CHP'de çarşaftan bloğa

<w:LatentStyles DefLockedState="false" DefUnhideWhenUsed="true" DefSemiHidden="true" DefQFormat="false" DefPriority="9

5 Mayıs 2012 00:00
A
a
Sütiş Eskişehir

 

 

Büyük  tartışmalar sonucu  kabul edilen CHP’nin yeni tüzüğünde, seçimlerin “Çarşaf ya da blok”liste ile yapılabileceği yazıldı.

Ama, şimdiye kadar hiçbir kongrede,

“Çarşaf liste  uygulanmadı.”

Adaylar:

“Blok liste oylamasını tercih etti.”

İşte en basiti, Eskişehir Odunpazarı ve Tepebaşı kongreleri

Geçen gün duydum.

Odunpazarı İlçe Başkanı Erdal Çakıcıer, il kongresinde de,

“Çarşaf yerine blok liste uygulanacak”demiş.

Şimdi şu soru akla geliyor:

“Hangisi daha geçerli? “

Blok liste mi? Yoksa çarşaf liste mi?

Ekip çalışması ve kadro olayı dediğiniz de “Blok”liste olabilir.

Ama  seçme ve seçilmenin   tabana  yayılması, isteyenin aday olması, istediği adaya  oy vermesi  dediğiniz de “Çarşaf “öne geçe bilir.

Artı, çarşaf liste zaman ister, okuma yazma ister, isim belleme ister.

Bin kişinin ya da daha fazla ismin yer aldığı “Çarşaf” listeyi düşünün.

Bazıları  bunun  için anahtar liste  kurnazlığına  yatsa  bile zor iş değil mi?

--//--

Her neyse, gelelim  CHP’de  20 Mayıs 2012  tarihinde  yapılacak il kongresine.

Şimdilik açıklama yapan olmasa da, il başkanlığı için isimler dillendiriliyor:

“Erman Gölet, Erdal  Caferoğlu,  A.Kadir Adar,  Nihat Çuhadar.”

Erman  Gölet  peşine  takdığı ilçe  başkanları  Erdal Çakıcıer ve Vural Yörük ile, hava yapa dursun, partinin tabanı endişeli.

AKP’nin  kapı kapı  dolaştığını  belirten  politik gözlemciler:

“Baskın  bir yerel seçim CHP için yıkım olabilir” yorumunu yapıyorlar.

 CHP içe dönük politikaya devam ediyor nedense.

İl Kongresi  kulisleri  sürerken, kurultay  delegelerine çevrildi  gözler.

“Sütten ağzı yananlar, yoğurdu üfleyerek içermiş” ya...

 Ona  benzedi işler.

12 kişilik Kurultay Delegesi  nasıl  saptanacak  göreceğiz.

Altısı içerden, altısı dışarıdan mı olacak?

Gene “Önder Sav”adı  konuşulacak mı?

Öyle diyenler  var çünkü.

--//--

Kazım Kurt ile ayak üzeri konuştuk.

“Nasıl gidiyor” dediğimde,

“Her şey yoluna  girecek”yanıtını  verdi  gülerek.

Doğrusu neyin yoldan çıktığını, neyin  yola  gireceğini anlayamadım.

 

5 Mayıs 2012-05-02

Günlerin getirdiği

 

Çevre yolu ve üst geçitler

Önceki  gün “Adak kurban” almak üzere, eski  hayvan pazarının o tarafa  gittik. Kurbanlık  satıcının hayvanları  Takkalı’daymış. Yanımıza  aldık, Takkalı’ya  gittik. Gittik ama  nasıl?  Çevreyolu boyundan  karşıya  geçmek için  uzun uzun dolaştık. Bu arada  yarım yamalak  yapılan  üst geçidi ve üst geçide karşın  insanların  nasıl  tehlike içinde  karşıdan karşıya  geçtiklerini  gördüm. Vatandaşlar diyorlar ki “Burada  tehlike zor önlenir” Evet. Doğru şehir ile  karşıda ki mahalleler kopmuş  gibi.

