Görüşler
Bize gülme Atam…
Bir 10 Kasım daha yaşıyoruz...
Arıyoruz seni Atam...
Görüyoruz da!
O çok yüzlü televizyonlarımızın köşelerinden bakışın bile titretiyor içimizi...
Bazılarında bir Türk Bayrağı da görüyoruz...
Selam duruyoruz…
İkinci cumhuriyetçiler bile sana sarılıyor bugün...
Ama soğuk..
"Sahte gülücüklerle..."
Yolunuyor yüzlerimiz kurduğun Cumhuriyetin izinde görünen iğrenç yaratıklarla!
Biliyor musun Atam..
“Cumhuriyetini biber gazı ile yoğurup, tazyikli su ile boğmaya çalıştılar bu yıl...”
Yetmedi güçleri...
Halkın, sana yakışır biçimde kutladı 29 Eki’i...
Aradan uzun yıllar geçmiş ama sanki bugünleri görüp yazmışsın Atam...
Ne yazık ki..
Gençliğe verdiğin, emanet ettiğin o nutkun üzerinde harita çiziyorlar...
Burnumuzun dibinde çıkar uğraşları için beşik sallıyorlar...
Bazen "irtica" korkusu sarıyor
“4+4+4 diye bir sistem getirdiler... Sözde eğitimciler-hocalar, hatta seçilmişler küçücük yavruların beyinlerini yıkıyorlar!...
"Cübbeli hocalar cirit atıyor!"
Kemalizm bitti, laiklik tarihe karışıyor" diyecek kadar ileri gidiyorlar...
“Sevgili Mumcu, Kışlalı, Selçuk kardeşler yanında...”
Göremiyoruz ki nasıl bakıyorsunuz gölgemize!
"Kızarıyor musunuz?"
"Utanıyor musunuz?"
Hani, "Benim yüzümü görmenize gerek yok" demiştin ya..
Ama sen görüyorsun...
"Kızarıyor muyuz?"
"Sıkılıyor muyuz?"
"Utanıyor muyuz?"
Bunlara çoktan alıştık..
"Sadece, bize gülme Atam!.."
Günün Olayı
Avrupa’yı sarsan bir olay...
Eski Fransız Adalet Bakanı’nın tam 8 sevgilisi varmış...
Bizimkiler mi?
"Bizimkilerin 8 tane bile seveni yoktur!”
Fahrettin Fidan
Günün Biberi
PKK’ya ait 4 milyon liralık kaçak sigara ele geçirilmiş.
Bunlar insanların dolaylı yoldan ölmesine de katkıda bulunuyormuş meğer...
Haldun Ertem
Günün Sözü
Kin duygusu, hayal gücünün yenilgisinden ibarettir.
Graaham Green
Günün İncisi
Atalarınızı değiştiremezsiniz, fakat torunlarınızla ilgili bir şeyler yapabilirsiniz.
W. Izzard
Özdeyiş
Şüpheli, işlerimizi sevk ve idarede asla kullanmamalıyız.
Descartes
Kıssa-dan
İyi bilinmelidir ki..
Başlayan her şey biter…
Seneca
Kolsuz Yaşar’dan
-Değil, bu da değil..
-Sıradan..
“İşte bu…”
Sinir oluyorum abi, nedir bu?
“Biz de ağaoğluyuz!..”
Gerilim
CHP’li üye İshak Gündoğan, “Eskişehir fuhuş merkezi olmuş” sözlerini kınama önergesine, İl Genel Meclisi Başkanı Ahmet Yapıcı, “Burada şov yaptırmam” demiş…
Yapıcı haklı, her şeyin yeri var!
Hukuk Fakültesi’nde 10 Kasım
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi 9’u 5 geçenin acı haberini alır. Okulda görevli bir Alman profesör derse girip girmeme konusunda kararsız kalır. Aklına rektöre danışmak gelir. Rektörün odasına çıkar ve "Efendim acaba ne yapsam? Derse girip girmeme konusunda bir türlü karar veremedim" der.
Rektör de, "Sizin ülkenizde böyle önemli bir adam öldüğünde ne yapıyorsanız, lütfen burada da aynısını yapınız" diye karşılık verir.
