Görüşler
Turkcell'in "mobil şirketler" konulu toplantısını hemşehrimiz "Kadir Çöpdemir" sundu... Yaptığı espriler hala konuşuluyor...
Ama birisi var ki, unutulmaz!
Zaten Koçdemir de unutmamış ve Yılmaz Büyükerşen'e seslenmiş:
"Doğan sineması kapandı mı hocam?"
………
Kim ne derse desin, bu sinema da gerçekten Eskişehir için ayrı bir tarihtir…
Orta yaş ve üstündekiler çok iyi bilir...
"Bir özel okul gibiydi!.."
Sinemanın müdürü bir gün aramıştı:
"Önder abi, seni bilirkişi olarak gösterdik…”
-Hayrola?
"Bir filmi aldılar da mahkemelik olduk..."
Emniyet erotik bir filme el koymuş ve filmin bilirkişi heyeti tarafından incelenmesine karar verilmiş...
Bir hakim, bir savcı, iki öğretmen ve de bir gazeteci...
Kulakları çınlasın "Ethem Arda"nın…
O da Kılıçoğlu Sineması'nın müdürü ve olay filmi burada izleyeceğiz…
Sabah 11.00'de başladı...
Bilirkişi heyeti olarak görev başındayız...
Film öyle sürüp giderken, bir tren sahnesi çıktı…
Tren de tünele girdi...
"Ondan sonrası cümbüş."
Filmin yarısı bitti ve Ethem abinin hazırlattığı pastalar kolalar geldi...
Yiyip içerken savcı bey yaklaştı yanımıza ve sordu:
"Nasıl, filmde bir şeyler var mı?"
Hiç düşünmeden yanıtlamıştık:
"Pek o kadar bir şey yok gibi efendim!"
Savcı da..
"Valla, bana göre de öyle" demez mi!..
Netice?
"Tren tünelden çıktı!"
Film aklandı...
………
Bazen filmler duvarda bile oynasa, içerisi tıklırn-tıklım dolardı...
Kadir Çöpdemir’in sorusu güzel:
"Doğan Sineması ne oldu hocam?"
Efsaneye göre Eskişehir
Eskişehir'in üzerinde kurulduğu topraklar deniz altındaymış… Yine efsaneye göre, o zaman denizler ne kadar kabarırsa kabarsın, ne kadar delirirse delirsin, sular hep berrak, dalgaları köpüksüz olurmuş...
Bir dolunay gecesi deniz uykusundan uyanmış, gecelerin şehzadesi ay ile göz göze gelmiş. Aynı anda da birbirlerine tutulmuşlar...
Ne var ki..
"Biri yerde, biri gökte!"
Kavuşmaları olanaksız...
Ay ile denizin bu umutsuz aşklarına Tanrı kayıtsız kalmamış. Rengini aydan, yumuşaklığını denizden alan bir yavru armağan etmiş onlara...
Sevgide çoğalan, eylemsizlikte yok olan bu yavru, deniz köpüklerinden başkası değilmiş.
Gün olmuş, devran dönmüş, denizler kurumuş.
Yerini şu anda üzerinde bulunduğumuz verimli topraklara bırakmış. Ve de ak köpükler, o büyük sevgiyi dünya durdukça yaşatacak ak taşlara dönüşmüş.
Dünyayı sevgiyle ören Yunus'un da yetiştiği topraklarda bulunduğu için, bir adı da "sevgi taşı" olmuş...
Biz Eskişehirliler, bu efsaneye göre sevgiyle yoğrulmuş toprakların, mutlu insanlarıyız…
Daha öz bir deyimle..
"Sevgi insanlarıyız..."
Lületaşınm öyküsü bu...
Bu kenti bilmeyenler önce değerini öğrensinler.
Eskişehir’in..
"Sevgiyle yoğrulduğunu bilsinler..."
Günün Şiiri
Ceylan bakışlı
Çocuklara uzuyor ellerimiz
Muştusu akgünlü sevgilerle
Yanaklarından öperek büyütüyoruz
Diyoruz bu yoldan koşacaksınız
Tül duvaklı ceylan bakışlı günlere
Çocuklar büyütüyoruz mutlu yarınlara
Bir masal oluveriyor gözyaşlarımız
Gülüyoruz nice bayramlarda
Bakışlarda buluyoruz kentimizi
Dudaklarımız gül yapraklarında
Gönül kıyılarında çatlıyor dalgalar
Sevgiler büyütüyoruz sevgiler
Batan dikenleri unutuyoruz...
Şevket Yücel (Varlık-1967)
Günün Balı
Danıştay'daki"böcek" aktif çıkmış.
Toplum işte böyle "aktif böceklerle" pasif hale getirilmeye çalışılıyor!
Kıssa-dan
"Başbakanın özel görev verdikleri yargılanmayacak” deniyor.
görev" nedir? “Özel görev” nedir?
Yasada tanımı olmayan, yani yasal olmayan her türlü eylem...
Gülhan Elmas
Gerilim
İleri demokrasilerde genelkurmay başkanlarının ismi bile bilinmez... Peki o tür demokrasilerde bizdeki kadar hakim ve savcı ismi bilinir mi?
Günün Biberi
Düğünlerde yanına gelip, "Sıra sana geldi" diyenlerden sıkıldıysan, sen de aynısını
cenazelerde onlara yap!
Cuk
Yok deme, hırsız gözlerindeydi, ilk gören ben oldum...
"El koyuyordu rüyalarıma!"
Tekin Gönenç
Unutmuş
65 yaşındaki bayan arkadaşım çeşitli ek hormonlar alarak hamile kaldı ve doğurdu...
Tebrik etmek için gittim, "Bebeği görebilir miyim?" dedim...
"Olmaz" diye karşı çıktı:
-"Sen yabancı değilsin, sabahtan beri nereye koyduğumu hatırlamıyorum. Biraz, sonra ağlayınca bulup beraber severiz…”
Alışkanlık
Doktor hastasına kızıyordu:
"Bu uyku haplarına devam ederseniz, sizde alışkanlık yapacak..."
Hasta, "Sen ne diyorsun doktor bey?"'demiş:
"Bu hapları yirmi yıldan beri kullanıyorum. Onca yıldır alışkanlık yaptığını görmedim."
Günün Olayı
Kemal Kılıçdaroğlu, MİT yasasıyla ilgili Tayyip Erdoğan'a, "Hayatının en büyük hatasını yapıyorsun" diye seslenmiş..
Bundan sonra daha büyük hata yapmayacağını nereden biliyor?
Fahrettin Fidan
Günün Sorusu
Türkiye'deki savcılarla Batı ülkelerindeki savcılar arasında nasıl bir fark var?
Yanıt: Bizdeki savcılar dava açar, açtıkları dava iktidarı rahatsız ediyorsa haklarında derhal dava açılır...
Haldun Ertem
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...