Akil Adam modasına çabuk uyum sağladı Türkiye
İşi gücü bıraktık, kim tarafından belirlendiğini tam olarak anlamadığımız bir Akil Adam listesini konuşuyor ve tartışıyoruz.
Vay efendim, Eskişehir içinden bir tane akil adam çıkmamış, listede akil bir Eskişehirli yokmuş diye, benim sık sık güldüğüm bir söylence bolluğu var etrafta
Önce Akil Adam nedir? Bunun doğrusunu bulalım, sonra ona uygun insanları sayarız.
Akil adam; yaşı ile tecrübesiyle, belli bir alanda gösterdiği uzmanlıkla tanınan, sevilen adamdır. Söylemlerine, nasihatlerine, uyarı ve tavsiyelerine değer verilen, zaman zaman duayen tabirinin kullanıldığı “Kamil İnsandır”.
Türkiye’nin Akil adam listesine bakınca, bu tanıma uymayan birçok profile rastlayabiliriz. En azından, yukarıdaki tanıma kısmen uysalar da, pek çok isim tüm ülke’nin saydığı, sevdiği ve sözüne önem verdiği isimler değil. Hatta listenin çoğunu ilk kez duyanların sayısı, tanıyanlara açık ara fark atar. Hal böyle olunca, popüler olan akil adam söyleminin, içinde Eskişehirli yok diye üzüleceğimiz bir liste olmadığını rahatça idrak edebiliriz. Şahsen o listede bizden birilerinin olmamasına sevindim bile diyebilirim. Zira terörün pazarlığı olmadığını düşünen ve bu sürece inanmayan biriyim.
Eskişehir’in kendi içindeki Akil adamları kim olurdu?
Diyelim ki, Eskişehir kendi içinde akil adam meclisi oluşturacak. Bu meclis Eskişehir ile ilgili birçok kısır çekişmede yaptırım uygulayacak bir güce sahip olacak ve Eskişehir halkı bu akil adamları kendi seçecek. Sizce kimler Akil Adam tanımına uyar ve aday olarak karşımıza çıkabilirdi.
Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, Prof. Dr Nabi Avcı’nın Eşbaşkan olduğu bir meclis düşünün
Akademisyen olarak Prof. Dr. Nadir Suğur, Prof. Dr. Ufuk Aydın, Prof. Dr. Nedim Ünal, Prof Dr. Fazıl Tekin gibi Eskişehir meseleleri ile ilgili sıkça görüş belirten ve halka yakın isimlerin,
Murat Canözer, Kadir Çalışıcı, Orhan Kesikoğlu, İbrahim Yaşar Dedelek, Ahmet Yapıcı, Fevzi Yalçın, Fesih Bingöl gibi farklı siyasi görüşlerin saygı duyduğu isimlerin,
Birini yazarsam diğerinin gönül koymasına razı gelemeyeceğim, bu yüzden isim veremediğim Eskişehir Basını’nın hem yaşı hem tecrübesi, hem duruşu olan bazı kalemlerinin,
Niyazi Çapa, Mail Büyükerman gibi hayır işleri ile öne çıkmış isimlerin bulunduğu bir meclis nasıl olurdu? İyi olmazdı değil mi? Kavga çıkardı, hır çıkardı, ortak karar çıkmazdı.
Peki diyelim ki, iyi oldu ve hiçbir sıkıntı yok, her kararı uyum içinde çıkarabiliyorlar ve Eskişehir’e inanılmaz faydalı bir meclis oldu, bu meclis
Kurulabilir miydi? Kanunu, nizamı her şeyi tamam olsa bile kurabilir miydik?
Elbette kuramazdık. Bırakın işin ciddi kısmını, bu yazıyı okuduktan sonra, beni niye yazmadın ben Akil değimliyim, ya da beni niye yazdın ben o insanlarla aynı listede olmamalıyım diyen, çok kişi arayacak beni.
Akil adam yokluğundan değil, sakin adam olmadığından kaybediyoruz biz.
Bırakın Türkiye’nin Akil listesine girmeyi, Eskişehir’de ağabeylik yapabilecek adam seçemiyoruz.