Büyükerşen ağladı!..

Görüşler

Gazeteleri almış çocuklar, bir poşetin içinde ve sandalyenin üzerinde... Bir yanı gözüküyor…

En üstte "Anadolu...”

Çayımızı yudumlarken gözümüz takıldı manşete:

"Büyükerşen ağladı..."

Hemen bir diğerini düşündük.. Olur ya:

"Timsah gözyaşları!.."

Uzandık poşete, açtık ve rahatladık:

"Büyükerşen basını ağırladı..."

………

Hey gidi yıllar... Ölüme adım adım yaklaşırken kaleme almış "Çiğdem Talu..." Heykeller için aşk, insanlar için sevgi üzerine yorumlamış:

"Hani bir yıldız kayar da birden...

İşte öyle bir şey!.."

Bir dilek tutmaya bile zaman bulamazsınız..

Gücünüz yetmemiştir yansıttıklarını görmeye...

"Size, Eskişehir’e ve topluma verdiklerine..."

Büyükerşen’in rektörlüğünün bittiği gün bir arkadaşımızın düğününe gitmiştik..

İki dostumuz güler yüzle karşılamıştı.

Biri hatır sorarken, diğeri içindekini döktü:

"Bırak şunları yahu! Önder Bey’e başın sağolsun de yeter!"

Öyle ya..

“Bayat Pazarı"ndan çıkıp "Beyaz Saray"da oturacaksın. .. Eskişehir’i dünyaya duyuracaksın... "Çekilmezsin tabii..."

………

Aradan tam 20 yıl geçmiş...

Bugün de "Büyükerşen" düşmüyor dillerden...

Nedendir bilinmez!

Belirli "bir kesimde, acayip bir "Büyükerşen titreşimi" var!.. Hele yaşına takmıyorlar mı, ayıp!..

"Adını duyunca donuyorlar!"

Bizim gözler bile poşette şaştı kaldı!

Nasıl gördük?

"Büyükerşen ağladı..."

Bir başkasını nasıl düşledik?

"İşte timsah gözyaşları!"

………

Heykeller için aşk, insanlar için sevgi...

Ne güzel dile getirmiş Çiğdem Talu.

"İşte öyle bir şey!"

Ben kimim?

Bursa’daki olaydan sonra siyasetçilerin "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?" sorusu yine gündeme geldi.

ABD’de bir polis trafiği ihlal eden aracı çeviriyor...

Araçtaki siyasetçi polise klasik soruyu soruyor:

"Sen benim kim olduğumu biliyor musun?"

Polis hemen merkezi arıyor ve amirlerine soruyor:

"Adamın birini çevirdim. Kim olduğunu bilmiyor. Bana kim olduğunu soruyor..."

Günün Şiiri

Tutku

İlkin diri aydınlıkta sana ilkin bu merhaba

Şenliklerle yöremde çiçekler mi yanar durur

Yaşarken kutsal dostluğunu arada bir ellerinde

Gözlerim nasıl sessiz umutla gözlerini bulur

Sonra aksam olur anlarım bir günüm daha

Seninle değerlenmiş değme güzel şeylerden

Sesini duyar gibi olurum hep orda içimde

O sözler o gülüşlerdir beni öyle deli eden

Durduramam artık yüreğimi bu tutkuyla hiç

Durduramam gitsen de buradan uzak kentlere

Bana kalır gizlerin anıların anlatamam

Ararken günler boyu ama belki boş yere...

Cevdet Atmaca (Varlık-1959)

Günün Olayı

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, "Diyanet İşleri laikliğe değil, sünnete bakmalı" demiş.

İnsaf yahu!

Devletin karışmadığı "bir tek oramız kalmıştı...

Akit Kökçe

Günün Biberi

Balyoz mahkemesi 16 yıl hapse mahkum ettiği Güllü Salkaya’yı hala erkek sanıyormuş.

Olabilir.

Ama Güllü Salkaya o mahkemeyi mahkeme sanmıyor!

