Zorluklarla başlayıp sıkıntılı geçen sezonu küme düşme potasının hemen üstünde tamamlayan Eskişehirspor, aldığı beraberlikler ve çok kolay kazanabilecekleri maçlardaki puan kayıpları çok konuşuldu, gündemden hiç düşmedi. Ligi 34 maçta 10 galibiyet, 12 beraberlik, 12 mağlubiyet alarak 42 puanla 13’ncü sırada bitiren Kırmızı-Siyahlı ekip, hayal kırıklığının, sevinçlerin ve hüzünlerin yaşandığı bir sezonu böyle geride bıraktı.
İLK YARI BAŞARILI
2. YARI ZOR GEÇTİ
Spor Toto Süper Lig'de 2013-2014 sezonu sona ererken, Eskişehirspor için bu yıl hiç de iç acıcı geçmedi. Lige zorlu ve sıkıntılı süreç yaşayarak başlayan Kırmızı-Siyahlılar, bunun olumsuzluklarını sezon içerisinde dönem dönem fazlasıyla hissetti. Kimi zaman hayal kırıklığı, kimi zaman ise alınan sonuçların ardından büyük hüzünler, sevinçler yaşandı. Her şeye rağmen acısıyla tatlısıyla bir sezon geride kaldı. Eskişehirspor, bu sezon ligde çok enteresan sonuçlara imza attı. Sezonunun açılış maçında kendi sahasında komşu takım ve ezeli rakibimiz Bursasporla karşılaştı ve sezona 75.dk. da Renato Cıvelli ‘nun kendi kalesine 79. Dk. Da Bienvenu’nun attığı gollerle seza 2-0’lık galibiyetle başladı. Sezonun ilk yarısını 8 galibiyet, 3 mağlubiyet ve 6 beraberlik alarak 22 gol atıp kalesinde 15 gol görerek 27 puanla 6’ncı sırada kapattı.
Sezonun ikinci yarısında ilk yarıda alınan başarılı sonuçların tersine Kırmızı-Siyahlı takım adeta döküldü. Sezonun ilk yarısındaki istikrar yerini istikrarsızlığa bıraktı. İkinci yarıda oynan 17 maçta alınan galibiyet sayısı sadece 2. İlk yarıda 17 maçta 3 beraberlik alırken, ikinci yarıda berabere biten maç sayısı 9. İlk yarıda alınan mağlubiyet sayısı 3. İkinci yarıda ise 9 mağlubiyet alan Eskişehirspor ligi 42 puanla 13’ncü sırada küme düşme potasının üzerinde tamamladı.
Eğer ilk yarıda toplanan 27 puan yerine 20 puanda kalmış olsaydı, kırmızı-siyahlı kulüp bugün Spor Toto birinci ligine düşerek hüznünün daha büyüğünü yaşanacaktı. Takımın golcüleri Necati ve Kamara özellikle ligin ikinci yarısında duraklama devrine girdiler. Gollük pozisyonları hoyratça harcadılar. Buda Eskişehirspor’a pahalıya mal olacaktı.
İkinci yarıdaki başarısızlığının üzerini neyse ki Ziraat Türkiye Kupasında yarı finalde ilk maçta kendi evinde 1-0 yenildiği Antalyaspor’u birazda şansın Eskişehirspor’un yanında olmasıyla 3-1 yenerek Galatasaray ile final maçı oynaması örttü.
Galatasaray’ın ligi ikinci sırada tamamlamasıyla UEFA Şampiyonlar Ligi’ne katılmaya hak kazanınca, kupada final maçında Galatasaray’a yenilen Eskişehirspor bir yıllık aradan sonra UEFA Avrupa Ligi’nde mücadele etme şansını yakaladı. Eğer bugün taraftarlar başarısızlığa karşı seslerini yükseltmiyorlarsa, nedeni UEFA Avrupa Şampiyonasına katılma hakkını elde edilmesindendir.
GÜNDEMDEN DÜŞMEDİ
Kırmızı-Siyahlılar zorlu maratonda ligi tamamladığı sırlamaya baktığımızda aslında olması gereken yerde değil. Necati, Kamara gol kaçırma rekoru kırmamış olsa veya bazı şeyleri bahane yaparak ayaklarını susturmamış olsalardı sezon başında koyulan hedefe ulaşmak çokta zor değildi. Her takımda maddi sorunlar yaşandı. Bugün baktığımızda süper ligin en borçlu takımı Galatasaray ve Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor. Peki, bu dört büyükler futbolcu alacakları zamanında ödedi mi? Bırakın dört büyükleri. Eskişehirspor’da yaşanan maddi kriz diğer Anadolu takımlarında yaşanmadı mı? Ama Eskişehirspor Kulübünde maddi kriz hep gündemde kaldı. Transfer alacakları yaşanan krizden dolayı ödenemeyince bazı futbolcuların ayakları topa vuramadı. Konuşan ayaklar birden susuverdi.
