Bu raporları kim verecek!

Kırmızıtoprak Mahallesi’ndeki Aile Sağlık Merkezi’nde yaşanan hekim ile öğretim üyesi arasındaki kavga gündemdeki yerini koruyor.
Konunun özü rapor…
Avukatlık stajı yapmak için rapor Beyza Nur Katar, rapor almak istiyor. Olayın kahramanlarından olan  Doç. Dr. Duran Katar, olay günü Doktor Çalıkuşu’nun, şu ifadeleri kullandığını söylüyor:
 -Bizim Aile Sağlık Merkezi Derneğimiz var, biz derneğimizde karar aldık. Kimseye rapor filan vermiyoruz!
…/…
Bu konunun bence açıklanması gerekiyor…
Bu tür raporların verilip verilmeyeceğine dernek mi karar veriyor?

Eskişehir Bilecik Tabip Odası değil, sağlıkla ilgili sendikalar değil, İl Sağlık Müdürlüğü değil! Derneğin karar vermesi bana tuhaf geldi.
Bence bu rapor konusuna açıklık getirilmeli! Özellikle Aile hekimleri rapor konusunda büyük sıkıntı yaşıyorlar. Sadece “sağlıklı çalışabilir raporu değil” kastettiğim…
İşe gitmek istemeyen, Okuldan kaytarmak isteyen bir çok insan Aile hekimlerine rapor almak için gidiyor. Alamayınca öfkeleniyor, kabarıyor çoğu zaman hekimi tehdit ediyor, darp ediyor!
Öncelikle bu rapor konusuna açıklık getirilmesi gerekir. En başta olaya konu olan “Avukatlık stajı için rapor” alınması meselesi…
Aile hekimleri bu raporu verebilir mi veremez mi?
Vermeli mi vermemeli mi?
Aile hekiminin biri veriyor diğeri vermiyorsa bu uygulamanın gözden geçirilmesi gerekiyor…
 

EVET DARP YOK AMA ŞİDDET VAR!

 
Doç. Dr. Duran Katar, kendisinin Dr. Ezgi Çalıkışu’nu darp etmediğini söylüyor…
Evet darp yok ama!
Bir hekime, çalıştığı iş yerinde böyle bir baskı uygulanması, tehdit diline başvurulması, psikolojik baskı yapılması da hekime şiddettir…
Kadın bir hekime, bir erkek tarafından bu şekilde davranılması dünyanın her yerinde “şiddet” olarak tarif edilir.
Şiddet olması için ille yumruk ve tokat atılmasına gerek yok!
Rapor vermesi için zorlanması da şiddettir! Sürekli soru sormak da şiddettir! Yüksek yerleri anamaya çalışmak da şiddettir! Kadın hekimler belki de onlarca kez bu tür olaylarla karşılaşıyor. Bu nedenle de sürekli tedirgin durumdalar.
Lütfen, kendinizi hekimlerin yerine koyun!
 

NASIL DAYAK YEDİM!

 
Aile Sağlık Merkezi’nde yaşanan olayın ardından, ardı ardına açıklamalar geldi. Kimse olayın detayını falan araştırmadı…
Hekimlere yönelik çok daha büyük saldırılarda, çok daha büyük şiddet olaylarında, bu kadar açıklama yapılmamıştı…
Olayın kahramanı olan akademisyen Duran Katar, şu açıklamayı yapıyor:
-Asıl şiddet bize uygulandı!
Ardından da ekliyor:
-Kamera görüntüleri incelensin!
Kamera görüntülerinin bir kısmını ES TV’de yayınladık!
Duran Katar, bir akademisyen ve şunu söylüyor:
- Kızım araya girdi, doktor saldırınca. O arada kızıma da bir tane tekme geldi. Ben onun saldırısını engellemek için yer yer ayağımı ve elimi kaldırdım ama doktora herhangi bir şekilde dokunmadım. Kameralar incelendiği zaman kesinlikle doktorun kılına dahil dokunmadığım anlaşılacak!
- Çünkü ben onun suç olduğu biliyorum. Bu arada kızıma sürekli saldırıyor kızımı da aradan çıkaramayınca, bileğini büktü ve kenara attı. Bununla ilgili gittik rapor da aldık. Bu kez benim sol bacağımdan tutup kaldırdı ve betonun üstüne vurdu. Oradaki yaşlı hastalar tuttu. Allahtan beynimin üstüne düşmedim. Arabada eşim, durumu görüp bağırınca içeri kaçtılar!
…/…
 

KUTUPLAŞTIRMAMAK GEREKİR!

 
Kırmızıtoprak Aile Sağlığı Merkezi’nde yaşanan olayların ardından çeşitli sivil toplum örgütleri siyasiler açıklama yaptı.
Bu tür konularda olayı siyasallaştırmak en tehlikelisidir…
Siz bir açıklama yaparsanız hemen bir başkası da karşı açıklama yapar! Haklıyı haksızı karıştırırsınız…
Bu tür olaylarda kutuplaşma kolay sağlanır.
Haklı haksız birbirine girer!
Çok bağıran, çok gürültü yapan haklı konuma gelmez! Bir akademisyen ile bir hekimin tekme-tokat kavga etmesi bilimin yerini zorbalığın aldığının en büyük göstergesi…
Genç bir kadın hukukçu ile genç bir kadın hekimin o an dehşeti yaşadılar! Olay siyasi yöne çekilmemeli!
Beklemek, izlemek, dinlemek gerekir. Karar en son aşama!
 

ANINDA ÇÖZÜM!

Hekimle hasta arasında böyle konularda ihtilaf çıktığında ne yapılmalı! Sonuçta her sağlık merkezinde ve hastanede, güçlü kuvvetli vurdu mu yere deviren hekimler bulunmuyor.
Vatandaş, şikayetini nereye, nasıl anlatacak!
Vatandaşın sorunu acil olarak nasıl çözülecek!