Bu savaş bizim topraklarımızda!

1.Dünya Savaşı öncesi saflar belirginleşiyor. O dönemin en kudretli ismi Enver Paşa, İngilizlerle anlaşmak istiyor…
Özeti şöyle:
-Biz sizinle ittifak yapalım, savaşa öyle girelim!
İngilizlerin yanıtı bildiktir:
-Bu savaş sizin topraklarınız içerisinde yer alıyor. Sizin topraklarınızı paylaşmak için yapıyoruz!
Tarih ve coğrafya toprakları ne yazık ki toprakları sınır olarak ayıramıyor!
…/…
Aradan 100 yıldan fazla zaman geçti. Coğrafyaya bakıyoruz pek bir değişiklik yok! Suriye, ABD, Rusya, İran, İsrail, Fransa, İngiltere bölgeye karışıyor…
Mısır, Yunanistan fırsattan istifade Doğu Akdeniz’de egemenlik kurmak istiyor.
“Bizim Suriye’de ne işimiz var” sözünün bu nedenle pek bir hükmü yok! Siz istediğiniz kadar biz Suriye ile ilgilenmiyoruz, “karışmıyoruz” deyin!  Sınırları kapatın, deyin! Siz ilgilenmezseniz, onlar sizinle ilgileniyor.
Ortadoğu bir bataklık!
Üzerinize çamur sıçraması normal! Yapılması gereken, bu bataklıktan boğulmadan çıkabilmek!
 

AYNI KARARDAN TEREDDÜT ETMEM

1 Mart 2003 teskeresinin 17’nci yılında 22. Dönem CHP Eskişehir Milletvekili Mehmet Vedat Yücesan bir görüşlerini aktardı.
Yücesan’ın düşünceleri şöyle:
17 yıl önce bugün, 65 bin Amerikan askerinin Irak’ı işgal etmek üzere Türkiye’ye konuşlanmasına izin veren 1 Mart Teskeresi, CHP Milletvekillerinin yoğun çabası ile reddedilmişti. Tarih o gün bize Meclis'te bulunma ve kararın alınmasına katkı sunma onurunu yaşattı.
*
Bir kez daha tekrarlansa aynı kararı vermekte bir an bile tereddüt etmezdim. Biliyorum ki 17 yıl sonra Suriye’de, Libya’da yaşadıklarımız tezkerenin kabulü halinde Irak’ta ve ülkemiz topraklarında yaşanacaktı. Biz de milyonlarca mazlum insanın yaşamını ve vatanını kaybetmesinin sorumlusu olacaktık.
*
Her türlü baskı ve tehdide rağmen, ülkemizi böyle bir yanlışa sürüklemekten sakınan 22. Dönem CHP milletvekillerine, bizlerle birlikte hareket etme cesaretini gösteren bazı AKP milletvekillerine ve kararlı duruşuyla hepimize önderlik eden Sayın Genel Başkanım Deniz Baykal’a şükranlarımı sunarım.
 

SURİYELİLER NE DİYOR?

 
İstanbul’dan otobüsle Edirne’ye giden oradan da sınırı aşıp Avrupa’ya gitmek isteyen İdlibli Enis ile İHA röportaj yapmış:
Bakın Enis ne diyor:
-4 yıl önce Türkiye’ye geldim. Türkiye’de birçok sektörde çalıştım. Önce Yunanistan’a ardından ise Avrupa’ya gitmek istiyorum. Türkiye’de çok fazla Suriyeli var. Burada hiçbir şey kalmadı. Burada 4 milyon Suriyeli var. 2 milyon kişi daha yolda olduğu konuşuluyor.
…/…
Özeti bizim atasözümüze denk düşüyor?
-Misafir misafiri istemez ev sahibi hiç birini istemez!
Suriyelileri istemeyen Türkler ırkçı olurken, Suriyelileri istemeyen Suriyeliler ne oluyor acaba?
 

ESKİŞEHİR ESNAFINA DA BU YAKIŞIRDI!

 
Milletçe yastayız…
Bakalar, amcalar, dayılar…
Oğullar…
Ağabeyler, kardeşler, yeğenler…
Yitip gitti! Bizlere acılar kaldı…
Eskişehir, hizmet sektörünün yoğun olduğu bir şehir! Şehit haberleri gelince esnaf kendisi harekete geçti! Barlar sokağı olarak bilinen bölgenin esnafı kepenkleri açmadı, her tarafı Türk bayrağı ile donattı…
Hiçbir baskı ve zorlama yok…
Eskişehir esnafına, ticaret erbabına da bu yakışırdı!
 

REPLİK!

Hayatlarımızı bazen yakaladığımız fırsatlar belirler. Bazen de kaçırdığımız.
Benjamin Button