Çok iyiyiz abiler!..

Çok iyiyiz abiler!..

14 Mayıs 2013 09:46
A
a
Sütiş Eskişehir

Görüşler

 

Bir teftişe hazırlanıyorduk…

Tugay komutanımız bölüğümüzü denetleyecekti.

Günler önceden haber verildi ve günlerce prova yaptık...

Artık hazırdık ve teftiş günü geldi çattı...

Tugay Komutanı takım takım geziyor, komutanlar da hep yedek subay...

"Nasılsınız asteğmenim?" komutuna,

"Sağolun Komutanım" diyen rahatlıyordu...

Sıra İzmirli bir arkadaşa geldi..

"Nasılsın asteğmenim?"

İzmirli olanca gücüyle bağırdı:

"İyiyim abiiiii..."

…….

Donup kalmıştık!

Ama komutan da baba adamdı..

"Gülüp geçti..."

Aynı arkadaşımızın terhis olduktan sonra da çalıştığı bankanın müdürüne günlerce..

"Emredin komutanım" dediğini duyduk...

…….

Yakında "askerlik anıları"nı da yasaklarlar düşüncesiyle aktardık bu olayı...

Zaten, Özal'ın askeri şortla denetlemesinden sonra yıkılmıştı tabular…

Sivil-Asker, öyle yakınlaştılar ki..

"Kanka bile oldular!.."

En büyük örneği de..

"Erdoğan ve Büyükanıt..."

Nerede?

"Dolmabahçe’ de..."

…….

Başbakan Erdoğan'ın bile, "Durumuna üzülüyorum" dediği bir Genelkurmay Başkanı içerde... .

Yüzlerce asker de öyle...

Ama Reyhanlı kangölü!

Ve de "barış süreci" yaşıyoruz!

Düne kadar , "Ilımlı  İslam'a doğru marş marş" diyorduk…

Ya bugün?

"Nasılsınız arkadaşlar?" diye bir soran olsa, hep birlikte bağıracağız:

“Çok iyiyiz abiler!.."

 

 

Gerilim

 

Erdoğan 29 Mart'ta CNN'e verdiği demeçte   "PKK'lıların silahla sınırdan geçmesine göz yummak yardım yataklık suçudur" dediğine göre komutanlar artık "Ergenekon" değil, "PKK'ya yardım ve yataklık" suçundan tutuklanacak...

Akif Kökçe

 

Günün Balı

Dünyanın eşi bulunmayan tek varlığı, yaradılışın en bulunmaz örneği annelerdir...

Beethoven

 

 

Günün Sorusu

En geçerli küfür nasıl olur?

"Ana avrat" düz mü?

"Şeyimin şeyi" gibi kibar mı?

Yoksa dümdüz: "Edepsizler mi!.."

Balthör

 

Kıssa-dan

Minnet borçlarını ödeyenlerin hepsi yine de nankör olmadıklarını iddia edemezler...

La Hochefoucauld

 

Cuk

Yüz nakilleri çoğalmış.

"Demek, ikiyüzlülüğe kesin çare bulundu!"

 

Günün Sözü

Arsız ayrıcalıklar eken, azgın isyanlar biçmek zorundadır...

Claude Tillier

 

 

Sözün değil özün bittiği yer!

 

Bu kadar "Bilge"nin olduğu bir ülke daha var mıdır? Bilemiyoruz...

Bir olay oluyor, ülke sarsılıyor, çıkısını toplayan ekran başına…

Hepsi bir ahkam kesiyor ki, hayret etmemek mümkün değil...

Bu ülkede söz biter mi?

Mikrofon uzatılan her siyasetçi mutlaka konuşur.

Ama yalnız siyasetçi mi?

"Gazeteci kimliği altındaki bavulcular!"

Emeklisi..

“Avukatı, danışmanı herkes bilge..."

Canlarımızın   yittiği zamanlarda devlet adamları maskesi takanlar, ekranların karşısına geçip, "Sözün bittiği yerdeyiz" diye dramatik bir açıklama yaparlar...

"Sabrımız taşıyor" dedikçe, "yalancı pehlivan"dan farksız olurlar...

Hem de "ABD" anında "Sakın haaa!" diye uyarırken...

Kısacası..

Yönetenler ve onların sözcülerinde, "Sözün bittiği yerdeyiz" diye diye bir türlü söz bitirip de icraata geçilemediği için, ülkede "sözün değil özün bittiği yer"e   getirilmiş bulunuyoruz...

Bu öz de..

"Güven duygusudur..."

Müttefiklere ve en önemlisi devlete olan güven duygusu...