Fahrettin Fidan

Holmes ve Dr. Watson'dan

Uzun ve yorucu bir görevden sonra "Sherlock Holmes ve Dr. Watson” kamp kurup dinlenmeye çekilmişler.

Gecenin bir saatinde Holmes,"Doktor” demiş:

"Yukarıya bak ve bana neler gördüğünü söyle."

Watson,"Milyonlarca yıldız görüyorum" demiş:

"Astronomi açısından bakarsak, milyonlarca galaksinin varlığı demek. Bu da dinsel açıdan Tanrı'nın ne kadar büyük olduğunu kanıtlar."

Bakmış, Holmes güzel dinliyor devam etmiş doktor:

"Meteorolojik olarak, yarının güneşli ve harika bir gün olacağını gösterir. Peki, bütün bunlar sana ne anlatıyor üstad?"

İşte, bu soru da Holmes’i çıldırtmış:

"Çadırımızın çalındığını,salak!"

Kadınlara karşı

Adam kitapçıya girmiş ve sormuş:

"Sizde kadınlara karşı zafer kazanan bir erkek romanı var mı?"

Tezgahtar, biraz öteyi işaret edip "Var beyim var" demiş:

"Şuradaki masal kitapları bölümünde!.."

Kolsuz Yaşar’dan

Çok şıktı. Takım elbisesi de yakışmıştı

Yalnız fiyat etiketi hala duruyordu.

"Yooo.. Değişmedim" dese de her şey ayan beyan belliydi.

"Herkesin bir fiyatı var" der gibiydi.

İşte, bu yakışmamıştı!..

Günün İncisi

Tek bir sorunsa eğer söz konusu olan, bunun çözümünün olmadığını bilmenin kimseye yararı yoktur.

Elias Canetti

Günün Balı

Hızlı yiyenleri uyaran "akıllı çatal" üretilmiş

Bizim yiyiciler o kadar hızlıdır ki, farkedinceye kadar o çatalı bile yerler...

Kupa Eskişehirspor’a yakışır

Mersin idmanyurdu her ne kadar eksik bir kadro ile çıksa da, alınan üç puan güzel oldu...

Hem de böylesine bir hava koşullar altında...

Şunu belirtmek gerekir ki, Mersin özellikle ikinci yarıda yüreğimizi kaldırdı!

Attıkları golden sonra, Necati'nin farkı yeniden ikiye çıkan golüne kadar sahadaymış gibi donduk kaldık!

Ama dedik ya..

Her şeye karşın alınan üç puan önemliydi...

Bundan sonra ilk iki için iki rakibimiz Olduğu da gerçek...

Hem Antalya'yı, hem Trabzon'u yenecek güç­teyiz...

Kısacası..

Ersun Yanal, ve takımımıza özellikle kupada güveniyoruz...

Ve de inanıyoruz..

"Ziraat Türkiye Kupası Eskişehirspor’a yakışır…”

Ben kimim?

Bursa’daki olaydan sonra siyasetçilerin "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?" sorusu yine gündeme geldi.

ABD’de bir polis trafiği ihlal eden aracı çeviriyor...

Araçtaki siyasetçi polise klasik soruyu soruyor:

"Sen benim kim olduğumu biliyor musun?"

Polis hemen merkezi arıyor ve amirlerine soruyor:

"Adamın birini çevirdim. Kim olduğunu bilmiyor. Bana kim olduğunu soruyor..."

Günün Şiiri

Tutku

İlkin diri aydınlıkta sana ilkin bu merhaba

Şenliklerle yöremde çiçekler mi yanar durur

Yaşarken kutsal dostluğunu arada bir ellerinde

Gözlerim nasıl sessiz umutla gözlerini bulur

Sonra aksam olur anlarım bir günüm daha

Seninle değerlenmiş değme güzel şeylerden

Sesini duyar gibi olurum hep orda içimde

O sözler o gülüşlerdir beni öyle deli eden

Durduramam artık yüreğimi bu tutkuyla hiç

Durduramam gitsen de buradan uzak kentlere

Bana kalır gizlerin anıların anlatamam

Ararken günler boyu ama belki boş yere...

Cevdet Atmaca (Varlık-1959)