STRES YAŞANDI
Özellikle ligin ikinci yarısı oldukça stresli geçti. Gol ayakları susunca, maddi sorunlardan dolayı da Ertuğrul Hocanın isteği üzerine pahalı transfer de yapılmayınca ikinci yarıda özellikle gol sıkıntısı yaşandı. İkinci yarıda 17 maçta atılan gol sayısı 11. Ben yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen Eskişehirspor eğer lige tutunabildiyse, devre arasında ligde kalabilmek için pahalı transferler yapan takımlar bile düştüyse ben ligde kalmayı başarı olarak kabul ediyorum.
PAHALI DİYE RASTGELE
TRANSFER YAPILMAMALI
Başta Necati Ateş olmak üzere, Dede’ye, Kamara’ya, Servet’e Eskişehirspor yönetimi verdikleri hizmetten dolayı teşekkür etti.
Özellikle Necati, Dede ve Kamara Eskişehirspor’dan aldıkları transfer bedellerini hak ettiler. Kamara ve Dede’yi Eskişehirspor taraftarları unutmayacaklardır diye düşünüyorum.
Yaşları ilerlemiş ve futbolu bırakacak yaşa gelmiş futbolcular ile kırmızı-siyahlı takıma katkısı olmayan futbolcularla yollar ayrılıyor. En az 6 futbolcu kulüpten ayrılacak. Ve an azından 3 veya 4’ü yabancı olmak üzere 7-8 futbolcu transferi yapılacak.
Bu sezon yaşanılan sıkıntılar, sorunlar ortada. Pahalı transferden kaçınarak, ismi cismi duyulmamış özellikle yabancı transferi yapılacak olunur ise bu sezon yaşanan sıkıntılar tekrar yaşanabilir.
AVRUPA’DA MÜCADELE
EDECEK TAKIM KURULMALI
Kupa finalinde Galatasaray ile karşı karşıya gelen Eskişehirspor, kupayı kaybetmesine rağmen önümüzdeki sezon UEFA Avrupa Ligi’nde mücadele edecek. Bu hem maddi hem manevi açısından çok önemli. Avrupa’ya gittiğimizde ilk turda elenecek değil, o takımlara karşı ezilmeyen dişe diş mücadele edecek bir takım kurulmalı. İlk ve ikinci turda kupaya veda etmemek için.
HOCA’NIN SÖYLEDİKLERİNİN
ALTINA BENDE İMZAMI ATARIM
Eskişehirspor Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, son Konya maçı öncesinde düzenlediği basın toplantısında birilerinin söylemediklerini söyleme cesareti gösterdi. Kendisini bu nedenle tebrik ediyorum. Ve söylediklerinin altına bu şehirde yaşayan pek çok Eskişehirliler gibi söylediklerinin altına bende imza atıyorum. Bazı gerçekler, bazılarının canını yaksa da, bunları söylemekten kaçmamalıyız.
Taraftar elbette her takımın vazgeçilmezi. Ancak o taraftar takıma zarar veriyorsa, son beş maçı bu takım taraftarın desteğinden mahrum oynadıysa, taraftarda şapkasını önüne koyup, ’ben nerede yanlış yaptım’ diye kendini sorgulamalı. Eğer son beş maçta alınan sonuçlardan sonra bu takım küme düşseydi bunun sorumlusu yönetim mi, futbolcular mı yoksa teknik heyet mi olacaktı? Bence hiçbiri değil, hepsini aynı kefeye koyamam ama sorumluları elbette ki kulübe zarar veren taraftarlar olacaktı.
Önümüzdeki sezon bu kulübe zarar vermeden, ağızlarının fermuarını küfür zamanı çekerek maçları izlerlerse hem maddi hem manevi açıdan Eskişehirspor’a çok büyük destek vermiş olurlar.
Son olarak acısıyla, tatlısıyla, yaşanan hem maddi hem de manevi sıkıntılarla geçen bir sezon sonunda Eskişehirspor lige tutunabildiyse, bir yıllık aradan sonra tekrar UEFA Avrupa Liginde mücadele etme hakkını yakaladıysa bu başarı elbette. Bu başarıda emeği geçen başta ağızlarının fermuarını çekerek küfür etmeden karda, yağmurda, soğukta, güneş altında stadı doldurarak destek veren taraftarlara. Sırtında taşıdıkları kırmızı-siyahlı formanın ağırlığını bilerek mücadele eden futbolcu kardeşlerime. Başta Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam olmak üzere tüm teknik ekibe. Kırmızı-Siyahlı kulübün görülen, görülmeyen tüm emekçilerine şahsım adına bir Eskişehirli ve Eskişehirsporlu olarak teşekkür ediyorum.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...