Belki Stadyum içinde, belki ekran başında ortak oldunuz bu etkinliğe, belki hiç izlemediniz ama muhakkak duydunuz. Ben saha içinde en yakından tanık olan biri olarak emeği geçenlere teşekkür etmekle birlikte, birkaç hususta dostane eleştirilerde yapmak istiyorum.
Şu bir gerçek ki pek çoğumuz daha önce böyle büyük bir görsel şöleni canlı izlemedi. Bu şölene kötü olmuş demek büyük bir haksızlık olur. Bence gayet güzel ama bazı detayları sihrini kaçıran bir etkinlik oldu. Ben keyif aldım, Eskişehirliler keyif aldı ve gerçekten uzun yıllar konuşulacak bir etkinlik oldu ama daha iyisi için bazı ayrıntıların altını çizmek istiyorum.
“Siyaset bu kadar karışmamalı idi”
2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti etkinliği Başbakan himayesinde Ak Parti menşeli bir kazanım. Ancak bu kazanımı açılış etkinliği öncesi Başbakan ve Bakanların yaptığı uzun konuşmalarla süsleme isteği çok doğru değildi. Başbakan zaten İstasyon programında uzun uzun konuşmuş ve dile getirmek istediklerini söylemişti. Pek çok insan bu etkinliğin Ak Parti etkinliği olduğunu söyleyerek bu yüzden gitmeyeceklerini dile getirdi.
Ne olursa olsun bir Siyasi Parti İl Başkanı protokol listesine alınmıyorsa bu bir hatadır. Erman Gölet’in iddiaları doğruysa bunun yapılmaması gereken bir hata olduğunu düşünüyorum. Dilde Fikirde İşte Birlik düsturuna en ters hareketlerden biri bu olsa gerek.
Hava Mart ayı içinde en soğuk günlerden birine denk düştü. Etkinliğin saat 20.00’de başlayıp 22.00’de son bulacağı söylendi. Ancak 20.30 da başladı ve 23.00’de ancak bitti. İnsanlar soğuk havaya fazla dayanamadı ve havai fişekler atılmaya başlandığında ne yazık ki insanların çoğu gitmişti.
Teknolojinin nimetlerini ışık gösterisinde fazlaca gördük. Keşke Dede Korkut daha hareketli olsa, Ejderhanın tekerlekleri gözükmeden saha içinde dolaşsa ve bu ufak ayrıntılarda da, harcanan parayla orantılı olarak daha teknolojik hamleleri görseydik.
Belki onlarca grup farklı kıyafetlerle saha içinde dans figürleri ve kurguları gerçekleştirdi. Dansçılar kimse kusura bakmasın ama bazıları hariç çok amatör ve senkronlarını tutturamadı, üstelik hemen hemen tüm kurgular birbirine benzeyen figürlerin devamı gibiydi. Tepeden uçuyor havası veren büyük kuş bile, üzerine tutulan ışık yüzünden, yukarıdaki halatlara asılı şekilde geldiğini gösterir biçimde hareket edince maalesef beklenen etkiyi yapamadı.
Ahmet Özhan güzel seçim ama Hasan Kaçan olmadı. Zira Türk tarihini anlatan bir konsepti popüler bir solist ile biraz eksiye düşürebilirdik, bu mantıkla Ahmet Özhan’ın 5 dakikalık da olsa tercih edilmesi çok yerinde bir hamle oldu. Ancak Nasrettin Hoca’yı Hasan Kaçan’ın canlandırması pek doğru olmamış. Kadir Çöpdemir gibi hem Eskişehirli hem de tombik ve sempatik bir figür daha yakışırdı diye düşündüm içimden.
Velhasıl, benim tespitlerimden bazıları bunlardı. Gel gelelim bu tespitlerin amacı da bu geceyi gölgelemek değil, sene boyunca yapılacak etkinlikler öncesi dostane eleştiriler yapmaktı.
Şirin gözükmek için her şeye ala, mükemmel, kusursuz demek gibi bir hata yapmayacağım.
Tekrar altını çiziyorum ki, gece gerçekten harika ve Eskişehir tarihinde yerini alacak bir gece oldu, bundan sonraki etkinliklerde umarım çok daha renkli, keyifli, neşeli zamanlar yaşarız.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...