Az işçi çok patron! Daha çok yardım!

Evdeyiz ve çocuklarla daha fazla zaman geçiriyoruz. Sohbetler kimi zaman ilginç bir durum da alıyor…
Oğlum Uygar beni şaşırtan bir soru sordu…
-Baba bizim ailede işyeri olan var mı hiç?
Şaşırdım tabi ki, nerden icap etti? Bu soru nerden aklına geldi!
Yanıt verdim…
-Bizim ailede pek ticaret yapan ya da yapmış kimse yok! Bizim ailemiz ve büyüklerimiz ticareti pek sevmemiş galiba!
-Peki bizim ailedekiler hangi işleri yapmışlar önceden?
-Çiftçi, memur, öğretmen, mühendis,  işçi, asker…
-Ama Şakir dedemin (Rahmetli kayınpederim Şakir Uygun’dan bahsediyor?) dükkanı varmış?
-Evet, varmış ama emekli olduktan sonra açmış!
-Peki KOSGEB’ten yararlanmış mı?
-O zamanlar KOSGEB yokmuş, yanıtını verdim ama şaşkındım! Bu soru iyice benim devreleri yaktı! KOSGEB’in tam olarak ne olduğunu ben bilmiyordum, ufacık çocuk nereden bilecekti?
Nerden bildiğini öğrendim:
-Miniklere girişimcilik dersi verilmiş…
KOSGEB il müdürü Tarık Yılmaz, Milli Zafer ilkokulunda öğrencilere “KOSGEB, girişimcilik, projelendirme”  konusunda bilgilendirmiş.
Çocuklar eskiden polis, doktor, öğretmen, itfaiyeci, pilot, müzisyen olmak isterdi!
Bir meslek seçerler ve benimserlerdi! Geleceğe dair planlar, hayaller güzel bir meslek sahibi olmaktı!
Yeni çağda girişimcilik ve projecilik öne çıkıyor. Zengin olmak öğretilerimizde ve hayallerimizde pek yoktu. Artık varlar! Gençlere bakıyorum, hepsi iyi, orijinal bir proje hazırlayıp KOSGEB’den kredi çekme peşinde! Salgından sonraki dönemde, “az işçi çok patron” olacak gibi gözüküyor. 3-4 kişilik büyük firmalar çağına yaklaşıyoruz sanırım!
İşsizler mi? Tüm dünyada sosyal yardımlarla geçinmek zorunda olacak devasa bir insan kitlesi bizi bekliyor!
 
 

DAYANIŞMA VE SABIR ÖNEMLİ!

 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıkladı:
-Yoksula, dar gelirliye bin lira verilecek!
Peki yoksul ve dar gelirli nasıl tespit edilecek? Eskişehir’deki dar gelirlilerin yoksulların listesi zaten valilikte, muhtarlıklarda, belediyelerde bulunuyor.
Gerekli yardımlar yapılıyor.
Salgın nedeniyle işsiz kalan, evini geçindiremeyecek olanlar da valiliğe başvuru yapabilir…
Şu soruyu yöneltebilirsiniz?
Başvurmayanlarda olabilir. Yoksulu, zor durumda olanı devlet nasıl bulacak?
Sanırım medyanın görevlerinden biri de burada ortaya çıkıyor. Yardım yapılmasını isteyen vatandaşlar bize de ulaşıyor.
Valiliğe, Kızılay’a bu vatandaşların isimleri adresleri ve telefon numaralarını iletiyoruz. Bir çoğuna zaten Valilik tarafından yardım yapılmış. İkinci kez yardım talebinde bulunuyorlar. İnsanlarımız yardım konusunda acele ediyor. İstiyorlar ki Cumhurbaşkanı açıkladıktan hemen sonra para ellerine gelsin…
Şu zor günlerde dayanışma ve sabır çok önemli!
 

ÇOK BÜYÜK ACI!

 
Ayşe Polat 83 yaşındaydı.
Koronavirüsü yendi! Hastaneden alkışlarla taburcu edilmesi medyada geniş çaplı haber oldu…
Ayşe Polat, önce 61 yaşındaki oğlu Kemal Polat’ı kaybetti.
Kendisi tedavi görürken diğer küçük oğlu 57 yaşındaki İbrahim Polat’ta koronavirüs tedavisi görüyordu.
Ancak oğlunu yaşıyor sanıyordu…
Büyükleri zamansız kaybetmek elbette çok acı!
Ancak evlatları zamansız kaybetmek çok daha büyük acı!
 

SİYONİSTLERİN OYUNU!

Dışarıya çıktığımızda artık maske takmak zorunlu…
Olay Adana’da yaşanıyor…
Polis sokaktaki bir vatandaşı çeviriyor ve maske takmasını istiyor. Vatandaş ısrarlı “maske takmama gerek yok” diyor.
Polis ısrar edince de şöyle diyor:
-Bu virüsün bir siyonist oyunu olduğuna inanıyorum ben. Bunlar boş şeyler. Bu milleti bu tip şeylerle uğraştırmayın.
…/…
Şu sıralar komplo teorilerini çok fazlaca okuyoruz. Ve her kötülüğü “siyonistliğe” bağlayarak işin içinden sıyrılmayı pek seviyoruz…
 

REPLİK!

Her zaman umut vardır. Belki sende yok, belki burada yok ama bir yerde birilerinde var. The Walking Dead
 

GÜNÜN KARİKATÜRÜ