Yerel seçimler de milletvekilliği adaylığı için şimdiden nabızlar yoklanmaya başlandı. AK Parti ile CHP’den kimlerin ilk üç sıralama da olacağı konusunda yazı-turalar atılmaya başlandı. Son aylarda birileri Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’i milletvekilli adayı olması için arkasından itiyor. Kimler itiyor diye baktığımda CHP’lilerle birlikte bazı AK Partililer de var. CHP içerisinde Yılmaz Hoca’ya karşı olan grup, özellikle hocanın milletvekili adayı olup da kaybetmesi için dua ediyorlar. Bu şekilde yerel seçimin intikamını almak istiyorlar. AK Partililerde, Yılmaz Büyükerşen’in milletvekili aday adayı veya direk adayı olması halinde Büyükşehir Belediye Başkanlığından istifa etmek zorunda olacağı için, boşalacak koltuğa meclis çoğunluğunu ellerinde olduğu için AK Partili bir(!) meclis üyesini başkan yapmanın hesabını yapıyorlar.
AKP ADAYININ ŞANSINI YÜZDE YÜZ GÖRMÜYORUM
Ola ki Yılmaz Büyükerşen birilerinin gazına geldi. (Şahsen ben Yılmaz Hoca’nın böyle bir gaza geleceğine veya iteklemelerle milletvekili adayı olacağına ihtimal vermiyorum.) Büyükşehir Belediye Başkanlığından istifa etti. Bu durum karşısında her ne kadar Büyükşehir Belediye Meclisinde sayısal üstünlüğü olmasına rağmen AK Parti’nin çıkaracağı adayın seçilme şansını garanti görmüyorum. AK Partili Büyükşehir Belediye Meclis üyelerinin arasında, CHP’nin çıkaracağı adaya bakarak oy verebileceklerin olabileceği ihtimali üzerinde de duruyorum. Yazımı okuduktan sonra, ‘Hadi canım sende. AK Parti fire vermez’ diyenler olacaktır. Seçim bu. Sonucu sandıklar açılmadan önce bilinmesi zor. Hele hele gizli oy ile yapılacağından kimin AK Parti’ye oy vermediği de, kişi renk vermediği sürece belli olmayacağına göre. CHP’li adayın seçilme şansının olabileceği ihtimalinin var olduğunu da yüksek sesle düşünüyorum.
HOCA EMANETİ KİME BIRAKIR?
Tekrar ediyorum. Tanıdığım Yılmaz Büyükerşen gaza gelip de veya birilerinin arkasından iteklemesi ile milletvekili adayı olmaz. Eğer olursa, kendi istek ve arzusu sonucu, ‘bir dönem de milletvekilliği yapayım’ düşüncesine kapılırsa aday olur. Milletvekilli adayı olmak için istifa etmesi halinde, sıralamada yerinin liste başı olma ihtimali de büyük olasılık olacağını düşünüyorum. Ki böyle bir söz almazsa istifa etmez zaten. O zaman Yılmaz Hoca 15, hatta Haziran 2015 seçimlerine kadar 16 olacak. 16 yıl süreyle oturduğu başkanlık koltuğunu kime emanet eder? Her ne kadar bu koltuğun yeni sahibini Büyükşehir Belediye Meclis üyeleri oylarıyla belirleyecek olsalar da, CHP’den bir meclis üyesi bu koltuğa talip olacak. Bu koltuğa aday olacak kişiyi de Yılmaz Hoca belirler.
ATAÇ’I TERCİH EDER
Kim olacağı konusunda kafasından geçeni bilemem. Ancak kendisiyle birlikte 1999 yılından beri birlikte olan, beraber yola çıktıkları, seçilmesi için büyük destek veren Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ı tercih edeceğini düşünüyorum. *-******* “Eskişehir Kent Konseyi Başkanı seçilmedi" Prof. Dr. Nadir Suğur’un yeniden aday olmayacağını açıklamasından sonra başkanlık için iki isim yarıştı. Birisi CHP Tepebaşı Belediye Meclis Üyesi Nuray Akçasoy diğeri ise Çevre Derneği Başkanı Doç. Dr. Güner Sümer. Güner Sümer’in seçilme şansının hiç olmadığı yazıldı, konuşuldu. Arkasında 10’a yakın destekçisi vardı. Nitekim sadece onların oyunu aldı. Nuray Akçasoy ise başta Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen olmak üzere Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlarının desteğini de arkasına alarak aday oldu. Nihayetinde karşısındaki rakip zayıf olduğundan Kent Konseyi’nin yeni başkanı seçildi! Seçildi diyorum ama Kent Konseyi Üyelerinden TÜKDES Genel Başkanı Süleyman Bakal, “Eskişehir Kent Konseyi Başkanı seçilmedi” diyerek, seçimin yönetmeliğe aykırı yapıldığını iddia ediyor. ‘Açık oy yöntemi Eskişehir Kent Konseyi Çalışma Yönergesine aykırı’ ‘Gündem maddeleri sıra ile görüşüldü. Divan Başkanlığına Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt seçildi. Divana sunulan bir önerge ile seçimlerin açık oylama yöntemi ile yapılması talep edildi. İtirazımıza rağmen seçimlerin açık oylama ile yapılması Divan Başkanı Av. Kazım Kurt tarafından oylandı. Çoğunluğun hukuka aykırı olarak verdiği kararla seçimler açık oylama ile yapıldı. Seçim yapıldığı anda kaç delegenin salonda bulunduğu bile tespit edilmedi. Açık oylama ile yapılan başkan, yürütme kurulu seçimleri ve sayım yöntemi; ” ‘ESKİŞEHİR KENT KONSEYİ ÇALIŞMA YÖNERGESİ’ Yürütme Kurulunun Oluşumu ve Çalışma İlkeleri
MADDE 11: b) Yürütme kurulu ve başkanı seçimleri gizli oy açık sayım esasına göre yapılır. Seçim yönteminin blok liste ya da çarşaf liste ile yapılmasına genel kurul karar verir.” Hükmüne aykırı olarak yapıldığı için yok hükmündedir. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanlığı 14.Seçimli Eskişehir Kent Konseyi seçimlerini yok hükmünde olduğunu kabul ederek en kısa zamanda “GİZLİ OY AÇIK SAYIM” usulü ile seçimli genel kurul yapmak üzere Eskişehir Kent Konseyi Genel Kurulunu toplantıya çağırmalıdır.’ Yönergeyi okudum. Yönerge de,’gizli oy, açık sayım ve blok liste veya çarşaf liste ile yapılmasına genel kurul karar verir’ diyor. Süleyman Bakal haklı. Seçim yenilenmeli. Eğer karşısındaki rakip bu seçimde de Güner Sümer olursa Nuray Akçasoy’un başkan olma şansı yine yüksek. Ancak seçim kurallarına göre yapılmalı. Dönemin Başbakanı Turgut Özal, ’Anayasayı bir kere delmekle bir şey olmaz’ demişti. Acaba Başkan Kurt’ta, ‘yönergeyi bir kere delmekle bir şey olmaz’ diye düşündü. Yazımı yazarken aklıma geldi.