Prof.Dr. Alper Çabuk

Çevre gölü

1 Ağustos 2016 09:00
A
a
Sütiş Eskişehir
Yaşam alanlarımızın bizim yaşam sistemlerimize destek veren unsurlarını tahrip ederek, yaşam alanlarımızı her geçen gün biraz daha sınırlayan, doğal afetlerin oluşmasının ve bu afetlerin verdiği tahribatın artışına neden olan küresel iklim değişiminin en önemli sebebi fosil yakıtlar. Geçen haftaki yazımda fosil yakıt kullanımının sınırlanması amacıyla Norveç’in 2025 yılına kadar ülke içinde fosil yakıt kullanan araçların kullanımı yasaklayacağı haberini paylaşmıştım sizlerle... Geçen hafta içinde Norveç’ten sonra Dünya otomotiv lideri Almanya’nın da 2030 yılına kadar ülkesi içinde fosil yakıt kullanan araç üretimini durduracağı kararı paylaşıldı. Ayrıca Almanya elektrikli araçların kullanımın artması için bazı teşvik programları uygulayacağını duyurdu.  

Küresel iklim değişiklikleriyle mücadele anlamında daha önce 2050 yılına kadar ülkede enerji kaynaklarının sadece rüzgar, güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilmesini kabul eden Almanya, küresel iklim değişikliklerine neden olan karbon emisyonları salımlarına karşı savaşına otomotiv sektörüyle devam ediyor. Yapılan açıklamaya göre, 2030 yılına kadar geçen sürede tüm otomobiller sıfır emisyon değerine sahip olacak ve fosil yakıt kullanan araçların üretimi tamamen durdurulacak.  LOG’un haberine göre Dünya otomotiv devi BMW, Mercedes, Volkswagen gibi Alman üreticiler bu durumla ilgili gerekli çalışmalara çoktan başladılar bile. BMW’nin son yıllarda pazara sunduğu I3 ve I8 gibi elektrikli otomobillerle otomotiv sektöründe artık söz sahibi olmaya başlaması, Daimler’in yeni elektrikli şasi mimarisini tanıtması, Volkswagen’in kendini aklamak için yeni elektrikli konseptler sunması bu karara hazırlıklı olduklarını destekler nitelikte. Diğer taraftan Almanya’daki kullanıcıların henüz bu karara hazırlıklı olduklarını söylemek pek de mümkün değil, zira Almanya’daki benzinli otomobil sayısı ise son verilere göre 30 milyon. Dizel araç sayısı ise 14,5 milyon; yani bu karar kullanıcı tercihlerini Almanya’da önemli ölçüde etkileyecek ve değiştirecek gibi gözüküyor. Bu nedenle aşamalı bir geçişi sağlamaya çalışan Alman hükümeti fosil yakıt kullanan araçları tamamen ortadan kaldırma aşamasına gelmeden önce 2020 yılına kadar olan 4 yıllık süreçte karbon emisyon değerini kayda değer bir miktarda düşürmeyi hedefliyor ve yakın zamanda benzinli araçlardan ve karbon dioksit gazından tamamen kurtulmak için elektrikli taşıtların daha çok rağbet görmesi için teşvik çalışmalarına da başlamayı düşünüyor.

…………………………

Cuma akşamı 15-20 dakika yağan sağanak yağmur, Eskişehir yollarını yine göle çevirdi. Yağmura tam çevre yolunda yakalandım. Onlarca araç göle dönüşmüş yol üzerinde arızalanmış ve yolda kalmıştı ve bu da yol üzerinde biriken sular nedeniyle aksayan trafiği iyice aksatmıştı. Yer yer yoldaki sular tahminen 30-40 cm yüksekliğe ulaşmıştı. Biz de bir tabir vardır; işi gücü olmayan kişilere kaldırım mühendisi denir. Bence bu tabir, her ne kadar kaldırım mühendisliği gibi bir meslek olmasa da,  kaldırım mühendisliğini hafife alan bir tabir. Zira kaldırım ve yol mühendisliği son derece önemli konular. Hem trafik güvenliği, hem nitelikli kentsel alanlar, hem de sellerin önlenmesi anlamında doğru çözümler gerekiyor. Yıllardır söylerim bir ülkenin medeniyet düzeyi kaldırımlarından belli olur diye. Geçen haftalarda Viyana’daydım. Talihsizlik, orada bulunduğumuz süre boyunca hava oldukça yağışlıydı; öyle yaz yağmuru gibi değil, bildiğiniz bahar yağmurları gibi… Kimi zaman yağmurdan gözümüzü açamadık. Orada geçirdiğimiz dört gün boyunca şiddetli yağışa rağmen yollarda bir su birikintisi dahi oluştuğunu görmedim. Daha da ilginci, üzerlerimize ne bir damla çamur bulaştı, ne de orada bulunduğumuz süre boyunca yoğun yağmur altında kullandığımız aracımız kirlendi… Önemli bir ayrıntıyı daha belirtmek isterim; Viyana’da musluktan akan sular da içilebiliyor. İşte bu yüzden önemli kaldırım ve yol mühendisliği… İşte bu yüzden yollar ve kaldırımlar medeniyetin göstergesi… 

Daha önce bazı yazılarımda ifade etmiştim. Giderek artan kuraklık riskine ve yağışların afet olmasına karşı yeşil altyapı sistemleri tasarlanması gerektiğini... Bizim medeniyetimize yakışan kısa bir süre sonrasında göle dönen yollar değil, yağmurda yolların göle dönmediği, üstümüzün başımızın çamur olmadığı, musluktan akan suyun içilebildiği çözümler bizim medeniyetimize yakışanlar...
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi