Eskişehirspor'da sular durulmuyor. Şimdi hepimiz Giresun‘a daha sonra yapacağımız Osmanlı maçına kilitlendik
Eskişehirspor'da sular durulmuyor. Şimdi hepimiz Giresun‘a daha sonra yapacağımız Osmanlı maçına kilitlendik. Bu maçları kazanamazsak küme düşeriz. Yanlış anlamayın, daha köprünün altından çok sular akar bu ligde. Ancak Özellikle de olası bir Osmanlı mağlubiyeti müthiş moral bozar. Ondan sonra da "Tyson Fruy şöyle yumruk atıyormuş" diye de moral düzeltemeyiz. Ancak bütün bunların ötesinde ne zamandır unuttuğumuz maddi problemlerimiz de var. Bir Pinto dosyamız var ki evlere şenlik. Buna Kaleci Boofin'i de eklemek lazım. Bu isimlersürekli kulübü sıkıştırıyor ve küme düşürmekle korkutuyor. Yönetim 1965 kampanyası başlatarak, bu tip sorunları çözmek derdinde. Ancak mevzubahis kampanya ölü doğdu. Burada da yönetimin bir kabahati bulunmuyordu. Zira araya İdlib'e yaşanan olaylar girdi.
Şehitlerimize ağlamaktan kimsenin Eskişehirspor'u düşünecek durumu kalmadı. Şimdi kentin ileri gelenlerine çağrıda bulunuyoruz. 1965 liralık bir destekte bulunun Eskişahirspor'a. Çünkü borçlarımız gırtlağa dayanmış durumda.
Ne kadar da gaddarlarmış
Türkiye'nin sınır kapılarını açmasının hiç bir hükmü olmadığını baştan beri belirtiyorum. Sınır kapıları çift taraflıdır ve siz kapıları açsanız da Yunanlıların açmaması, o kapıların kapalı olması anlamına gelir. Nihayetinde Suriye sınırımıza dayanan milyonlarca yeni mülteci unutturuldu. Vatandaşın da gazı alınmış oldu. Öte yandan sınırlara dayanan mültecilerin yaşadığı dram da çok kötü. Aksi gibi Yunanlılar da mültecilere çok gaddarca davranıyor. Hatta garibanların üzerlerine ateş açılıyor ve gözlerini bile kırpmadan masum sivilleri öldürebiliyorlar. Hani bize "Barbar" diyen Avrupalılar var ya, işte o Avrupalılar aynada kendilerine bir bakıversinler. Barbarın sıfatı nasıl olurmuş, o aynada görürler
ESOGÜ 'Turist' olacak
Hükumeti eleştiriyoruz ancak yapılan güzel işleri de görmek lazım. Bunlardan biri de sağlık sistemimiz. Şimdi oturup da, "Sağlık sisteminde her şey yolunda" diyemeyiz elbette. Bazı sorunlar bulunuyor. Fakat Avrupa ile mukayese ettiğiniz zaman çok daha insan odaklı bir sistemimiz bulunuyor. Türkiye'den daha iyi sağlık sistemi olan ülkeler yok mu? Var; mesela Küba... Ancak oradaki sistemi oturup da kapitalist bir ülkede uygulayamazsınız. Liberal ekonomiye sahip olan bir ülkede olabilecek en iyi sistemlerden birine sahibiz.
Bu arada sağlık sistemimizin çok iyi olmasının hükumetten bağımsız bir nedeni daha bulunuyor; doktorlarımız çok iyi. Bunun da temelinde sağlam bir tıp eğitimi yatıyor. Tıpkı ESOGÜ Tıp Fakültesi gibi kurumlarımız yani. Öğrendik ki Tıp Fakültesi Hastanesi, gerekli başvurular yapılması sonucu sağlık turizmine başlamaya hak kazanmış. Böylece artık kentimize daha çok ve genellikle de Avrupa'dan hasta gelecek. Bunun kent ekonomisine olumlu katkısı olur. Bu başarıda emeği bulunanları tebrik ederim.