Her neyse  Eskişehir CHP Milletvekili,  Kazım Kurt  Ulaştırma  Bakanlığına “Eskişehir Çevre yolu ne kadar  güvenilir. Üst geçitler yeterli midir”diye sormuş. Bakanlık verdiği yanıtta “Üstgeçitler güvenlidir.  Üstgeçitlerden günde 6 bin 979  kişi geçmektedir” demiş. Bir hayli ilginç değil mi? Kazım Kurt diyor ki “Böyle baştan savma yanıt olmaz.  Vatandaş üst geçitlerden yakınırken,  bakanlığın yeterli demesi, dahası  geçen insanların sayılmış gibi  gösterilmesi  bana komik  olarak geldi. Sekiz  üst geçidin  hangisinin başında adam var ki,  geçenler sayıldı  anlayamadık” Fazla  söze  gerek yok sanıyoruz.  Yaşayanlar  ortada  çünkü.  Geçenler,  geçerken  kazaya kurban gidenler de.

 

---Süt içen çocuklar—

Yıllar önce okullarda “süt tozu”dağıtılır.  Hizmetliler bu süt tozlarını  suyla   karıştırırlar ve çocuklara  içirirlerdi.  Çok ilginç “Bu yardımın   ABD tarafından yapıldığını” herkes  bilirdi. Dahası kamuoyun da  süt tozları için  “hayır kampanyaları” başlatılmıştı.   Daha sonra yardımın şekli değişti. Fındık, üzüm gibi  maddeler dağıtıldı.  Okullara çuval çuval gelen maddeler  çocuklarımıza   yemeleri için  verildi. Ve bu  yardımında uzun ömürlü  olmayıp  kesildiğini  görmüştük.   Dikkat edin, nereden çıktıysa çıktı.   Şimdi de paket süt dağıtılmaya başlandı çocuklarımıza. İhtiyacı olsun olmasın   her okula koli koli dağıtılan  sütü  içen çocuklar son günlerde “zehirlenmeye başladılar”  Televizyonlarda ve  basında  izliyoruz.  Paket içinde ki sütü içen  çocuklar  zehirlendikleri için  hastanelere  kaldırılıyorlar.  Türkiye’nin  her tarafında başlayan zehirlenme olayına ne yazık ki, Eskişehir’de katıldı.   Anneler “çocuğumuza süt içirmeyiz”diye  feryat ediyorlar. Okul  yöneticileri  tedirgin. Okullara dağıtılan sütün  kaynağı  için farklı yorumlar  yapılıyor.  Milli Eğitim Bakanlığı başta olmak üzere bazı bakanlar “Çocuklar süt içmeye alışkın olmadıkları için  böyle yapıyorlar”  diyorlar. Dün gene  Eskişehir’de   değişik yönlü yakınmalar  aldık.  Sütün  kaynağı neresi?  Parasını kim  ve nereden  karşılıyor?  Çocukların süt içme zorunluluğu var mı?  Bilen  yok. Bekleyeceğiz  mecburen.   Tren nerede duracak?

 

 

Vatandaş soruyor

 Fenni muayene çıkmazı

Ticari taksi  sahibi  Hüseyin  B.  Zamanı  geldiği için   aracını fenni  muayeneye  götürmüş. Her türlü  denetimi yapan   yetkililer “Gaz sızdırmazlık” belgesi  istemişler.  Okurumuzdan   gereği gibi yaptırmış.  Tekrar  aynı yere gidip,  fenni muayeneyi yaptırmış.  Yaptırmış yaptırmaya da  Hüseyin B.nin kafası karışmış. Başka birinden  istenmeyen “Gaz sızdırmazlık” belgesinin  neden  kendisinden istendiğine akıl erdirememiş.

Diyor ki “Bu nasıl iştir anlamadım. Benden istenen  gaz  sızdırmazlık belgesi  başka sürücüden istenmedi. Acaba benim  aracıma  taktırdığım gaz tüpünün markasına mı  taktılar kafayı. Çünkü  tüpün markası  dışında  her şeyimiz aynıydı. Bu çifte standart değil de nedir?  Yetkililerden bunun yanıtını istemek hakkım olmalı değil mi?”

Haklı ve  yerinde  bir soru. Eğer Hüseyin beyin aracında ki  tüp  yasaksa neden   taktırıyorlar değil mi?   Yasak değil se,  neden “ sızdırmazlık belgesine” takıyorlar.

 

 

 

 

 

 

 

Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi