Dostların sessizliği!

AK Parti il Başkanı Zihni Çalışkan, kamuoyuna açık toplantılarda, televizyonlarda hepsinde Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’i eleştirdi…

6 Kasım 2020 09:11
A
a
Sütiş Eskişehir
AK Parti il Başkanı Zihni Çalışkan, kamuoyuna açık toplantılarda, televizyonlarda hepsinde Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’i eleştirdi…
Eleştiri konusu genel olarak şöyle:
-Belediye başkanı şehirde mi? Belediye binasına neden gelmiyor?
Çalışkan siyasetçi, hedefleri var! Bu polemikleri yapmasını gayet normal karşılıyorum. Sonuçta Başkan Büyükerşen de “ıssız bir adaya gitmedi
Benim bildiğim işlerinin bir bölümünü yaz ve sonbahar aylarında belediye konutunda sürdürdü. Bürokratlarla toplantıları orada yaptı.
Belediye meclis toplantılarına katıldı!
Gelen konukları  ağırladı!
Şehirde olan biten belediyeyi ilgilendiren bütün konularla yakından ilgilendi…
Görev yaptığı 20 yıl boyunca Büyükerşen’in şehirden ve görevinden uzun süreli ayrıldığına pek tanık olmadık!
Ama Çalışkan, eleştirilerini sadece “başkan şehirde mi? Makamında mı?” şeklinde sürdürdü! Peki bu eleştirilere yanıt verilmesi gerekmiyor mu?
Ya da kim vermeli!
AK Parti cephesi CHP’yi eleştirmiyor, CHP milletvekillerini eleştirmiyor, ilçe belediye başkanlarına laf söylemiyor.
Sadece Büyükerşen’i eleştiriyor!
Çünkü “takımın kaptanı” Büyükerşen!
Ne yazık ki bu salvolar, karşısında Büyükerşen yalnız kalıyor. İl başkanı, ilçe belediye başkanları, meclis üyeleri milletvekilleri suskun bir şekilde olayı izliyor!
Sanki Büyükerşen, başka bir partinin belediye başkanı!
Bilge insan Aliya İzzetbegoviç’in o meşhur sözü aklıma geliyor…
-Ve her şey bittiğinde hatırlayacağımız şey; düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği olacaktır.
 

AMAN DİKKAT!

Şu sıralar siyasette “sahada” kim var, derseniz tek bir isim söylerim…
AK Parti il Başkanı Zihni Çalışkan…
Gönül seferberliği kapsamında tabir yerindeyse kapı kapı dolaşıyor!
Biliyorsunuz, bu çalışma temposu nedeniyle “koronavirüse” yakalandı.
Yılmadı.
Tedavi gördü, iyileşti!
Plazma bağışı bile yaptı!
Kaldığı yerden devam etti! Bu kez daha fazla ziyaret gerçekleştiriyor. Maske, sosyal mesafe ve hijyene çok sıkı uyuyor…
Ama yine de tedbirli olmakta fayda var! Bir yakalanan iyileştikten sonra ikinci kez de yakalanabiliyor…
Örneği Eskişehir’de de var!
Aman dikkat!
 

AZERBAYCAN’DAN ÖZÜR DİLEMELİ!

 
TRT’de ilginç olaylar yaşanıyor…
Kısa zaman önce 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramını, Cumhuriyet Bayramı olarak kutlamıştı…
Daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşurken, ekranda
 ‘Öööööööiiiiiillllll' yazısı çıkmıştı…
Son olarak yapılan hata çok daha dikkat çekiciydi…
TRT muhabiri Dağlık Karabağ'da yaşananları aktarırken KJ'de "Azerbaycan sivillere saldırıyor" yazısı yer aldı. Altyazı haber devam ederken de ekranda kalmaya devam etti.
Peki bu neden oluyor?
Meslek büyüğümüz, CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, bu konuyla ilgili bir açıklama yaparak bu yanlışlığın nedenlerini açıkladı:
  • TRT kanallarında yanlışlıklar ne yazık ki sona ermiyor. İyi yetişmiş, liyakat sahibi personelinin zorunlu emekliye sevkinden sonra, torpille ya da sınavsız işe giren personel ile çalışan TRT’de yanlışlıklar devam ediyor.
  • Satırbaşı programında önce haberi sunan spiker şaşırıyor, ardından KJ’de “Azerbaycan sivillere saldırıyor” yazısı yazılıyor. TRT muhabiri Dağlık Karabağ'da yaşananları aktarırken KJ'de "Azerbaycan sivillere saldırıyor" yazısı yer almaya devam ediyor.
  • TRT’de hataların sonu gelmiyor. Bazı olaylardan sonra soruşturma açıldığı söyleniyor ancak bu soruşturmaların sonucu da kamuoyuyla paylaşılmıyor. TRT Genel Müdürü İbrahim Eren hem izleyicilerinden hem de Azerbaycan’dan özür dilemelidir.
 
 

AYIPTIR YAHU!

 
İzmir depremi, bütün bir Türkiye’yi yasa boğdu. Kayıplara ağıtlarımız gözyaşlarımız kimi zaman sevince, mutluluk gözyaşlarına dönüştü…
Mucizelere tanık olduk hep birlikte!
İlk mucize 3 yaşındaki elif Perinçek’in , 65 saat sonra yaralı olarak kurtarılmasıydı.
Bütün bir Türkiye’de duygu seli oluştu! Elif kurtarılırken, bir itfaiyecinin elini sıkı sıkı kavramış ve bu durum bir anda Türkiye’de umudun simgesi haline gelmişti…
Ancak bu simge başkaları için çok daha başka anlamlara geliyordu. Anında bu olayı ranta tahvil etmek, para kazanmak isteyen çevreler harekete geçti!
Bardakların ve çiçek saksılarının üzerine umudun işaretini koyup satmaya başladılar…
Ayıptır yahu!
Daha enkazlar kaldırılmadı!
 

GÜNÜN KARİKATÜRÜ

Günün Karikatürü 06 11 2020
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi