DEMEK Kİ DERTLERİ AĞAÇ DEĞİLMİŞ!

DEMEK Kİ DERTLERİ AĞAÇ DEĞİLMİŞ!

15 Temmuz 2013 09:44
A
a
Sütiş Eskişehir


 

İstanbul’da Taksim’deki Gezi Park’ta yapılacak düzenleme için ağaçlar kesilmişti. Vay sen misin o ağaçları kesen. 5-6 adet ağaç kesildiği gerekçesiyle başlatılan protesto ve eylemlerinin başlamasından bugüne 48 gün geçti. Hala olaylar durulmuş değil. Her gün bir başka neden gösterilerek eylemler sürüyor.

Bu olayların arkasında kim ve kimler var?

Bunları bilmiyorum! Ama bildiğim Eskişehir’de otelinin önünden olayların meydana geldiği otel sahibin anlattığı doğru ise Türkçeyi yarım yamalak konuşan ve Türk olmadıkları belli kişiler var.

Bu kişiler bu olayların içerisinde ne arıyor?

Eğer gerçekten yurt dışından geldiler ise polis bunları bilmiyor muydu?

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Taksim’deki Gezi Park’a yapılacak olan yeni düzenleme için dozeri soktu ağaçlar yok edildi. Başkan Kadir Topbaş’ın yaptığı açıklama göre kırılan sökülen ağaç sayısı 6-7.Bugüne kadar süren ve bu gidişle kolay kolay da durulmayacağa benzeyen olayların gerekçesi 6-7 ağacın yerinden sökülmesi ve yok edilmesi mi? Gezi Park bahane. Esas amaç mevcut hükümeti devirmek.

ÖYLEYSE NEDEN ESKİŞEHİR’DE

AYNI OLAYLARI YAPMADILAR?

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Yunuskent bölgesinde yapılmakta olan yeni tramvay durağı için bölgedeki irili ufaklı 20'den fazla ağacı kesti. Bazı ağaçlar ise sökülerek başka alanlara nakledildi. Belediye, konuyla ilgili açıklama yaparak vatandaşlardan anlayış istedi. Belediye den yapılan açıklama şöyle:

"Büyükşehir Belediyemizin yeşil alana ve ağaçlara verdiği önem tüm Eskişehir kamuoyu tarafından bilinmekte ve takdir toplamaktadır. Zorunlu haller nedeniyle yapılmak zorunda kalınan ağaç kesimini halkımızın anlayış ile karşılayacağına inanıyoruz".

Açıklamadan sonra ağaçların kesildiği Yunuskent’e giderek inceleme yaptım. Belediye haklı. Ya tramvay hattını oraya kadar uzatmayacak, ya da hizmetin ayağımıza kadar gelmesini istiyorsak gerekirse ağaçta fidan da kesilecek. İkisinin de aynı yerde olması mümkün olmuyor ise birisini tercih edeceğiz.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi de Gezipark’ta yeni bir düzenleme yaparak vatandaşların hizmetine sunmak istedi. Orada da 20-30 ağaç kesilse ne olacaktı? Belediyelerin ellerinin altında fidanlıkları var. Bu fidanlıklarda binlerce fidan üretip yetiştiriyorlar. Bunları da ihtiyaç duyulan alanlara dikiyor.

İstanbul’da başlatılan ve Gezipark’taki ağaçları kesme ve yapılacak olan düzenlemeye karşı çıkmanın altında başka gerekçeler olduğunu özellikle Eskişehir’de kesilen ağaçlardan sonra daha iyi anlamaya başladım.

Demek ki protesto ve eylemlere karışanların amaçları Gezi Parkı’ndaki ağaç kesme veya yapılacak olan düzenleme değilmiş.

Bu eylemlere karışanların bizzat ağzından duydum.

‘Mısır’daki askerlerin yaptığını biz yapamadık’ diye.

İşte bu sözde Türkiye’yi ayağa kaldıran ve 5 gencin ölümüne milyarca liralık zarara neden olan olayların altında Gezi Parkı’ndaki ağaç kesmenin yatmadığını doğruluyor.

 ‘SANDIKLA GELEN SANDIKLA GİTMELİ’

Yıllardır yapılan askeri darbeleri eleştirmedik mi?

Darbeler yüzünden Türkiye’nin geri kaldığını söylemedik mi?

Hatta yıllardır siyasi partilerin teşkilatlarının Genel Merkezler tarafından görevinden alındığında ‘sandıkla gelen sandıkla gitmeli’ demedik mi?

Sandığa işimize geldiğinde ‘demokrasi’ diyoruz, gelmeyince de ‘böyle demokrasi mi olur?’ diye eleştiriyoruz.

Mısır'ın demokrasi kültürü yok. Halk Diktatör Mübarek'e karşı ayaklandı, ordunun da desteği ile Diktatörü devirdi. Mısır'da ilk kez bir yıl önce özgür seçimler yapıldı. Mursi, yüzde 51 oyla seçildi. Ama bir yıl sonra, Mursi de devrildi.  Demokrasi yeniden askıya alındı.

Dünyanın neresinde olursa olsun, bir ülkede demokrasinin askıya alınması, seçimle işbaşına gelmiş insanların, askeri darbe ile silah zoru ile devrilmesi, insanlık ve demokrasi adına üzücüdür.

Türkiye giderek hiç kimsenin kendi hatasını görmediği bir ülke haline geliyor. İnsanlar arasında sevgisizlik artıyor. Siyasi liderler, toplum önderleri her fırsatta birbirlerine hakaret etmeyi, siyasetin gereği gibi görmeye başladılar. Hiç kimse, tansiyonu düşürmek için fedakarlık yapmıyor. Tam tersine, “Kim rakibine daha çok hakaret eder, kim siyasi rakibini daha fazla suçlayıp, halkın gözünde küçük düşürürse o kazanır” gibi bir mantık üzerinden siyaset yapılıyor.

Mısır'da yaşananlardan ders almamız lazım. Bu ülkede artık siyaseten düşmanlıkları körüklemek yerine, ateşin üzerine biraz su dökmek için çaba harcamak lazım.

Uzlaşma kültürünü, birbirimizi anlamayı, birbirimizi sevemesek bile, saygı göstermeyi öğrenmek lazım.

Günün birinde Türkiye de Mısır gibi olur demiyorum. Ama böyle bir riskin sıfır olduğunu da kimse inkar edemez. Mısır'ı bu hale getiren gelişmeleri inceleyin, Türkiye'de yaşananlarla önemli benzerlikler olduğunu görürsünüz.

 

RESİMALTI: GEZİ PARKI OLAYLARI

*-*********

 

 

 


 

 

 

 

 

Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi