Açık kapılarda derman bulunur!

İnsan hayatı bir kapıdan geçmekle başlar. Daha sonra yine bir başka kapıdan geçmek ile sona erer…

26 Haziran 2020 09:36
A
a
Sütiş Eskişehir
İnsan hayatı bir kapıdan geçmekle başlar. Daha sonra yine bir başka kapıdan geçmek ile sona erer…
Bir kapının açıldığı yerden bir başka kapıya geçersiniz.  Eşiklerden geçilirken, bir ömür de geçilmiş olur!
Mevleviler “kapıyı kapat” demezdi!  Bunun yerine “sırla” kelimesi kullanılırdı. Bazı yörelerde “kapıyı dinlendir” de denilir…
Yeni valimiz Erol Ayyıldız, görevine başlar başlamaz verdiği ilk görev tüm kapıların açılması oldu. Makam kapıları açıldı! Protokol kapısından vatandaşlar da girmeye başladı! En kısa tanımıyla en azından “devletin kapısı” herkese eşit anlamını da çıkarabiliriz!
Elbette bu sadece valilik binasına özel bir uygulama değil! Tüm kamu kurum ve kuruluşlarında kapıların açılması anlamına geliyor!
Valiliğin örnek alınması gerekiyor!
Açık kapılarda, insan daha hızlı tanışır, daha hızlı öğrenir, daha hızlı kaynaşır! Dertlere daha hızlı derman bulunur!
 
 

ŞAMAN GELENEKLERİMİZ!

Türkler’in islamiyetten önce “Şaman” bir geçmişi var! Atalarımızın Orta Asya anılarında 4 yön ve 4 renk vardır…
Doğu Gök,  Batı Ak, Kuzey Kara, Güney Kızıldır…
 Bu dört yönün her birininse birer karşılığı vardır:
  • Doğu Ağaçtır…
  • Batı demir…
  • Kuzey Su…
  • Güney ateştir…
Türkler İslamiyete geçtiğinde bu dörtlüyü bırakmaz. Hoca Ahmed Yesevi bu ‘kutlu’ sayılan dörtlüyü islamiyete yorumlar! “Dört kapı” düşüncesi öyle oluşur!
  • Şeriat
  • Tarikat
  • Marifet
  • Hakikat
Bu dört kapının her birinin 10 makamı vardır! 4 kapı 40 makam buradadır!
 

SÖZDE PROFESÖR!

 
Medyatik profesörlerden Celal Şengör, birkaç gün önce “Karanlık günlere aydınlık” isimli bir yazı kaleme almıştı.
Yazının bir bölümünde şu ifadelere yer verdi:
-Türkiye'deki intihal (aşırma) sayıları insanı korkutacak düzeyde olup üniversite içinde pek ciddi bir ahlâk erozyonuna işaret etmektedir. Yere göğe koymadığımız rahmetli Türkân Saylan, YÖK üyesiyken YÖK'ü yuvarlak lâflarla eleştirmekten başka dişe değer tek bir fikir üretemediydi.
Bu durum, sağ-sol demeden tüm sözde bilim insanlarımızın acınılacak durumuna pek çarpıcı bir örnektir.
…/…
Bir fikirdir, bir düşüncedir! Bir eleştiridir…
Şengör’e yanıt Türkan Saylan’ın kurucusu olduğu ÇYDD’nden geldi…
Yanıta saygı duymak gerekir! Verilen yanıtın hepsine katıldığımı söylemek isterim.
Sadece bir cümleye itiraz ediyor ve katılmıyorum!
-Unvanında profesör yazan ve öyle sandığımız Celal Şengör!
Son yıllarda bu moda oldu!
Sözde profesör, sözde avukat, sözde bakan, öyle sandığımız belediye başkanı…
Liste uzayıp gidiyor! Eğer birinin görüşüne beğenmiyorsanız anında mesleğinin başına “sözde” kelimesini ekliyorsunuz!
Ne oluyor? Profesörlüğü mü bitiyor? Mesleğinden mi vazgeçiyor? Tam aksine, kaldığı yerden devam ediyor!
 

MERAYI NASIL SATTIK!

Birkaç gün önce Meralar işte böyle satılıyor, başlığı ile bir yazı yazmıştım…
Hiçbir kurumdan bir açıklama falan gelmedi.
Bilmeyenler için kısaca özetleyeyim. Günyüzü’ndeki bir mera satışa çıkarılıyor. Komisyon raporları getiriyor. İlginçtir, rapora rağmen Tarım il Müdürü “ Bu satış fiyatı fazla” diyor!
Şimdiye kadar Tarım müdürleri “meraları satmayalım” derdi. Ya da “Fiyat düşük olmuş arttıralım” derdi. Ya da susar bir şey söylemezdi! Komisyonun raporuna uyardı!
Biz yazdığımızla kaldık!
Sanırım ilgililerin ve yetkililerin pek dikkatini çekmedi! Meralarda, yaylalarda, ormanlarda, derelerde ilginç işler oluyor. Bundan sonra daha yakından takip etmek gerekecek!
 

NASİHAT!

Hayatta herkesten, bir şey öğrenebilirsin. Bazılarından ne yapman gerektiğini, bazılarından ne yapmaman gerektiğini öğrenirsin.
 

GÜNÜN KARİKATÜRÜ

Günün Karikatürü 26 06 2020

 
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon
Adnan 26 Haziran 2020 09:43

Belediyenin protokol kapısıda açılacak mı bakalım halka ?

4 4 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi