylerinde sağlık taraması yaptılar. Koruyucu hekimlik bir ülkenin sağlık politikasının temelini oluşturmalı. Elbette hepimiz hasta olduğumuz zaman doktorlara koşarız. Ancak önemli olan sağlığımız bozulmadan tedbir almak. Tepebaşı Sağlık ekipleri koruyucu hekimlik yaparak ve gerektiğinde vatandaşları hastanelere yönlendirerek önemli bir hizmet yapıyor. Kırsal bölgelerdeki sağlık taramalarına devam eden Tepebaşı yetkililerini tebrik ederiz.