Yaşamın İçinden
Biraz kül biraz duman
Büyükşehir’deki meclis toplantılarını zaman darlığı yüzünden izleyemiyorum. Ama, Tepebaşı’nda AKP İlçe Başkanı ve Meclis üyesi Vahap Ata’nın tutumuna, yalnız muhalefet değil, kendi arkadaşları da farklı yorum yapıyorlar.
Önceki gün gördük.
Komisyonlardan oy birliği ile geçen ve gündemde olmayan konular üzerinde bile, eleştireler yaptı.
Bir ara Başkan Ataç uyardı kendisini:
“Sayın Ata yanlış madde okuyorsunuz. Maddeleri karıştırdınız galiba?”
Ata’nın bu uyarıya verdiği yanıt ilginçti:
“Benim karıştırıp karıştırmadığımı siz bilemezsiniz.”
Dikkatimi çekti Vahap Ata ne zaman konuşsa basın mensupları önünde sıra oluyor.
Başkan Yardımcısı Fuat Gürcüoğlu bu konuda taşı gediğine koydu:
“Sayın Ata tribüne oynamayı seviyorsunuz.”
Dışarı çıktığımızda AKP’li birkaç kişiye sordum:
“Vahap Ata nereye aday?”
Bunlardan biri gülerek şöyle dedi:
“Biz de bu konuyu merak ediyoruz. Ama adaylık AKP’de kolay değil.”
--//--
Gelelim Ana muhalefet CHP’ye.
Tepebaşı İlçe Başkanı Vural Yörük “Delegeleri toplantıya” çağırıyor.
9 Mayıs 2012 günü yapılacak toplantı konusunda Vural Yörük’e sordum:
“Neler konuşulacak?
“Bilgilendirme”dedi sadece:
“20 Mayıs öncesi delegelerle konuşmak istedik.”
“İl Başkanlığı tartışılacak mı” dediğimde ise şöyle yanıt verdi:
“Henüz açıklanmış aday yok ki?”
Doğru gerçekten. Daniş Soykal var yalnız.
Şunu biliyorum.
Gidiş onu gösteriyor ki, CHP’de çok şey değişecek.
Genel Merkez il kongrelerine ve kurultay delegelerine çok önem veriyor.
--//--
Evet.. İktidar partisi AKP’de ve ana muhalefet CHP’de yerel politika böyle şimdilik.
Yani:
“Biraz kül, biraz duman”
Günlerin Getirdiği
Şehir Tiyatroları ve Kanlı Nigar
Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nda Kanlı Nigar’ın galasına gittim. Prof.Dr. Yılmaz Büyükerşen ve eşi Seyhan Hanımın da izlediği Kanlı Nigar, her yönüyle güzeldi.
2001 yılında Haller Gençlik binası içinde yer alan Tepebaşı tiyatro salonunda buluşan konservatuar mezunu gençler, Eskişehir’de tiyatronun temelini atmışlardı. Ve bu gençlerin başarısı, yeni tiyatroların açılmasını sağlamıştı.
Büyükerşen diyor ki “Aradan on bir yıl geçmiş. Bugün altı tiyatrosu, bir operası ve bir anfi tiyatrosu olan bir Eskişehir var karşımızda. On bir yıl içinde 50’nin üzerinde farklı oyun. 2600’a yakın temsil ve 1 milyon yüz bin izleyici sayısı ile bir rekora imza atılmıştır. Bu süre içinde bazı sanatçılarımız ve yönetmenlerimiz yirmiye yakın çeşitli kurumlar tarafından dağıtılan önemli ödüllere layık görülmüşlerdir. Tepebaşı tiyatromuzun açılışında yaptığım konuşmada “Gün gelecek Eskişehir Anadolu’nun Kültür ve Sanat Başkenti olacak” demiştim. On bir yıl sonra bu arzumun gerçekleşmesini görmenin mutluluğu içindeyim”
Sadık Şendil’in yazdığı ve Münir Canar’ın yönettiği Müzikli Oyun Kanlı Nigar’da başta oyuncular Emre Basalak ve Melda Yılmaz olmak üzere tüm oyuncuları kutluyorum.
Emniyetin Pasaport şubesi
Önceki gün yeşil pasaportumun süresini uzattırmak için Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’nün M.Kemal Atatürk Caddesi üzerindeki Pasaport Şube Müdürlüğü’ne gittim. Yaklaşık üç yıldır, uğramamıştım. Bina girişi rahat. Danışmada ki, sarışın bayan polis gülen yüzü ile bıkıp usanmadan vatandaşın sorduğu her soruya yanıt verip, sorunun çözülmesine yardımcı oluyor. Bilgi işlem birimine girdiğimizde genç memur sandalye gösterip “Oturun. Biraz bekleyeceksiniz” dedikten sonra, evraklarımızı alıp sıraya koydu ve iki elimizin on parmağının da teker teker izlerini çektikten sonra diğer bölüme geçmemize yardımcı oldu ve eşimle beni güler yüzlü bir başka bayan polise emanet edip işinin başına döndü. Şubenin bayan müdürü gayet kibar eklememizi istedikten sonra “Fazla sürmez işiniz hemen biter” dedi. Gerçekten de işimiz fazla sürmedi. İşlemleri tamamlayıp çıktık Emniyet Müdürlüğü Pasaport Şubesi’nde itiş kakış yok. Kapıdan giren insanlar polislerin güler yüzü ve yardımcı olan konuşmaları karşılaşıyor. Dış kapıdan itibaren Pasaport Şubesi’nde görevli tüm çalışanları kutluyor, kolay gelsin diyorum..
Vatandaş soruyor
Şehrin merkezinde inşaatlar
Eskişehir’de harıl harıl inşaatlar devam ediyor. Kimi yerde sokak kapanıyor, kimi yerde cadde kesiliyor. Muttalıp Caddesi’nde özel otosuyla sokağa giren vatandaş park etmiş kamyondan karşıya geçemeyince “Kardeşim böyle şey olur mu? Hiç olmazsa sokağın girişine bir işaret koysanız olmaz mı?”diye bağırmaya başladı. Bir başka sokakta ise yere döşenen demir çubuklar yüzünden araba lastiği patlayan vatandaş derdini anlatacak yetkili arıyordu.
Bir okurumuzun söylediği gibi “Fazla kırıcı olmadan sokakları işgal edenleri, yolları kapatanlar uyarmak gerekiyor.”
İlginç bir yakınma geldi köşemize. Muttalıp Caddesi’nin yıkılan köprüye yakın bölümü çok bakımsızmış. Eski üst geçidin yanında bulunan lokantacı diyor ki “Şimdi geçit yok. Ama rast gele park etmiş araçlar var. Bir yağmurda her taraf göl oluyor, bir rüzgarlı havada ise toz duman içinde kalıyoruz. İlgiler gelip bir baksınlar halimize de, ne yapacaklarsa yapsınlar?”