Ekranlarda söylenen o sözleri hepimiz biliyoruz!
İnsanı ürpertiyor! Nasıl olabilir, diyor! İnsan komşularını mı takip ediyor? Bitmek bilmeyen sorular!
Sevda Noyan, ekranlarda aynen şöyle demişti:
-
Ya bak 15 Temmuz kursağımızda kaldı. Yani yapamadık istediklerimizi. Boş bulunduk. Yani yanlış anlaşılmasın doğru anlaşılsın bizim aile şöyle bir 50 kişiyi götürür. Onu söyleyeyim. Biz çok donanımlıyız bu konuda maddi ve manevi olarak.
Biz liderimizin yanındayız. Asla yedirmeyiz. Ayaklarını denk alsınlar. Bizim hala sitede var 3-5. Benim listem hazır açıkçası…
.../…
“Niçin söylüyor” sorusuna kendim bir türlü yanıt bulamıyorum. Bir nedeni olmalı? Bir alt yapısı bulunmalı?
Aradığım cevabı bir AK Partili’de buldum. Bir dönem Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın metin yazarlığını
yapan Ankara milletvekillerinden Aydın Ünal, şu tespiti yapıyor:
-Fetullahçılık sadece örgüt mensubiyeti değil, tedavisi yıllar alacak bir zihin ve ruh hastalığıdır.
-
Düne kadar Fetullaha övgü düzenlerin bugün abartılı, ölçüsüz, dengesiz tepki vermeleri tam da bu zihin ve ruh hastalığının belirtisi Fetullahçı bir tutumdur.
-FETÖ ile mücadeleyi sulandıran, adalet ve hakkaniyeti örten de bu eski Fetullahçıların
abartılı, ölçüsüz, dengesiz tepkileridir.
-Mahcubiyetle kenarda oturup tedavi olmayı beklemesi gerekenlerin sahnenin en önünde bağırması ülke, millet,
ahlak ve din adına kaygı vericidir.
.../…
Son derece net, anlaşılır ve sade bir dille açıklanmış. Yaşamın her alanında bunlara rastlayabilirsiniz
. Dikkat edin bu ve benzerlerini söyleyenlerin hepsinin geçmişi kirlidir! FETÖ’ye bulaşıklığı vardır. Öğreti ve akıl oradan kalmadır. FETÖ’den vazgeçseler, o düşünce tarzından vazgeçemiyorlar! Düşünmeyi onlarla öğrenmişler.
Onlarla gelişip büyümüşler! Biri bitiyor, biri başlıyor!
LİSTE BARİ GÖRMEMİŞ
Cübbeli Ahmet hoca, katıldığı bir televizyon programında “6-7 ay önce bir kaç rüya gördüm. Bu rüyalara göre darbe tehlikesi var. Askeri bir darbe" ifadelerini kullandı.
Cübbeli Ahmet hoca, rüyasını tam olarak şöyle anlattı:
-Ben bu rüyayı yakın görmedim.
Yakın derken var 6-7 ay. Bir kaç rüya gördüm 15 Temmuz'dan sonra. Bu rüyalara göre darbe tehlikesi var. Askeri bir darbe. Ben durduruldum, indirildim, kimlik soruldu
. Sokağa çıkma yasağı var. Bu şekilde gördüm. Allah muhafaza buyursun!
…/…
Rüyayla ilgili söyleyeceğim tek sevindirici yan “öldürülecekler listesi görmemiş” olması!
Malum, son günlerde liste yapmak moda!
Listeyi görseydi işte o zaman durum tam bir felaketti!
İŞİN İÇİNDEN ÇIKAMAYIZ!
AVM’lerin açılışı serbest bırakıldı…
Ama zaten AVM’ler kapatılmamıştı ki! AVM’ler kendi kendilerini kapattı. Bir çok mağaza kepenkleri kapatınca
AVM’ler de kapatılmış oldu. Aslında kapatılan iki yer var…
Lokanta - restoranlar ile berberler!
Yakın temas var kapatılması normaldi! Bu kural katıksız bir şekilde uygulandı. Saç-sakal uzadı vatandaş papaz gibi oldu.
Kimisi saçlarını kaçak kestirdi, kimisi makineyle kendi kesti! Ama bir berberin yerini asla tutmadı.
Paketten yemek yemeyi daha çok gençler tercih ediyor. Büyükler ise dışarda yemek yemeyi sosyal aktivite, kültürel faaliyet,
dostlarla muhabbet olarak değerlendiriyor. AVM’ler ve berberler açılıyorsa, lokanta ve restoranların da açılması gerekirdi.
Elbette bir kuralı olmalı!
Zaten bundan sonra hayatımızda bir dizi kurallar olacak! Restoranlar metrekareye göre müşteri alabilecek örneğin
! Sinema-tiyatro salonlarında koltuk sayıları yüzde 50 indirilebilecek mesela…
AVM’lerin açılması salgının bittiği anlamına gelmiyor.
Normalleşmenin ilk adımı!
Ama sokakta kızdığımız kalabalık, AVM’de olursa işin içinden çıkamayız!
GÜNEŞİN DOĞUŞU!
Güneşin doğuşunu ne zamandır izlemiyorsunuz?
Sanırım yıllardır izlemeyenler vardır.
Umurunuzda da olmayabilir zaten...
Güneşin doğuşunu, günlük hayatımızda artık romantizmle ilgili değil mi?
Oysa basit bir kural vardır...
Güneşin doğusu genellikle kırlarda olur!
Şehirlerde mi?
Sadece bir ayrıntıdan ibarettir?
GÜNÜN SÖZÜ!
İnsanların değişmesi için 2 neden vardır. Birincisi çok şey öğrenmişlerdir. İkincisi canları çok acıtılmıştır.
Wanted
GÜNÜN KARİKATÜRÜ