Bakanlığı değil zihniyeti değiştirmeli

Seyitgazi'yi ziyaret eden Milletvekili Utku Çakırözer, çiftçimizin ve esnafın dertlerini dinlemiş. Çakırözer ayrıca Partisinin Belediye Başkanı Uğur Tepe'yi de ziyaret etmiş. CHP'li Milletvekili muhtemelen bir dokunmuş, bin âh işitmiştir. Çiftçinin de esnafın da hâli malum. Zaten yaşanan ekonomik krizin üzerine gelen salgın, işleri iyice içinden çıkılmaz hâle getirdi. "Esnaf biterse, ekonomi biter" diyen Çakırözer, "Sizlerin sorunlarının çözümü için Esnaf Bakanlığı kurulmalı. Artık esnafımızın sesi duyulmalı. Borçlar en az bir yıl faizsiz ertelenmeli" ifadelerinde bulunmuş. Zaten esnafın dertleriyle ilgilenen bir bakanlığımız var; Sanayi ve Ticaret Bakanlığı. Ancak ayrıca bir "Esnaf Bakanlığı" kurulsa faydalı olmaz mı? Olabilir elbette. Ancak bizim bakanlığı değil zihniyeti değiştirmemiz lazım. Saraylarda oturan, yüzlerce araçlık konvoylarıyla fukaraya hava atan bir zihniyet varsa ne yapacaksınız? Değil yeni bir bakanlık yeni iki tane bakanlık kursanız bir şey değişmeyecektir. Öncelikle milletine tepeden bakan zihniyeti değiştirmemiz gerekiyor.

O silah patlar
Bilecik'te otomobiliyle seyreden bir vatandaşımıza, bir başka otomobilden ateş açıldı. Olayda yaralanan araç sürücüsünün Tıp Fakültesi'ne sevk edildiği ve yüzünden yaralandığını da öğrendik. İnşallah kısa sürede sağlığına kavuşur. Her iki taraf arasında nasıl bir husumet vardı bilemiyoruz. Burada üzerinde durmak istediğim asıl konu, birilerinin sinirlenir sinirlenmez beline davranıp silahını çıkartması. Ülkemizde silahlanma giderek ciddi bir mesele oluyor. Hele bir de yivsiz av silahları var ki, çok büyük sorun. Ünlü tiyatro yazarı Anton Çehov "İlk bölümde duvarda asılı bir tüfek olduğunu söylüyorsanız, ikinci ya da üçüncü bölümde o tüfek patlar" der. Koplum olarak aşırı silahlandık. O silahlar bir gün patlar ve sevdiklerimizi aramızdan ayırır. Milletvekillerimizin bu konuya el atması lazım.

Geyikler yaşamayacak
Kentimizdeki 18 Kızılgeyik'in avlanmasına ilişkin ihale, 1'inci İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi. Hatırlayanlar olacaktır; ben o geyiklerin av ihalesinin doğru bir karar olduğunu savunmuştum. Öncelikle hemen adını koyalım; eğer ki bir mahkeme karar vermiştir, boynumuz kıldan ince olur. Ben elbette kendi fikirlerimde haklı olduğumu savunurum. Başkaları da kendi fikirlerinin doğru olduğunu savunur. Ortada bir mahkeme varsa, o mahkemenin kararlarına saygı duymak gerekir. Ancak "Kızılgeyikler yaşayacak" diye bir başlık da atmıyorum. Çünkü gerçeklerin farkındayım ve o geyikler yaşamayacaklar. Yanlış anlamayın söz konusu 18 geyik, torunlarına masal okurken kalp krizi geçirip ölmeyecek. Tabiattaki doğal düşmanları olan kurtlara da yem olmayacaklar. Ayılar tarafından av olacaklar. Tabii kast ettiğim 4 ayaklı olan sevimli hayvanlar değil, iki ayaklı olan sevimsiz ayılar... Yürümekte zorlanan bu ihtiyar geyikler, internetten 500 liraya alınan ve su borusundan bozma 12'lik namlusu olan pompalı tüfekle vurulacaklar. Özetlemek gerekirse geyikler yaşamayacak; kaçak avcılar tarafından sucuk yapılacak...