Cemal Enginyurt AK Partili değil MHP'liydi

Şeker Pancarı taban fiyatlarının belirlenmemesi sıkıntı yaratıyor. Meslektaşım Ali Baş konu hakkında güzel bir yazı kaleme alarak, "Bizden neden bir Cemal Enginyurt çıkmıyor?" diyerek iktidar milletvekillerini işaret etti. Bir diğer meslek büyüğüm Hakkı Sağlam da "İktidar Milletvekilleri 20 kilometrelik Alpu yolunu bile yapamıyor" diyerek Ali Baş'a gönderme yapmış.

Şimdi MHP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt'un fındık fiyatlarına gösterdiği tepkiden sonra partisinden kovulduğunu biliyoruz. İşin doğrusu Sayın Enginyurt'un partiden atılmasına tek bir olay sebep vermedi. Sayın Enginyurt iyi bir milliyetçi. Namuslu bir insan. Ancak dilinin de kemiği yok. Haklı olduğu noktalarda bile öyle laflar ediyordu ki, haklıyken haksız duruma düşüyor, partisini de zor durumda bırakıyordu. Hele İYİ Partililerle giriştiği bir münakaşada ağzından çıkan bir söz var ki, burada paylaşmaya hiç niyetim yok. Dolayısıyla MHP yönetimini Cemal Enginyurt'a yeterli sabrı gösterdiler. Ancak bir noktada da o sabrın sınırına varıldı. MHP'yi yönetenler zor bir karar aldılar, ancak alınması gerken bir karardı.

Biz tekrar "Eskişehir'den Cemal Enginyurt neden çıkmaz?" tartışmasına dönelim. Her nedense Ali Baş da Hakkı Sağlam da üç AK Partili milletvekilimiz Nabi Avcı, Harun Karacan ve Emine Nur Günay'dan bir çıkış yapmalarını bekliyor. İyi de Cemal Enginyurt AK Partili değildi ki. MHP milletvekiliydi kendisi. Cemal Enginyurt gibi halkını savunan, ancak bunu lisan-ı münasiple yapabilecek bir MHP'li milletvekilimiz olsaydı keşke. Şöyle çiftçinin alın terini savunan bir milletvekili...

Tebrikler Tepebaşı

Tepebaşı Belediyesi'nin belde evleri iyice yaygınlaştı. Ahmet Ataç ve arkadaşları Belde evlerini hayata geçirerek vatandaşın pek çok sorununa çözüm buluyorlar. Kendilerini tebrik ederiz. Bilindiği gibi salgın hastalık belimizi büktü. Okullardaki eğitim bile sürekli aksıyor. Zaten çocuklarımızı eğitmeye bir türlü gerekli özeni göstermiyoruz. Bir de salgın hastalık çıkınca iyiden iyiye eğitim sistemimiz arap saçına döndü. Uzaktan ve internet üzerinden yayın yaparak eğitimin devam etmesine çalışıyoruz. Tabii Hükûmete, "Neden eğitim sistemimiz kötü?" diye eleştiri getiriyoruz. Ancak uzaktan eğitimden başka çarelerinin olmadığını da hatırlamak lazım.

Her neyse... Biz gelelim Tepebaşı'na. Belde evlerinde bulunan bilgisayar ve internet erişimi, vatandaşlarımızın imdadına yetişti. Pek çok genç pahalı olduğu için internete erişemiyor. Ancak Tepebaşı Belediyesi'nin belde evlerinde internet bedava. Benzer uygulamaların yaygınlaşmasını bekliyoruz. Sadece belediyelerimiz değil, herkesin ama herkesin eğitim için seferber olması lazım. Milletçe ne çekiyorsak, eğitimsizlikten çekmiyor muyuz?