 

 

 “Vekil adı bile değişmelidir”

 

Milletvekillerinin, sorumsuz padişahlar gibi kendilerine menfaat yağdırması dünya   parlamentolarında görülmüş olay değildir.   Emekli sürünürken, asgari ücret açlık sınırının altındayken, vatandaş zar zor geçinirken bu ölçüde yağmacılık vicdanlara sığmıyor...

Milliyet okuru “Metin Altay" diyor ki:

-Özlük haklarının belirlenmesi yetkisi vekillerin elinden alınmalıdır. Çünkü kötüye kullanıyorlar. Nasıl asgari ücret için tespit komisyonları mevcut ise, "usul" aynı olmalıdır.

Asıllarından tam anlamıyla koptular, bu nedenle "vekil" adı bile değişmelidir...

 

 

Torunlar anlatmakla bitme z

 

Rahmetli Dr. "Sıtkı Ünal"la karşılaşmıştık bir gün…

"Ne yapıyorsun?" deyince, "Yazıp-çiziyoruz, torunlarla da yatıp - kalkıyoruz" yanıtını vermiştik...

Güldü... "Bizim de öyle bir arkadaşımız vardı" dedi:

- İki sözün birinde "torunlar" der başka bir şey söylemezdi... Bir gün yine kalabalık bir konuk grubuyla onun evindeydik... Başladı yine torunlarını anlatmaya… Efendim, "küçüğü böyle" demiş, "büyüğü yapmış" derken hanımı atıldı:

"Yeter artık bey" dedi:

"Kendi çocuklarınla bu kadar ilgilenmemiştin!"

Bizim arkadaş, "Çok doğru hanım" diye karşılık verdi:

"O zamanlar seninle ilgileniyordum!.."

…….

Geçen gün dostumuz "İsmail Demirci" ile karşılaştık... Tanıyanlarınız çoktur, "Katibim" köşe başlığı ile yazardı... O da bugünlerde torun aşkında...

5 yaşındaki "Yağız" gelmiş evine ve hemen kitaplarını karıştırmaya başlayınca İsmail atılmış:

"Fazla karıştırma, nasıl olsa ölünce senin olacak…"

Bir hafta sonra bir daha gelmiş "Yağız" ve yine gözünü kitaplara dikmiş... Bakmış, bakmış ve sonra dedesine dönmüş:

"Sen ne zaman öleceksin?"

" O çıngırakları var yal"

 

Adam gitmiş papaza günah çıkarmaya:

"Çok kötü bir huyum var, dayanamıyorum muhterem peder!"

- Anlat bakalım ne olmuş?

"Geçenlerde evimize misafir gelen karımın arkadaşını becerdim, baldızın bir yakınını, üst kattaki madamın gelinini, temizliğe gelen kadını, onun kızını... Hiçbiri elimden kurtulamadı... Utanıyorum artık..."

Papazın dikkatini çekmiş:

"Ayak bileklerindeki şeyler nedir öyle?"

Adam, "Çıngıraklar efendim" demiş:

"Karıncalara karşı, karıncalar ezilmesin diye onları uyarıyorum!"

Tepesi atmış papazın ve "Defol git be adam!" diye bağırmış:

"Sen o çıngırakları şeyine tak da duyan kaçsın!"

 

 

Nereden bulabilirim?

Adam kitapçıya gitmiş ve görevli bayana sormuş:

-Afedersiniz, "Erkeklerin, kadınlara karşı dayanılmaz üstünlüğü"nü anlatan bir kitap arıyorum, nerede

bulabilirim?

"Doğru gidip, sola dönün" demiş kız:

"Masal kitapları reyonunda görebilirsiniz!"

 

 

Günün Şiiri

 

Bir sabah vakti

Sabah akşam hep aynı düşüncede

Yorgun dert gölümde keder içimde

Gençliğim geçiyordu bir kahvede

Yola çıktım bir saban vakti erken

Gördüm neş'eyle uçuşan kuşları

Değirmen çeviren yiğit suları

Bal veren meyve veren arıları

Başladım güne vakit geçirmeden

Namık İrfan Gökçay (Varlık-1951)

 

 

 

 

 

 

 

Günün Olayı

Başbakan Erdoğan, "PKK nasıl geldliyse , öyle gider" diyor.

Bilmeyen de " 50 bin kişinin katilleri" değil de, ülkeye kaçak yolla gelen mülteciler yolcu ediliyor   sanacak...

Gülhan Elmas

 

Günün Biberi

Tümamiral Semih Çetin’in yazdığı "Hasdal”da   Bir Amiral" kitabı hakkında soruşturma açılmış.   Askere atılan iftiralar "iddianame" olurken, askerin savunması bile "suç" oluyor!..

 

 

Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi