Ülkemizde çöpten yemek toplayanların sayısı giderek artıyor. Bu durumu haber yapan biz gazetecilerin üzerinde mahalle baskısı uygulanıyor. Kusura bakmayın kardeşim; eğer ki bu memlekette insanlar sokak kedileri ve köpekleri gibi çöp karıştırmaya başladıysa, bunu yazmak durumundayız. Eğer böyle bir olayı haber yapmayacaksak, dükkanı kapatalım gidelim, gazetecilik filan yapmayalım...
Fakir mahallesinde yaşayan insanlarımız, zengin mahallelerine gelerek çöp karıştırıyor. Çürük bir soğan, salyaların bulaşmadığı bir ekmek parçası... Eğer şanslıysanız şımarık bir çocuğun, "Ya bunun ketçabı çok fazla" diye beyenmeyip yarısını attığı bir hamburger...
Son olarak Eskişehir'de yine bir çöp karıştıran kadıncağız kameralara takıldı. Uyanık bir vatandaşımız bir kadının çöplerden soğan toplamasını görüntülemiş. "Uyanık" diyorum zira duyarlı vatandaşımız, cep telefonu görüntüleriyle bir de röportaj yapmış. Görüntülerin birileri tarafından çarpıtılacağını, "Muhalif zihniyetliler yalan söylüyor" diyeceklerini bildiği için kadınla bir de söyleşi gerçekleştirmiş. Söz konusu görüntülere https://www.youtube.com/watch?v=xjqdZL9pbE8 adresinden ulaşmanız mümkün.
Ben hayatımda Türkiye'yi bu kadar kötü bir durumda hiç görmedim. O meşhur 2001 krizi, şu anda içinde bulunduğumuz krizin yanında çocuk oyuncağı kalır.
Çankaya Mahallesi'nde çetilen bu görüntüler, ülkedeki açlık tehlikesinin boyutlarını gözler önüne seriyor. Biri engelli olmak üzere 5 çocuğu olan ve aylık 500 lira destekle ayakta kalmaya çalıyan zavallı kadının durumu yüreklerimizi parçaladı.
Görüntüleri izledikten sonra ister dış güçleri suçlayın, ister uzaylıları, ister muhalefet partilerini. Ancak – çok rica ediyorum – Allah aşkına "Türkiye'de açlık sorunu yok" demeyin; kalbinizi kırarım...
Kar yağışı sadece biz iki ayaklıları sevindirmedi. Eskişehir Hayvanat Bahçesi'nin sevimli konukları da kar yağışına çok sevindi. Elbette akla ilk olarak penguenler geliyor. Güney yarım kürenin uçamayan tonbul kuşları, kar yağışıyla birlikte neşelenmiş, Yine fok balıkları ve kutup tilkileri de "Çok şükür memleket havası" demişlerdir muhtemelen. Bu arada aslen bir Orta Afrika hayvanı olan haylaz mirketler de kar ile tanışmışlar. Kentimiz kar altında kaldığı zaman içimizden, "Allah dışarıda olanların yardımcısı olsun" deriz. Çok şükür kentimizde hayvanat bahçesinin sakinleri bile huzur içindeler. Allah ağzımızın tadını bozmasın.
Dünya edebiyatının – tartışmasız – en önemli isimlerinden biri olan Dostoyevski denildiği zaman akla "Suç ve Ceza" veya "Karamazov Kardeşler" gibi kült eserler gelir. Rus yazarın "Kumarbaz" adlı romanı pek bilinmez. Aslında kumarbaz romanında Dostoyevski kendisini anlatır. Burada kumarın nasıl bir hastalık olduğunu, yuvalar yıktığını görürsünüz. Bizzat Dostoyevski hiçbir romanını tam zamanında yayıncılara teslim edememiş. Çünkü sürekli borç içindeymiş...
Son olarak Eskişehir'de de bu hastalığa yakalananlar, bir de polise yakalandı. İçlerinden polise kızmış olabilirler elbette. Ancak bana kalırsa, kendilerini kanun yoluyla kumardan uzaklaştıran polise müteşekkir olmalılar.
Polis son olarak Arifiye Mahallesi'ndeki bir kumar organizasyonunu basmış. Tonbala oynayan 58 kumarbaza suçlarından dolayı ceza kesilmiş. Asayiş ve Ahlak Büro'nun polisleri, ceza keserken ellerini de korkak alıştırmamışlar; "Sosyal mesafe kuralına uymuyorsunuz" diye ayrıca ceza da yazmışlar. Bu 58 kişiye toplamda 260 bin 188 lira ceza kesilmiş; çeryek milyon yani...
Kumarbazlar polise hiç kızmasınlar, hatta teşekkür etsinler. O cezaları yazarak – muhtemelen – daha büyük para kayıplarını önlemişler...
Kurgu tabi ya. Şahlanıyoruz. Dolar 7.5 değil, euro 9 lira değil, benzine zam üstüne zam gelmiyor, millet donarak ölmüyor, kimse aç değil, ekonomi çağ atladı, yurtdışında tatil yapmak hayal değil, o kaddar muhteşem yaşıyoruz ki o kadar olur. kesin kurgudur yani. kesssiiiinnnnnnnnnn
güzel kurgu
En son böyle bı haber yapıldığında kadının 4 katlı evi çıkmıştı.Bu haber gerçekse canlı yayına basın önüne çıkarıp bı yardım edinde görelim bakalim
bu tür insanlara yiyecek yakıt yardımını belediyenin yardım etmesi gerekir ama neerde o belediye buzlu yolları bile tuzlamadılar
kendi kendine montaj değil diyorsunda . konu onun montaj olup olmadığı değil. arkasında yatan gerçek. kimse söyleyin yardım edelim. dünya bir savaşta. herkes ihtiyacı olanlara yardım etmek zorunda
böyle tek tük olur. bunlar da açlıktan değil bu insanlar bunu adet edinmiş. onu yayınlayacağına ismini ver de gidelim bakalım. gerçeği öğrenelim
En iyi 18 yılı yaşattık dediler siz duymadınız mı?
Her şey güzel olacak dediniz de güzel oldu çöpleri bile toplayamıyorsunuz tuttuğunuz adamlar kadın olup çöplerde maziyi arıyor
O teyzeyi nereden bulabiliriz?