Alman profesör kısa bir süre düşünür ve sıkılarak konuşur:
"Benim ülkemde şimdiye kadar hiç bu kadar önemli bir insan ölmedi ki!”
Gerçek demokrasi
Amerikalı kadın gazeteci bir röportaj sırasında Atatürk'e sorar:
"Memleketinizde gerçek demokrasi var mı?"
Atatürk cevap vermekte gecikmez:
"Eğer memleketimde gerçek demokrasi olmasaydı siz burada bana bu soruyu sorabilir miydiniz hanımefendi?"
Şemdin Sakık
Ergenekon davasında dinlenen gizli sanığın kimliği açıklanınca ortaya PKK'nın askeri yöneticilerinden “Şemdin Sakık" çıktı...
-Sakık’ı Kuzey Irak’tan Türkiye'ye getiren "Engin Alan" Silivri’de sanık.
Sakık’ı Diyarbakır'da sorgulayan Albay "Cemal Temizöz" Silivri'de.
Eski Genelkurmay Başkanı "İlker Başbuğ” terör örgütü lideri suçlamasıyla sanıklar arasında.
"Sakık"a ise gizli tanık olarak bu davayı yönlendirme imkanı tanınıyor. İnsan ister istemez düşünüyor...
Acaba bu davaları yönlen
diren siyasi iktidarın ve arkasındaki güçlerin PKK'yı memnun etmek gibi bir amacı var mıydı?
Günün Şiiri
Atatürk denen ışık
Bir seni tanırımı gerçek aydınlık
Sabahla gelen güneş ışığı
Evime barkıma varan
Gezinen memleketim üstünde
Filinta gibi duran Atatürk denen ışık
Sen geldiğin yere yalancı ışık
Yurdumun üstüne bağdaş kurup oturan
Yabancı ocaklardan tüten duman
Yüzümüze güle güle sömüren
Alınterimizi boncuk boncuk
Dol daha içimize sereserpe dol
Bir çığ gibi hızlanaraktan
Beyaza geçsin tutup düşüncemiz siyahtan
Bir daha içimizin derinliğine
Gözlerimizden geç usumuza gir
Kanımızı kaynat uyandır bizi
Atatürk denen ışık…
Sabih Şendil (Varlık-1966)
" Şaşarım senin akl-ı perişanına"
Bu cümle "Mustafa Kemal"in ağzından çıkan tek olumsuz söz...
"İnanmazsanız kaynaklara bakın" diyor Zülfü Livaneli...
Bir olayı aktarıyor:
-Askerlik yapan herkes, o ortamda sık sık küfür edildiğini bilir. Ama Mustafa Kemal küfür etmeyen bir subaydır. Yaşamına tanıklık etmiş olan yakın çevresi, kızdığı zaman onun ağzından çıkan en kötü sözün, "Şaşarım senin akl-ı perişanına" olduğunu aktarır.
Ülkenin en kudretli insanı oIduğu sırada, Çankaya sofrasında içkiyi fazla kaçırarak saygısızlık eden genç milletvekili "Reşit Galip"e söyledikleri, onun nezaketine müthiç bir örnektir.
O sıralarda Atatürk'ün hocası Maarif Vekilidir. Reşit Galip de o zatın bu görevi yürütemediğini söylemektedir.
Atatürk sabırla "Reşit Galip bey, o zat beni yetiştirmiştir. Galiba biraz rahatsız oldunuz. Kalkıp
bir parça nefes alsanız!" dediğinde Reşit Galip yumruğunu masaya indirerek "Burası milletin sofrasıdır, kalkmıyorum" demiştir.
Bir düşünün, bugünün liderleri böyle bir davranış karşısında ne yapar?
Bugün "diktatör" olduğu öne sürülen "tek adam", bu terbiyesizlik karşısında sinirden mosmor kesilir ama kendisine hakim olarak ayağa kalkar "O halde masadan kalkmak bize düşer!" diyerek salondan çıkar..
Ertesi gün Reşit Galip, yaptığına bin pişman olarak memleketine gider. Birkaç ay sonra da Atatürk, kendisini çağırtır. Huzuruna.geldiğinde bu tatsız olaydan hiç söz etmez...
Ne yapar biliyor musunuz?
"Reşit Galip’i Maarif Vekilliğine getirir..."